Mahmut Ceylan tahliye oldu

Bank Kapital davası kapsamında tutuklu yargılanan bankanın eski sahibi Mahmut Ceylan ile 2 sanık, tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edildi.

Ä°stanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi`nde görülen ilk duruÅŸmada, sanık sorgularının ardından taleplere iliÅŸkin görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı Mehmet Eker, olayın oluÅŸ ÅŸekli ve dosya kapsamı dikkate alınarak tutuklu sanıklar Mahmut Ceylan, Ali Tayfun Kabalak ve Mehmet EÅŸref TaÅŸtop`un tahliyelerini istedi.Â

Verilen arada talepleri değerlendiren mahkeme heyeti, ``Delillerinçoğunlukla toplanmış olması, sanıkların dinlenilmeyen sanıklara herhangi bir etkilerinin olamayacağı, sanıkların tutuksuz yargılanmaları durumunda bankaya olan borçlarını ödemek konusunda imkanlar yaratabilecekleri ve devletin bundan fayda sağlayabileceğini`` göz önüne alarak, yaklaşık 6 aydır tutuklu olan Ceylan, Kabalak ve Taştop`un, tutuksuz yargılanmak üzere tahliyelerini kararlaştırdı.

DAVA BUGÃœN BAÅžLADI

Bank Kapital'in eski sahibi Mahmut Ceylan, yeğeni Turan Ceylan ile bankanın eski genel müdürleri ve yöneticilerinin de aralarında bulunduğu 30 sanık hakkında açılan davanın görülmesine başlandı.

Ä°stanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruÅŸmaya, tutuklu sanıklar Mahmut Ceylan, Ali Tayfun Kabalak ve Mehmet EÅŸref TaÅŸtop ile tutuksuz sanıklardan Levent UÄŸurlu, Turan Ceylan, Sibel Sanus, Mehmet Süreyya Dursun, Cihan Vatansever, Sevil Emine Tel, Mehmet Aykut Vural ve Hasan Özdemir katıldı.Â

DOLANDIRICILIKTAN YARGILANIYORLAR

DuruÅŸmaya katılan sanıkların tek tek kimlik tespitlerini yapan mahkeme heyeti, daha sonra ''Cürüm iÅŸlemek amacıyla teÅŸekkül oluÅŸturmak'', ''Bankaya ait para veya sair varlıkları zimmete geçirmek'', ''Mevduat sahiplerinin mevduatlarını geri almalarını kasıtlı olarak engellemek'' ve ''Banka aracı kılınarak dolandırıcılık yapmak''la suçlanan Mahmut Ceylan'ın ifadesini almaya baÅŸladı.Â

Bank Kapital`in eski sahibi Mahmut Ceylan, hakkındaki suçlamaların başlı başına ceza olduğunu belirterek,``Malvarlığımın kaybından daha kötüsü başımıza geldi, itibarımız zedelendi`` dedi.

Ä°stanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi`ndeki duruÅŸmada sorgusu yapılan sanıklardan Mahmut Ceylan, dönemin BDDK BaÅŸkanı`nın ``kendisinden baÅŸka herkes suçluymuÅŸ gibi davrandığını`` iddia etti.Â

Bir ekonomistin, ``BDDK`nın bankaları rehabilite etmesi gerekirken bankacılık hapishanesine dönüştüğünü ifade ettiÄŸini`` kaydeden Ceylan,``ortaya çıkan durumun güçler savaşının bir sonucu olduÄŸunu`` ileri sürdü.Â

``BORÇLARIMIN YARISI ÖDENMİŞ OLACAKTI``
   Â
Söz konusu anlaşmanın özel hukuk kurallarına göre hazırlanan ``tekanlaşma`` özelliği taşıdığını belirten Ceylan, konuşmasına şöyle devametti:

``O dönemki başkanın müdahaleci tavrı bilindiği için, anlaşma konusunda bir yetki sorunu çıktı. Yetki sorunu çözüldüğünde, ekonomik kriz patlak verdi. Bu arada kurumun başkanı görevden ayrıldı. Tekrar bir anlaşma hazırlandı. Bu anlaşma imzalanmadan 1 gün önce gözaltına alındım. Söz konusu anlaşma, Başbakan tarafından diğer bankalara örnek gösterilmiştir. Eğer gözaltına alınmasaydım, anlaşma kamu görevlilerinin katılacağı bir törenle imzalanmış, borçlarımın yarısı da ödenmiş olacaktı.``

Usulüne uygun olmayan bir baÅŸvuru nedeniyle yargılandığını ileri süren Ceylan, baÅŸvurunun kurumun karar organı tarafından yapılması gerekirken, sadece baÅŸkanı tarafından gerçekleÅŸtirildiÄŸini savundu.Â

``Tek kiÅŸilik murakıp raporları sonucunda ağır ve adale bir ÅŸekilde suçlandıklarını`` kaydeden Ceylan, bankacılık sektörünün doÄŸasının risk taşıdığını söyledi.Â

Bankanın zarara uÄŸradığı iddia edilen kredilerinin ``canlı kredi``olduÄŸunu ifade eden Ceylan, yeni yönetimin de kendilerinin belirlediÄŸikredileri kullandırdığını anlattı.Â

Grup şirketlerinin, bankanın 1995 yılında satın alınmasına rağmen 1998 yılında kredi kullanmaya başladığına dikkat çeken Ceylan,  verilen kredilerin tamal olduğunu, şirketlerin istese bunu başka bankalardan da sağlayabileceğini ve grup şirketlerine kredi vermenin daha az riskli olduğunu bildirdi.

Haklarındaki suçlamaların kendisi ve ailesi için onur kırıcı olduğunu belirten Ceylan, ``Bu suçlamalar başlı başına cezadır`` dedi.

Zimmet suçunu da kesinlikle kabul etmediğini dile getiren Ceylan, ``bazı kişilerin kriz yaratarak halka kendilerini tek kurtarıcı gibi gösterdiklerini, sonra da yarattıkları krizin içinden çıkamayınca bir köşeye çekildiklerini`` ileri sürdü. 
   Â
BANKAYI ALMAKTAN PİŞMAN DEĞİLİM
   Â
Kendilerinin bu ÅŸekilde davranamayacaklarını söyleyen Ceylan, ``Bankayı almaktan piÅŸman deÄŸilim. Karın yanında zarar da var. Malvarlığımın kaybından daha kötüsü başımıza geldi, itibarımız zedelendi`` diye konuÅŸtu.Â

Tutuklanmasının nedenlerinden birinin ``kaçma ihtimali`` olarak gösterildiğini ve buna çok üzüldüğünü anlatan Ceylan, soruşturma sırasında hakkında yurtdışı yasağı olması nedeniyle mahkemeden izin alarak 2 defa Bulgaristan`a gittiğini ve geri geldiğini belirtti.   

Ceylan, ``Zedelenen ama düzeltmek için çalışacağım onurum, 8 bin çalışanım ve ailem varken itibarsız bir hayata nasıl kaçarım? Vatan bir avuç toprak deÄŸil ki ayağına sürüp gidesin`` dedi. Â