Kültür Sanat

Güncelleme Tarihi:

Kültür Sanat
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 26, 2000 00:00

Haberin Devamı

Aspendos şenlendi

2 Bin yıllık geçmişiyle dünyanın en ünlü antik tiyatrolarından biri olan Aspendos, mayıs ve haziran aylarında Kültür Bakanlığı etkinliklerine ev sahipliği yapacak

20 Mayıs'da Konya Devlet Tiyatrosu Keşanlı Ali, 22 Mayıs'da Sivas Devlet Tiyatrosu ‘‘Şıpsevdi’’, 24 Mayıs'ta Van Devlet Tiyatrosunun ‘‘Ramazanla Cülide’’ adlı müzikali sahnelendi. Aspendos 1. Tiyatro Festivali'nde bu gece Adana Devlet Tiyatrosu'nun ‘‘Pazartesi Perşembe’’ adlı oyunu var. Bursa Devlet Tiyatrosu'nun 28 Mayıs'da sahneleyeceği ‘‘Külhanbeyi Operası’’ ile sürecek Festivalin final oyununu 29 Mayıs'da Trabzon Devlet Tiyatrosu sahneleyecek. Daha önceki gösterimlerinde büyük ilgi gören ‘‘Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz’’ adlı oyun 30 Mayıs akşamı da tekrarlanacak.

PROGRAM

26 Mayıs Cuma:

PAZARTESİ PERŞEMBE (Adana Devlet Tiyatrosu) Devletin çeşitli açılardan belli anlayıştaki bir sömürüye muhatap kılınmasını ve Kafka'nın deyişiyle; ‘‘İnsanı nesne durumuna indirgeyen’’ kırtasiyecilik sorununun altını çizen bir oyun.

Yazan : Müsahipzade Celal

Yönetmen : Ayşenil Şamlıoğlu

Koreografi : Cihan Yöntem

28 Mayıs Cumartesi:

KÜLHANBEYİ OPERASI

(Bursa Devlet Tiyatrosu)

Sultan Abdülhamit dönemindeki çarpık veyozlaşmış yönetim biçimine direnen vatanseverlerin oluşturup eylemleştirdiği güç birliğini ve vatan sevgisini konu alıyor.

Yazan : Ülkü Ayvaz

Yönetmen : Raik Alnıaçık

Müzik : Cem İdiz

29 Mayıs Pazar:

YAŞAR NE YAŞAR NE YAŞAMAZ (Trabzon Devlet Tiyatrosu)

Yoksul ve cahil bir ailenin çocuğu olan Yaşar'ın( yaşadığı halde bürokratik işleyiş içinde, duruma göre yaşıyor ya da ölü sayılan) doğumundan, cezaevine girene kadarki süreçte yaşadıkları konu ediliyor.

Yazan : Aziz Nesin

Yönetmen : Ali Düşenkalkar

Dans Düzeni : Selçuk Bora

Yörükler’in kitabını yazdı

Antalya İl Kültür Müdürü Musa Seyirci'nin 1978 yılından beri yörükler üzerine yaptığı araştırmalar kitap haline geldi. DER Yayınları tarafından yayınlanan Batı Akdeniz Bölgesi Yörükleri adlı kitap, öz kültürümüzden olmasına rağmen kaybolmaya yüz tutmuş Yörük kültürü ve bu kültürün içinde yer alan el sanatları, giysiler ve geleneklerle ilgili araştırmaları içeriyor. 20 yılı aşkın süredir yörükleri araştıran Seyirci, son yıllarda yörükçülük modasının başlamasıyla tehlikeli bir kültür erozyonu yaşandığını belirterek şunları söyledi:

‘‘Alacağın içinden gelen ve yörük kökenli bir aydın olarak araştırma için yörük köylerine gittiğimde, köylüler yörük olduklarını saklarlardı. Onlara, kendiminde yörük olduğumu söylediğimde rahatlarlar sohbete başlarlardı. Sonraki yıllarda düzenlediğimiz sempozyumlarla, radyo-tv gibi iletişim araçlarıyla bu kültürü tanıttım, şenlikler düzenledim. Giderek herkes yörük olduğunu söymeye başladı. Neredeyse yörükçülük bir öğünç oldu. Düzenlediğimiz şenliklere siyasiler el atmaya başladı. ’’

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!