Liderler zirvesinde Bush-Annan kavgası

Güncelleme Tarihi:

Liderler zirvesinde Bush-Annan kavgası
Oluşturulma Tarihi: Eylül 13, 2005 01:55

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’la birlikte dünya liderler zirvesi için New York’tayım. New York, 21. yüzyılın ikinci büyük liderler zirvesine sahne oluyor. Kuşkusuz 2000 yılındaki milenyum zirvesinden bu yana dünya çok değişti.

Ne yazık ki, olumlu yönde bir değişiklikten kimse söz edemiyor. Yoksulluğun azaltılması ve daha güvenli bir dünya için 5 yıl önce saptanan hedeflerden çok uzağız.

BM’nin son raporuna göre, 6.5 milyar dünyalının neredeyse yarısı açlık ve yoksullukla boğuşuyor. 3-3.5 milyar insan günde 1 ya da 2 dolarla geçiniyor. Dünyada, 40 milyon AIDS’li var. Her yıl 3 milyondan fazla insan AIDS’ten ölüyor.

Daha güvenli bir dünya hedefine gelince... New York’taki İkiz Kuleler’e yapılan saldırıdan bu yana terör, dünyanın kalbinin attığı şehirleri de vurdu ve terör korkusu yüreklere işledi.

BUSH, ANNAN’I SARSTI 5 yıl önceki BM de yok artık.

Irak’ın işgaline karşı çıkan BM Genel Sekreteri Kofi Annan ile Başkan Bush arasındaki kavga BM’yi sarsmaya devam ediyor.

Genel Sekreter, milenyum zirvesinde belirlenen hedeflere 2015’e kadar ulaşmak, yoksulluğu azaltmak ve teşkilatta reform yapmak için bir plan hazırladı. Gerginliği azaltmak için de adını ‘Daha Geniş Özgürlük’ koydu ama Bush’un desteğini almayı başaramadı.

Bush yönetimi hálá planı onaylamıyor. Bir de zirveye saatler kala, ‘Irak’a petrol karşılığında gıda’ programının uygulanmasında yolsuzluk yapıldığı dünyaya ilan edilince, şimdi herkes ‘64 milyar dolarlık programın birkaç milyar doları kimlerin cebine girdi’ diye sormaya başladı.

Bütün bunlar, Irak’a askeri müdahaleye karşı çıkıp Bush’un hışmını çeken Annan’ı iyice sarstı. Annan ise yolsuzluk iddialarına oğlunun adı da karıştığı halde ‘İstifa etmem’ diyor.

Dünyanın kalbinin attığı New York’ta iyimser bir hava estiği söylenemez. Hatta zirvenin fiyaskoyla sonuçlanmasından korkanlar bile var. Çünkü, Annan kaldığı sürece, Bush’un BM reformlarını ve yoksulluğu önleme planını desteklemeyeceği ve Genel Sekreter’i istifaya zorlayacağı söyleniyor.

Yani 60 yıllık teşkilatın üstünde kara bulutlar dolaşıyor

3 EKİM’E BEŞ KALA Kuşkusuz zirve Türkiye açısından da önemli. AB’yle tam üyelik müzakerelerinin kaderinin çizildiği bugünlerde, Erdoğan, Fransa, Almanya ve İngiltere başta olmak üzere AB liderleriyle ayaküstü bile olsa görüşme fırsatı bulacak. Nabzı tutacak ve son mesajlarını verecek.

Tabii, PKK terörü ve Kıbrıs da Erdoğan’ın gündeminde. Başbakan, Irak’ta bir Kürt devletinin kurulmasına karşı. Bu konuda George Bush başta olmak dünya liderlerinden güçlü destek alabilecek mi?

Koltuğu sallanan Annan’ı, Kıbrıs sorunu için yeniden devreye girmeye zorlayabilecek mi?

Ya dünya liderleri?

Daha az yoksul ve daha güvenli bir dünyanın temellerini atmak için kararlar alabilecekler mi?

Dünyanın kalbi 4 gün burada atacak. Ve biz New York’tan dünya sahnesindeki büyük oyunu aktarmaya çalışacağız.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!