‘Her gün misafir zor’
Güncelleme Tarihi:
Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, sınır kentinde Suriyelilerle birlikte yaşamı anlattı. Yaklaşık 500 bin ‘misafirleri’ olduğunu söyleyen Savaş, “1 milyon 600 bin insanın parasıyla 2 milyon 100 bin kişiye bakıyorsun. Üç kişilik değil, dört kişilik masraf yapmak zorunda kalıyorsunuz. Bu bir gün, iki hafta, beş hafta olur, ama sekiz yıl olması insanları yıpratıyor” dedi.
Hatay’da 3 din, 6 mezhebin bir arada yaşadığını ve kentin tolere etme katsayısının çok yüksek olduğunu vurgulayan Savaş, bir grup gazetecinin sorularını yanıtladı. Suriyelilerle örf ve adetlerin farklı olduğuna dikkat çeken Savaş, şunları söyledi:
SOSYOLOJİK UYUMSUZLUK
“Bizim insanlarımız gelen misafirlere kötü gözle bakmadı, sempatiyle baktı. Ama şu bir gerçek ki; hepimizin isteği Suriye’de tez vakitte barış ortamı olsun, gurbette yaşayan kardeşlerimiz de kendi yurtlarına sağ salim huzur içinde dönsünler. Çünkü misafir sayısı 500 bin civarında olunca birçok komplikasyon, sosyolojik uyumsuzluk ortaya çıkıyor. Bunun dışında da ekonomik kaygılar, barınma sorunları ön plana çıkıyor. Bu misafirlerimizin de hayat boyu burada kalmasının hem kendileri hem de bizim açımızdan zor olduğunu düşünüyoruz. Şu anda savaşan değil, savaştan kaçan insanlar çok mağdur. Üç-dört aile bir evde kalmak zorunda kalıyor. Kıt kanaat geçinmek zorunda kalıyor. E artık bizim çocuklarımız işsiz kalıyor. Çünkü belirli bir iş kapasitesi var, siz o kapasiteyi doldurursanız öbürleri aç kalacaktır. Öyle olunca da sosyolojik problemler ortaya çıkıyor. Bu nedenle bir an önce bu Suriye meselesinin çözülmesi ve insanların huzur içerisinde kendi ülkelerine gitmesinden yanayız.
HAKSIZ REKABET OLUYOR
Güvenli bölge bu anlamda doğru bir karar. Çünkü misafir geliyor ama siz misafir ediyorsunuz, her gün evde misafir var. Bu da ev halkı için zor bir durum. Hiçbir şeyimiz eşit değil. Biz gündüz çalışıyoruz gece yatıyoruz; onlar gündüz yatıyor gece dışarı çıkıyor. İşlerde daha ucuza çalışıyorlar, vergi vermeden iş kuruyorlar. Haksız rekabet olunca kendi insanınızı da kaybediyorsunuz, kendi insanınızın da geleceği karamsar duruma düşüyor.”