İmralı'da 2 yıl

Güncelleme Tarihi:

İmralıda 2 yıl
Oluşturulma Tarihi: Şubat 14, 2001 00:00


Kenya'da 16 Şubat 1999'da düzenlenen başarılı bir operasyonla yakalanan terör örgütü lideri Abdullah Öcalan'ın, İmralı Adası'na getirilişinin üzerinden 2 yıl geçti.

Türkiye'nin uyguladığı başarılı dış politika sonucu Suriye'den ayrılmak zorunda kalan ve gittiği hiçbir ülkede barınamayan Öcalan, sırasıyla Rusya, İtalya, Yunanistan ve Kenya'da belirli aralıklarla kaldı.

Son olarak Atina'da uçak değiştiren ve buradan da Kenya'ya gönderilen terör örgütünün elebaşı, bir süre bu ülkenin Yunanistan Büyükelçiliği'nin rezidansında barındırıldı.

Abdullah Öcalan'dan, Kenyalı yetkililerin haberdar olması ve bundan rahatsızlıklarını bildirmeleri üzerine Yunanlı yetkililer, terörist elebaşına, dilediği ülkeye gitmek üzere büyükelçilikten ayrılması gerektiğini bildirdiler.

Memlekete hoşgeldin

Terörist elebaşı, 16 Şubat 1999'da büyükelçilikten ayrıldıktan sonra Nairobi Havaalanı'nda Türk güvenlik güçleri tarafından düzenlenen başarılı bir operasyonla yakalandı. Kendisini taşıyan uçak Türk hava sahasına girdiğinde ''Memlekete hoşgeldin'' denilen Öcalan, saat 03.00'te Balıkesir'in Bandırma ilçesindeki 6. Ana Jet Üssü'ne getirildi.

Buradan, yoğun güvenlik önlemleri altında askeri bir fırkateyne bindirilen Öcalan, yargı sürecinin de gerçekleştirildiği İmralı Adası'na götürüldü.

İmralı'ya düzenleme

Öcalan'ın getirilmesiyle birlikte, 1935 yılından bu yana yarı açık cezaevi olarak kullanılan İmralı'daki hükümlüler, başka cezaevlerine nakledilirken, adadaki küçük ve büyükbaş hayvanlar da Mudanya'ya getirilerek, ihale yoluyla satıldı.

Terör örgütü elebaşının İmralı günlerinin başlaması üzerine, Ada ile irtibatın sağlandığı Mudanya'da da yoğun bir hareketlilik başladı. Belediye binası karşısındaki iskele, Ada'nın güvenliğinden sorumlu askeri birliklerce yeniden düzenlenerek, irtibat noktası haline getirildi.

Şehit yakınlarıyla, yerli ve yabancı çok sayıda basın mensubunun akın etmesiyle bir anda dünya kamuoyunun ilgi odaklarından biri haline gelen Mudanya'daki hareketlilik, Öcalan'ın yargı süreci tamamlanıncaya kadar devam etti.

Yargı süreci

İmralı Adası'nda görev yapan Ankara 2 No'lu DGM tarafından 31 Mayıs'ta yargılanmasına başlanan ve ilk duruşmasında içinde bulunduğu cam kafesten şehit yakınlarına dönerek, ''Şehit yakınlarının üzüntülerini paylaşıyorum. Özür diliyorum'' diyen Öcalan hakkında, DGM Başsavcısı tarafından idam talebinde bulunuldu.

Yaklaşık 1 ay süren yargı sürecinin sonunda, Ankara 2 No'lu DGM Başkanı M. Turgut Okyay, Öcalan'ın ''Kurduğu ve örgütlediği PKK silahlı terör örgütünü aldığı kararlarla, verdiği emir ve talimatlarla sevk ve idare ederek devletin hakimiyeti altında bulunan topraklardan bir kısmını devlet idaresinden ayırmaya matuf eylemleri sabit görülerek, TCK'nın 125. maddesi uyarınca idam cezasına çarptırıldığını'' açıkladı.

Karar, daha sonra Yargıtay tarafından da onanırken, Öcalan'ın avukatlarının, müvekkillerinin yakalanması ve yargılanmasının hukuka uygun olmadığını öne sürerek AİHM'e yaptıkları başvuru kabul edildi ancak, bu konudaki karar henüz açıklanmadı. (aa)

Haberin Devamı

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!