İstanbul’un Suriye’si

SURİYE’den kaçarak İstanbul’un yolunu tutan göçmenlerin durumu yürek burkuyor. Şanslı aileler yakınlarının yardımıyla kalacak bir oda ya da dükkan bulabiliyor. Akrabalarının yarısını savaşın ortasında bırakarak İstanbul’a gelen Ahmet Ali, eşi ve çocukları şanssızlardan. Aile Balat’taki parklarda hayatta kalma mücadelesi veriyor. Karınlarını doyurabilmek için esnaf ve mahalleliden yardım isteyen aile geçtiğimiz gün bir dram yaşadı. Balat’ta fırıncılık yapan bir kişi kuşların yemesi için bir çuval ekmeği parka döktü. Karınları aç olan Suriyeli çocuklar çoğu bayatlamış ekmeklerin arasında karınlarını doyurdu. Yiyecek ve giyecek bulamadıklarını anlatan Ahmet Ali, artık havaların soğuduğunu ve geceleri üşüdüklerini söyledi. Kimsenin kendilerine ev kiralamadığından yakınan Ahmet Ali, savaşın bitmesiyle ülkesine geri döneceğini belirtti.
Ahmet Ali ve ailesinin yaşadığı dramın benzeri de Bahçelievler’de yaşanıyor. Parklarda çadır kurarak küçük çocuklarıyla yaşama mücadelesi veren Suriyeli Alevi Türkmenler, son dönemlerde havaların soğumasıyla hastalanmaya başladılar. Halep’ten kaçarak İstanbul’a gelen Ömer Muhammed, ailesiyle birlikte uyuyacakları çadırları olmadığını anlattı. Ömer Muhammed, mahallelinin kendilerine yemek verdiğini belirterek, şunları söyledi: “3 küçük çocuğum var. 2 gün önce savaştan kaçıp geldik. Biz sığınma kamplarına gitmiyoruz. Oralarda kötü davranıyorlar. Buraya ev ve iş bulmak için geldik. Bazıları bizim hırsız olduğumuzu söyleyerek dışlıyor. Biz savaş bittikten sonra ülkemize geri döneceğiz. Ama savaş bitene kadar yetkililer bize yardım etsin.”

YANGIN KORKUSU

İstanbul’a 3 ay önce geldiğini anlatan 4 çocuklu Muhammed Hıdır ise “Geçtiğimiz günlerde belediyeden birileri gelip bizi buradan çıkarmak istedi. Çadırlarımızı yıktılar. Bize, ‘Başka yerlerde kalın’ dediler. Ama bize kimse ev vermiyor. Zaten kimse iş de vermiyor. Ne yapacağımızı bilmiyoruz. Havaların soğumasıyla artık çadırlarda da kalamıyoruz. Yangın çıkar diye ateş yakmaya da korkuyoruz.”