İmralı'nın kaderi

MARMARA Denizi'nin ortasında kumsalları, yeşili, ormanıyla bir güzellik abidesi gibi duran İmralı Adası, kaderinin getirdiği yalnızlığı yaşıyor. Yıllarca, Adnan Menderes, Hasan Polatkan ve Fatin Rüştü Zorlu'nun hapis yattığı bu ada, bir gün cezaevinin üzerinden taşınmasıyla, turizmin getireceği insanlara ev sahipliği yapacağı günleri bekliyor.

Doğal güzellikleri ile parmak ısırtan bu ada ne yazık ki yerleşime kapalı. Limanda resmi kurumlara ait bir kaç bina ile cezaevi ve 1 caminin bulunduğu adaya, haftada 1 kez vapur geliyor. Mahkum yakınlarını getiren Denizyolları İşletmesi'ne ait vapur, cuma günleri 09.00'da Sarayburnu'ndan kalkıyor. Adada çok kısa süre kalan vapur, ziyaretin bitiminden sonra 14.45'de tekrar İstanbul'un yolunu tutuyor. Doğal güzelliği, bakir ormanları ile Marmara'nın ortasında yalnızlığı yaşayan bu ada, üzerinde, cıvıl cıvıl insanların eğlenip, denize gireceği, geceleri müzik eşliğinde ışıl ışıl diskolarda dans edeceği günleri bekliyor.

İmralı'da üç boş mezar

İdam edildikten yıllar sonra itibarları iade edilen ve Topkapı'da yapılan Anıt Mezar'a, 1990 yılında devlet töreniyle naaşları nakledilen eski başbakanlardan Adnan Menderes ile bakanlar Hasan Polatkan ve Fatih Rüştü Zorlu'nun İmralı Adası'ndaki boş mezarları da bir dönemin dramını yansıtıyor. Marmara'nın ıssız sularındaki bu küçük, geçmişi soğuk adadaki mezarlar, helikopter pistinin yanında, deniz kenarında yer alıyor.