Kürşat Yılmaz'a 307 yıl

Çıkar amaçlı suç örgütü oluşturduğu iddiasıyla tutuklanan Kürşat Yılmaz hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma tamamlandı. Yılmaz hakkında, ‘Çıkar amaçlı suç örgütü kurmak, yönetmek, evrakta sahtecilik, müessir fiile azmettirmek, tehdit, birden fazla nitelikli yağma ve hürriyeti tahdit suçlarını da içeren 10 ayrı suçtan 166 buçuk yıldan 307 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. İddianamede, Korkmaz Yiğit, Cevher Özden, Taki Doğan ve MHP Ordu eski Milletvekili Cemal Enginyurt’un da örgüt üyeliği ve yardım yataklık suçlarından 4.5 yıla kadar hapis cezası istendi. Dosyanın diğer ünlü isimleri İbrahim Tatlıses’in ‘örgüt üyeliği’ ve ‘cebir ve tehdit’ suçlamalarıyla 8.5 yıla kadar, Tuba Özay’ın da ‘örgüt üyeliği’ ve ‘Emniyet görevlilerini aşağılama’ suçlamasıyla 2-6.5 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması istendi.

Savcı Nuri Çığ tarafından hazırlanan 108 sayfalık iddianamede 20’si tutuklu 40 sanığın, 17 ayrı eylemi ayrıntılı Balkaner, Asena ve Zafer Mutlu’nun da aralarında bulunduğu 23 müşteki yer aldı. Hazırlanan iddianamede Kürşat Yılmaz'ın örgütüyle bağlantılı olduğu ve aralarında adliye görevlileri, avukatlar, askerler, Emniyet görevlileri, vali, vali yardımcısı ve kaymakamlarla ilgili soruşturmanın da bu dosyadan ayrılarak devam ettiği belirtilirken, bu kişilerin kimliği hakkında bilgi verilmedi. Doğuş Holding’ten tahsilat yapılması girişimi ve sanatçı Alişan’ın korunmasının da yer aldığı 7 eyleme ilişkin soruşturma da ana dosyadan ayrıldı. Ayrıca 6 ayrı suçtan da takipsizlik kararı verildi.

Savcı Nuri Çığ, 108 sayfalık iddianamede örgütün yapısını ayrıntılı olarak anlattı. Örgütün yapısının anlatıldığı bölümde Yılmaz Grubu'nun ‘tahsilatçılık ve komisyonculuk’ alanında yoğunlaştığı vurgulanarak, şöyle denildi:
“Kürşat Yılmaz, geçmişindeki kamuoyuna malolan eylemleri, hafızalara işlenen adam öldürme olayları nedeniyle isminin bilinir hale gelip kamuyounda meşhur kişiler arasında anılmaya başlamıştır. İşlediği cinayet olaylarında delillendirmedeki yetersizlikler, tartışılabilir soruşturma yöntemleri, kanuni ve teknik yetersizlikler ile bir takım ilişkileri sebebiyle vicdanı rahatlatacak şekilde ceza almaması ve verilen infazı sırasında cezaevinden sık firar etmesi nedeniyle bilinmesi ve meşhur olmasının yanında adı ürkütücü bir isim olarak ‘Reis’ ve ‘Abi’ unvanları kullanılarak öne çıkmıştır.”

Savcı Çığ, iddianamede Yılmaz’ın devlet kademelerinde görevli kişilerden aldığı destek ve diğer mafya grublarıyla ilişkilerini kullanarak işadamlarından tahsilat yaptığı ve böylece mali gücünü artırdığını vurgulayarak Türkiye’deki işadamı ve mafya ilişkine değindi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı iddianamede örgütün öne çıkan elemanlarına, görevlerine ve eylemlerine yer verildi. İddianamede yer alan isimler ve konumları şöyle:

* Yavuz Kaşıkçı: Örgütün yöneticilerinden ve silahlı kanadında yer alıyor. Yılmaz ile para paylaşımı konusunda sık ihtilafa düştü.

* Ehat Akyol: Kürşat Yılmaz ile cezaevinde tanıştı. Örgütün üst düzey yöneticilerinden. Örgüt üyelerine doğrudan emir verme yetkisine sahip.

* Tuba Özay: Kürşat Yılmaz ile duygusal ilişki içinde bulunup, zaman zaman Kürşat Yılmaz ile birlikte hareket ediyor. Bodrum’da yakalandıklarında örgüt adına açıklamalarda bulunup Yılmaz’ın nikahlı eşi olmadığı halde Yılmaz’ın eylemlerine onay vererek bir örgüt üyesi gibi hareket edip örgütün bir üyesi konumunda.

* Bekir Fuat Duyanoğlu: Örgütün Ankara ve Konya sorumlusu.

* Ali Maytalman: MHP eski İstanbul Yönetim Kurulu üyesi. Yılmaz’ın örgüt adına yaptığı görüşmeleri organize etti. Örgüt adına talep geldiğinde siyasi kimliğini kullanarak arabuluculuk yapıyor.

* Abidin Cevher Özden: Yılmaz’la cezaevinde tanıştı. Ekonomik konularda Yılmaz’a danışmanlık yaptı. Zaman zaman para alışverişleriyle örgüte destek oluyor.

İDDİANAMEDEKİ EYLEMLERİ

İddianamede, Kürşat Yılmaz'ın Reina’nın önünde vurulan oğlu Alparslan Yılmaz’ın polis yetkilileri tarafından yattığı devlet hastanesinden çıkarılarak sorgulanmasını engellemek amacıyla hastane yetkililerini tehdit ettiği telefon konuşması da yer aldı. Yılmaz’ın hastane yetkilileriyle yaptığı telefon görüşmesinde şöyle dediği belirtildi:

“Devlet baskı yapıyorsa, ben de yaparım. Çocuğu oradan yaralı çıkartanın a..a korum. Yarası iyileşsin ondan sonra alsın götürüsünler suçu neyse çeksin. Devlet ne yapacak, ben öldürürüm lan, açık açık söylüyorum, telefonlarımız dinleniyor zaten, dinlemezlerse ecdatlarını s.....m.”

İddianameye göre, ‘Varuna Turizm’in sahibi Süreyya Pekuysal, Yılmaz’ın Kerpe’deki otelini 10 yıllığına 1 milyon 800 bin dolara kiraladı. Aradan geçen 2 sene sonunda Pekuysal oteli satın almaya karar verdi. Fakat Yılmaz ve adamları Pekuysal’ı tehdit ederek anlaşılan fiyattan 1 milyon dolar fazla para aldı. Pekuysal’ın şikayetçi olmamasına rağmen, bu olay telefon konuşmalarıyla tespit edildiği için iddianamede suç olarak yer aldı.

HAC BAHANESİ İLE YURT DIŞINA ÇIKMA PLANI

İddianamedeki bilgilerde, hakkındaki yurt dışına çıkış yasağından yakınan Kürşat Yılmaz'ın avukatından bu konunun çözülmesini istediği, avukatının yurt dışına çıkmasının tek yolu olduğunu, Adalet Bakanlığı’ndan yazılı izin alarak hacca gidebileceğini söylediği belirtilirken, bu yolu uygun bulan Yılmaz'ın, “Onu çok acil yap kurban olayım” dediği ifade edildi.

KEMAL GÜLMAN’IN TEHDİT EDİLMESİ

Yine iddianameye göre, Korkmaz Yiğit, Cevher Özden’e olan borcuna karşılık Kemal Gülman’dan 5 milyon dolarlık alacağını devretti. Gülman, Korkmaz Yiğit, Cevher Özden ve Kürşat Yılmaz bir avukatın bürosunda bir araya geldi. Gülman'ın bu görüşmede, Yiğit’e borçlu olduğunu kabul etmeyerek Özden’e para ödemeyeceğini söylediği belirtildi. Yılmaz’dan destek alan Özden'in, Gülman’ın faiziyle birlikte 12 milyon doları mutlaka ödemesi gerektiğini söyleyerek “Sana 2 gün müsaade, bu parayı ödeyeceksin. Ödemezsen benim sana ne yapacağımı göreceksin. Ödemeye mecbursun” diyerek tehdit ettiği kaydedildi.

TATLISES’TEN ASENA’YI TEHDİTE KARŞILIK 4 BİN DOLAR

Türkücü İbrahim Tatlıses’in, eski sevgilisi Asena’nın Adana Hilton’da sahneye çıkmasını engellenmesi için Kürşat Yılmaz’ın adamlarından yardım almasının ayrıntıları da iddianamede yer aldı. Buna göre, Asena’nın Adana Hilton’da bir Ülkücü'nün işlettiği yerde sahneye çıkacağını öğrenen İbrahim Tatlıses, Yılmaz’ın adamı ve eski MHP yöneticilerinden Ali Maytalman’ı arayarak, “Gardaş, 40 yere söz geçirdim, 40 yer çıkarmıyor, Adana’da bir tek Mehmet Balcı diye biri çıkarıyor. Ülkücüymüş, bunu da sen iptal ettiricen, ben 40 yeri iptal ettirdim” dedi.

Tatlıses'in daha sonra Ülkü Ocakları Genel Merkezi ile ve ardından Adana Ocak Başkanı'nı aradığı, daha sonra devreye Tarsus Ülkü Ocağı Başkanı Şenol Uğurlu girerek Asena’nın programı iptal edildiği iddianamede anlatıldı. İbrahim Tatlıses'in, Asena’nın yerine daha önceden ilişkiye girdiğini söylediği ‘Buket’ isimli dansözü gönderdiği, ayrıca mekan sahibinin Asena’ya ödediği avans ve yol masraflarını da içeren 4 bin doları dansöz Buket aracılığıyla teslim ettiği öne sürüldü.