Kıbrıs şartı duruyor

Güncelleme Tarihi:

Kıbrıs şartı duruyor
Oluşturulma Tarihi: Kasım 05, 2003 16:30

AB Komisyonu tarafından onaylanan 2003 Türkiye İlerleme Raporu açıklandı. Rapora ek olarak yayınlanan Strateji Belgesi'nde Türkiye'nin beklediği değişiklik yapılmadı ve Kıbrıs'ın Türkiye'nin katılım sürecinde önkoşul olmadığına ilişkin ifadeye yer verilmedi.

Haberin Devamı

AB Komisyonu,Genişleme Strateji Belgesi'ni onayladı. Söz konusu belgenin sonuç bölümünde, Kıbrıs sorunu ile Türkiye'nin AB'ye katılımı arasında bağlantı kurulduğu dikkat çekiyor.

Belgede, Kıbrıs'ın birleşmiş bir şekilde, 1 Mayıs 2004'te AB'ye katılması konusunda ''güçlü bir tercih ve istek'' ifade edilirken, ''Kıbrıs sorununda çözümsüzlüğün, Türkiye'nin AB'ye katılım iradesi önünde ciddi bir engel oluşturabileceği'' vurgulanıyor.

Strateji Belgesi'nde, Kıbrıs sorununun çözüm bulması için olumlu koşullar görüldüğü ifade edilerek, ''Komisyon, daha önce de belirttiğigibi, Kıbrıs sorununun çözümüne yönelik çabaları desteklemenin, bariz bir şekilde, Türkiye'nin ve diğer tarafların menfaatleri icabı olduğunu düşünüyor'' ifadesine yer veriliyor.

Bu paragrafta, ''Türkiye'ye, Kıbrıslı Türk yöneticilere ve taraflara'' BM Genel Sekreteri'nin önerileri doğrultusunda müzakerelere tekrar başlamaları çağrısında bulunuluyor.

Haberin Devamı

Belgede, daha önceden bilinen taslaktan farklı bir ifade yer almadığı, değişiklik veya ekleme yapılmadığı, ''Kıbrıs sorununun çözümünün Türkiye'nin AB'ye katılım sürecinde bir önkoşul olmadığına''ilişkin bir ifadeye de yer verilmediği görüldü.

Ä°LERLEME RAPORU

AB Komisyonu, Türkiye Ä°lerleme Raporu'nda, son bir yılda yapılan reformları önemli göstergeler olarak nitelendiriyor.Â

Türkiye'deki siyasi geliÅŸmelerin ele alındığı raporda, Ankara hükümetinin reformlara ve AB'ye katılım sürecine verdiÄŸi önemin altı çiziliyor. Reformların pratik hayatta uygulanmasının önemine deÄŸinilen raporda, Ankara hükümetinin ''Reform Ä°zleme Komitesi'' kurması ve iÅŸkenceye karşı ''sıfır hoÅŸgörü'' politikası açıklamasının önemi üzerinde duruluyor.Â

Raporda, sivil ve askeri otoriteler arasındaki ayırımda AB standartlarına ulaÅŸmak amacıyla, Milli Güvenlik Kurulu (MGK) yapısında önemli deÄŸiÅŸiklikler yapıldığı belirtiliyor ve bu deÄŸiÅŸiklikler hakkında ayrıntılı bilgi veriliyor. Komisyon, askerlerin siyasi alanda görüş bildirmeyi sürdürdüklerini, reformların gerçek anlamda uygulamaya sokulmasının önem taşıdığını anlatıyor.  GüneydoÄŸu'da olaÄŸanüstü hal uygulamasının (OHAL) kaldırıldığı hatırlatılan raporda, Türk-Yunan iliÅŸkilerinde olumlu geliÅŸmelerin devam ettiÄŸi belirtiliyor.Â

Haberin Devamı

AB Komisyonu, raporunda, reformların etkisinin sınırlı kaldığını, uygulamanın yavaÅŸ ve düzensiz olduÄŸunu ileri sürerek, özellikle Türkçe dışında radyo televizyon yayınları ile cemaat vakıflarının mal edinme hakları yönetmeliklerinin ve ailelerin çocuklarına isim koymasını düzenleyen genelgelerin uygulamada getirdiÄŸi kısıtlamalara atıfta bulunuyor, Kürtçe isimlerde yer alan Q, W, X gibi harflerin kullanılmasının yasak olduÄŸunu kaydediyor.Â

Raporda, askeri temsilcilerin RTÃœK ve YÖK içinde yer alması, savunma bütçesinin denetiminde kısıtlamalar olması, ifade özgürlüğü alanında Türk Ceza Kanunu hükümlerinin kullanımında tutarsızlıklar bulunması, yolsuzlukla mücadele alanında kurumsal yapının oluÅŸturulmasında gecikmeler olması, sivil ve siyasi haklar ile azınlık hakları alanında BM ve Avrupa Konseyi anlaÅŸmalarının imzalanmasında eksikler görülmesi eleÅŸtiri konusu yapılıyor.Â

Haberin Devamı

Raporda ayrıca, Avrupa Ä°nsan Hakları Mahkemesi (AÄ°HM) hükümlerinin uygulanması ile ilgili gecikmeler olması, adil yargılama ve savunma hakkı ile ilgili hükümlere uyumda eksiklikler görülmesi, ayrımcılıkla mücadele alanında Avrupa Ä°nsan Hakları SözleÅŸmesi ve AB müktesebatına uyumsuzluk olması, iÅŸkence alanında soruÅŸturma, yargılama ve cezaların uygulanmasında eksiklikler görülmesi, tutuklu hakları ihlalleri, hapishane koÅŸullarında eksikler, yargı hakimlerinin görevlerinin icrasında yaÅŸanan zorluklar, ÅŸiddet içermeyen düşüncelerin ifadesi ile ilgili yasaların uygulanmasında yorum ve uygulama farkları bulunduÄŸu eleÅŸtirisi getiriliyor.Â

EleÅŸtirilen unsurlar arasında, yazar, gazeteci ve yayıncılara karşı ağır cezalar, bazı yayınların yasaklanması ve internet içeriÄŸi alanında kısıtlamalar, Türkçe dışında radyo ve televizyon yayınlarına yönelik kısıtlamalar, RTÃœK'ün uygulamaları, dernek kurma özgürlüğü alanında ırk, köken, din, bölge veya azınlık statüsüne dayalı kısıtlamalar, göstericilere karşı güvenlik güçlerinin aşırı ÅŸiddet kullanması, parti kapatma uygulamalarının sürmesi, gayrimüslim azınlıkların tüzel kiÅŸilik, mal edinme, idare ve din adamları yetiÅŸtirmesinde süregelen sıkıntılar, Alevilerin diyanet iÅŸleri ve ulusal eÄŸitim sistemi içinde tanınmaması, kadın erkek eÅŸitliÄŸi alanında eksiklikler, çocukların eÄŸitim ve güvenlik haklarında eksiklikler, sendikal haklarda Avrupa Sosyal Åžartı'na uyumsuzluktan doÄŸan sorunlar; azınlıklara karşı ayrımcı ve kısıtlayıcı uygulamalar, OHAL uygulamasının ardından vatandaÅŸların yerlerine dönmesinde yaÅŸanansorunlar yer buluyor.Â
   Â
KIBRIS
   Â
Ä°lerleme Raporu'nda Kıbrıs konusuna ayrılan bölümde, Türk hükümetinin, Kıbrıs sorununa BM çerçevesinde çözüm bulunması konusunda desteÄŸini çeÅŸitli vesilelerle ifade ettiÄŸi, Türkiye ile KKTC arasında gümrük birliÄŸi öngören çerçeve anlaÅŸmanın onaylanmayacağının duyurulduÄŸu ifade ediliyor.Â

Haberin Devamı

Raporun bu bölümünde, AB kanadının görüş ve beklentileri yer almıyor. Henüz onaylanarak basına dağıtılmayan AB Genişleme Strateji Belgesi'nde ise bu konuda farklı ifadelerin yer bulduğu biliniyor.

Bugün açıklanması beklenen bu belgede, AB Komisyonu, Kıbrıs sorununun çözümsüzlüğünün Türkiye'nin AB'ye katılımı önünde ciddi bir sorun oluÅŸturacağı mesajı veriyor.Â
   Â
EKONOMİ   Â

Kopenhag ekonomik kriterleri çerçevesinde Türk ekonomisinin son durumunun deÄŸerlendirildiÄŸi ilerleme raporunda, serbest piyasa ekonomisinin iÅŸlerliÄŸi ve AB tek pazarından gelecek rekabete dayanabilme gücü açısından, yapısal reformlar, enflasyon, mali denetim, kamu iÅŸletmeleri, finans sektöründeki geliÅŸmeler ve eksikler hakkında çeÅŸitli görüşlere yer veriliyor.Â

Haberin Devamı

Raporda, Türkiye'nin, piyasaların iÅŸleyiÅŸini iyileÅŸtirerek ve kurumsal yapısını güçlendirerek, tam iÅŸleyen bir pazar ekonomisi olma yolunda ilerleme gösterdiÄŸi, ancak makroekonomik istikrar ve öngörülebilirlik alanlarında yeterli geliÅŸme düzeyine henüz ulaşılamadığı ifade ediliyor.Â

Komisyon, ekonomik program sürecinde yapılması gereken reformların hızının kesilmiÅŸ gözüktüğünü, iÅŸgücü sayısının istihdama oranla daha hızlı arttığını, bu nedenle iÅŸsizlik oranının artmaya devam edebileceÄŸini ileri sürüyor.Â

Enflasyonda yakın tarihin en düşük oranına ulaşıldığı üzerinde durulan raporda, kamu sektöründe mali hedefleri yakalamak için yapılan fiyat artışlarının enflasyon azalma sürecini olumsuz etkilediÄŸi anlatılıyor.Â

Reel faiz oranlarının, yeni hükümetin baÅŸlangıçtaki belirsiz yaklaşımı ve yerel sermaye piyasalarının zayıflığı nedeniyle yüksek seyrine devam ettiÄŸinin, yüksek faiz oranlarının verimli yatırımların yapılmasını engellediÄŸinin belirtildiÄŸi raporda, devlet borçlanma oranında düşüş kaydedilmiÅŸ olmasına raÄŸmen borç oranının halen kamu sektörünün ve ekonominin iÅŸleyiÅŸinin önünde önemli bir engel oluÅŸturduÄŸuna dikkat çekiliyor.Â

Komisyon, devlet kurumlarındaki personel sayısının azaltılması önündeki yasal engellerin kalkması sonucunda fiyatların piyasa koÅŸullarına daha uygun hale geldiÄŸini belirtiyor.Â

Mali ÅŸeffaflığı artırma konusundaki çalışmalara deÄŸinilen raporda, kamu idareleri arasında görev ve sorumluluk dağıtımını yapmak amacıyla hazırlanan Mali Yönetim ve Mali Denetim Yasası'nın önemli bir adım olduÄŸu ifade ediliyor.Â

Elektrik sektöründe, dağıtım ve üretim alanında yapılan yeni düzenlemeler üzerinde durulan raporda, kamu mali desteÄŸinin kaldırılması sonucunda fiyat dengesizliklerinin azalmaya baÅŸladığı, tarım sektöründe uygulanan fiyat destekleme sisteminin doÄŸrudan gelir desteÄŸine çevrildiÄŸi, elektrik fiyatlarının ise bağımsız bir kurum tarafından belirlendiÄŸi anlatılıyor.Â

ÖzelleÅŸtirmeyi hızlandırmak amacıyla yapılan yeni giriÅŸimlerden elde edilen gelirin çok sınırlı kaldığını belirten Komisyon, TEKEL, Türk Telekom gibi kurumların özelleÅŸtirilmesi için yeni giriÅŸimler baÅŸlatıldığını belirtiyor.Â

KOBÄ°'lerin, bankalardan mali destek saÄŸlama ve iÅŸ kurma sürecinde zaman alan bürokratik iÅŸlemler gibi önemli zorluklarla karşılaÅŸtıkları kaydedilen raporda, ÅŸirket kayıt yöntemlerinin kolaylaÅŸtırıldığı, yabancı yatırımcılara yeni kolaylıklar saÄŸlandığı ifade ediliyor.Â

Fikir mülkiyeti haklarını gözeten mevcut yasaların uygulamasında ciddi eksiklikler görüldüğü belirtilen raporda, istihdam politikalarının uluslararası standartlara yaklaÅŸtırıldığı, bankacılık sektöründe yeniden yapılanma ve birleÅŸme sürecinin devam ettiÄŸi, kaynak yetersizliÄŸi nedeniyle altyapı yatırımlarının azaldığı, elektrik aÄŸlarının bakımının yetersiz olduÄŸu, demiryolları ulaşımında kullanılan sistemin çaÄŸdışı kaldığı ve kapsamlı bir ÅŸekilde yenilenmesi gerektiÄŸi gibi unsurlara yer veriliyor.Â

Raporda, Türk ekonomisinin, uzun vadede tarıma bağlı bir ekonomi olmaktan çıkıp hizmet üreten bir ekonomi olma yolunda ilerlemeye devamettiği belirtiliyor.  
Â
BELGENİN TÜRKİYE BÖLÜMÜNDE AYRINTILI DEĞERLENDİRMELER  
   Â
AB Komisyonu,GeniÅŸleme Strateji Belgesi'nin Türkiye bölümünde ayrıntılı deÄŸerlendirmeler yaptı.Â

Türkiye'nin adaylığının 1999'da Helsinki zirvesinde resmen kabul edildiÄŸi belirtilen belgede, Türkiye'ye, ''diÄŸer adaylarla aynı koÅŸullar'' çerçevesinde yaklaşıldığı, AB Konseyi'nin, Kopenhag siyasi kriterlerini yerine getirmesi koÅŸuluyla, AB Komisyonu'nun da görüşününalınmasıyla, 2004 Aralık ayında tam üyelik müzakerelerinin baÅŸlatılması kararı hatırlatıldı.Â

Strateji Belgesi'nde, Türk hükümetinin geçen yıl boyunca, AB'ye uyum reformlarına kararlılıkla ağırlık verdiÄŸi ve reform sürecini süratlendirdiÄŸi, bu reformların uygulanmasına iliÅŸkin önlemler de aldığı belirtildi.Â

Yapılan bazı reformların, fikir özgürlüğü, kültürel haklar, askeriiÅŸlere sivil kontrol gibi ''hassas alanlarda'' gerçekleÅŸtiÄŸini, bunun,Türk hükümetinin ileri adımlar atmaktaki kararlılığını yansıttığını belirten Komisyon, söz konusu reformlara bazı örnekler verdikten sonra, ''Bununla birlikte, Ankara hükümetinin kararlılığına raÄŸmen, Komisyon, Türkiye'nin Kopenhag siyasi kriterlerini henüz tamamen yerine getirdiÄŸini düşünmüyor'' ifadesini kullandı.Â

Belgede, Türkiye'de siyasi, sosyal, kültürel ve ekonomik hakların bir çerçeveye net olarak oturutulmadığı görüşü savunuldu ve yasal metinlerle uygulama arasında uyum saÄŸlama gereÄŸi üzerinde duruldu.Â

Kökenleri ne olursa olsun tüm Türk vatandaÅŸlarına kültürel haklarıverilmesi gerektiÄŸi yazılan raporda, güneydoÄŸu Anadolu bölgesindeki duruma, din ve fikir özgürlüğüne, sivil-asker iliÅŸkilerinin AB standartlarına taşınmasına özel bir dikkatle bakılması istendi.Â

Reformların uygulamasının önemi üzerinde durulan belgede, bazı adli ve bürokratik organların, reformların hedeflerine tam olarak ulaşılmasına engel olabilen kısıtlamalar getirdikleri savunuldu.Â

Türkiye'de gerçekleÅŸen siyasi ve adli reformların etkilerinin gelecek yıllarda daha iyi hissedileceÄŸi belirtilen belgede, Türkiye'deinsan hakları ve temel özgürlükler alanında ''net geliÅŸme iÅŸaretleri''görüldüğü belirtilirken, Avrupa Ä°nsan Hakları Mahkemesi'nin birçok kararına saygı gösterilmediÄŸi ve bu kararların gereÄŸinin yapılmadığı ÅŸeklinde eleÅŸtiride bulunuldu.Â

Belgede, Kıbrıs'ın birleÅŸmiÅŸ bir ÅŸekilde, 1 Mayıs 2004'te AB'ye katılması konusunda ''güçlü bir tercih ve istek'' ifade edilirken, ''Kıbrıs sorununda çözümsüzlüğün, Türkiye'nin AB'ye katılım iradesi önünde ciddi bir engel oluÅŸturabileceÄŸi'' vurgulandı.Â

Strateji Belgesi'nde, Kıbrıs sorununun çözüm bulması için olumlu koÅŸullar görüldüğü ifade edilerek, ''Komisyon, daha önce de belirttiÄŸigibi, Kıbrıs sorununun çözümüne yönelik çabaları desteklemenin, bariz bir ÅŸekilde, Türkiye'nin ve diÄŸer tarafların menfaatleri icabı olduÄŸunu düşünüyor'' ifadesine yer verildi.Â

Bu paragrafta, ''Türkiye'ye, Kıbrıslı Türk yöneticilere ve taraflara'' BM Genel Sekreteri'nin önerileri doÄŸrultusunda müzakerelere tekrar baÅŸlamaları çaÄŸrısında bulunuldu.Â

Raporda, ''komÅŸularla sınır sorunlarının çözülmesi'' konusunun öneminin de altı çizildi.Â

EKONOMİ   Â

Türkiye'de pazar ekonomisinin çok daha iyi iÅŸlediÄŸi, ancak makroekonomik istikrarsızlığın sürdüğü belirtilen belgede, enflasyonlamücadele ve ekonomik reformlar sürecinin devam etmesi gereÄŸi üzerinde duruldu. Türkiye'nin AB ile gümrük birliÄŸinde tüm yükümlülüklerini yerine getirmediÄŸi de ileri sürülen belgede, ekonomik alanda da yapılması gereken çok ÅŸey olduÄŸu mersajı verildi. Belgede, Türkiye'ye,2004-2006 yıllarında, AB'ye uyum süreci için 1 milyar 50 milyon euro destek öngörüldüğü belirtildi.Â

Raporun sonuç bölümünde, Kıbrıs'a iliÅŸkin görüşler tekrarlandı ve AB Komisyonu'nun 2004 yılı sonunda Türkiye'ye iliÅŸkin ilerleme raporunu sunacağını, Aralık ayındaki AB zirvesinde, bu rapora dayanarak, AB Konseyi'nin Türkiye ile tam üyelik müzakerelerinin baÅŸlatılıp baÅŸlatılmayacağını karara baÄŸlayacağı ifade edildi.Â

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!