Mudanya notları

Şehit yakınına 4 milyon Apo yanlısına bedava

Mudanya ile İmralı arasında şehit ailelerini, müdahil avukatları, davayı izleyen diplomat ve gazetecileri taşıyan Akşemsettin Deniz Otobüsü, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne ait. İstanbul Deniz Otobüsleri İşletmesi Mudanya-İmralı arası için özel bilet bastırmış.

Her gün 100 kadar yolcusuyla adaya hareket eden deniz otobüsüne 4 milyon lira karşılığı alınan bu biletlerle biniliyor.

Öcalan'ın yakınları ve avukatları ise İmralı'ya Gazi Yatı ile geçiyorlar ve onlardan bu yolculuk için ücret alınmıyor.

Sualtından ulaşmak imkansız

İmralı Adası'na sualtından ulaşmak doğal nedenlerle imkansız. Ada ile kara arasında bulunan fay hattı, su altında ciddi bir anafora neden oluyor. Su yüzeyinin hemen altında başlayan bu karışıklık, adaya su altından ulaşmayı imkansız hale getiriyor. Hele dalgalı havalarda bu hattı su yüzeyinden aşmak bile çok zor.

Avrupa Cafe'si

Adanın güvenliğinden sorumlu 15. Kolordu'nun Komutanı Korgeneral Hurşit Tolon, yalnızca güvenliği değil, adadaki hizmetlerin de sorumlusu. Hurşit Paşa ada için büyük özen gösteriyor. Adaya gelenlere hizmet veren kantin, Hurşit Paşa'nın önem verdiği yerlerden biri. Askere ‘‘Burayı askeri kantin gibi işletmeyin. Özen gösterin. Buranın Avrupa'daki cafeler gibi olmasını istiyorum’’ demiş. Kantin çalışanları Avrupa'daki kafeleri yerinde görüp incelemek ve adadaki kantini onlara benzetmek için Tolon Paşa'nın kendilerini Avrupa'ya göndermesini bekliyorlar.

Mudanya'da çakmağı al, İmralı'da sat

İMRALI'ya giderken Mudanya İskelesi'nde çok sıkı bir aramadan geçiliyor. Kravat astarından, gömlek yakasındaki balenlere kadar çok iyi aranıyorsunuz. Bu arada üzerinizdeki metal her şeyi bırakıyorsunuz. Adaya çakmak götürmek ise kesinlikle yasak. İskelede bütün bunlar toplanıyor.

Ancak sigara içenler için adada çakmak satılıyor. Bir müdahil avukat, ‘‘Ne güzel iş. Mudanya'da çakmağı al, İmralı'da çakmağı sat. Böyle ticaret dostlar başına’’ diyordu, 5 günde beşinci çakmağını satın alırken.

Dün savaşanlar bugün Apo’yu koruyor

İMRALI Adası'nda çok yoğun güvenlik önlemleri alınmış. Adayı 1500'ü aşkın asker ve 300 civarında subay koruyor. Adanın çevresinde her 50 metrede bir, Özel Kuvvetler'e bağlı bir komando nöbette.

Adada görev yapan subayların büyük bölümü, bundan bir kaç ay öncesine kadar Güneydoğu'da PKK ile savaşanlardan oluşuyor.

Düne kadar Apo'nun teröristleriyle savaşanlar, bugün Apo'nun güvenliğini sağlıyorlar. İçlerinden birine bu çelişkiyi sorduğumda, ‘‘Türkiye'nin çıkarları için o teröristlerle çarpışmak gerekiyor. Yine Türkiye'nin çıkarları için bu teröristi korumak gerekiyor. Türkiye'nin çıkarıdır önemli olan’’ dedi.

Özürlüye çok özel

DURUŞMA salonu Türkiye'nin ötesinde bir yer. Neden mi? Çünkü özürlüler düşünülmüş. Bütün merdivenlerin yanında özürlüler için rampa yapılmış. Her geçiş, her kapı, her taraf özürlülerin de girip çıkabileceği şekilde yapılmış. Tuvaletlerde de özürlüler için özel bir bölüm var. Bunlar çağdaş ülkeler için normal ama Türkiye'de alışıldık bir durum değil doğrusu.

İtalyanlar yanlış yerde reklam yapıyor

APO meselesinden İtalya'nın tavrı belli. Mudanya'ya gelen İtalyan gazetecilerin yaptıkları da buna eklenince, şehit aileleri İtalyanlara büyük tepki gösteriyor. Ancak İmralı'ya giden deniz otobüsünde İtalyanlar'ın ünlü bir beyaz eşya markasının reklamları koltuklara alınmış. Yanlış yerde reklam yapıyorlar gibime geldi.