Güven yatırım getirecek! Hazırgiyimde öncelikli talep, kur-enflasyon dengesinin kurulması
Güncelleme Tarihi:
Yılın ilk 5 ayında 8.4 milyar dolarlık ihracata ulaşan hazırgiyim ve konfeksiyon sektörü, yeni ekonomi yönetiminden kur-enflasyon dengesinin sağlanmasını, finansmana erişim kolaylığı ve güvenilirlik algısının güçlendirilmesini bekliyor. Sektör temsilcileri güven ortamının tahsis edilmesiyle doğrudan yatırımların gündeme gelebileceğini belirtiyor.
Yeni ekonomi yönetiminde tablo netleşirken, hazırgiyim sektörü de uzun süredir devam eden sorunlara çözüm üretilmesi için çağrısını yineledi. Diğer pek çok sektör gibi kur-enflasyon dengesine dikkat çeken sektör temsilcilerine göre yeni dönemde finansmana erişim, güvenilirlik algısının güçlendirilmesi ve pazar çeşitliliği ön planda tutulmalı. Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Ramazan Kaya, “Tek yapmamız gereken artık güven tazelemek” diyerek, yeni bir ekonomi modelinin oluşmasıyla doğrudan yatırımların ülkeye girmesinin de gündeme gelebileceğini söyledi. LC Waikiki Yönetim Kurulu Başkanı Vahap Küçük ise önceliğin ekonomide yaratılacak güven ortamı olduğunu vurgulayarak, “Daha sonra enflasyon ve üçüncü sırada enflasyon ve kurun dengelenmesi. Önümüzde en azından belirsizlik kalktı. Yeni kabineden beklenti büyük. Makroekonomik politikalarda daha hızlı kararlar alınmasının da önemli olacağını düşünüyorum” dedi.
KURDAKİ BASKI KALKMALI
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Konfeksiyon ve Hazır Giyim Sanayi Meclis Başkanı Şeref Fayat, hazırgiyim sektörünün emek yoğun bir sektör olduğunu belirterek, “Avrupa’daki yavaşlamayla birlikte, içeride kurda yaşanan baskı maliyetlerimizi artırdı. Kurlar bizim için yetersiz olduğundan çok ciddi pazar kaybetmeye başlamıştık. Kurun baskılanmadan, enflasyonla aynı seviyeye gelecek şekilde bir ekonomi politikası sağlanması lazım. Kurun 25-26 seviyesine gelmesine izin verilmeli” dedi.
FİNANSMANA ERİŞİM VURGUSU
Hazırgiyim sektörü temsilcileri son birkaç aydır zarar ettiklerine ve ihracatta yaşanan daralmaya dikkat çekiyor. Sektörün mayıs ayı ihracatında baz etkisi nedeniyle yaşanan artışın ilk 5 aya yayılmadığı ve yılsonu verilerinin de geçtiğimiz aylarda revize edildiği belirtiliyor. Şeref Fayat, ilerleyen dönemde finansmana erişimle ilgili kredi musluklarının açılması gerektiğine dikkat çekerken; Ramazan Kaya da “Öncelikli talebimiz, sanayi çarklarının dönmeye devam etmesi için finansmana erişim kolaylığı ve kısa çalışma ödeneği desteği” açıklamasını yaptı.
HAZIRGİYİMİN İHRACAT KARNESİ (MİLYAR DOLAR)
- 2023 (Ocak-Mayıs) 8.4
- 2022 21.2
- 2021 20.2
- 2020 17.1
- 2019 17.7
- 2018 17.6
*Kaynak: Türkiye İhracatçılar Meclisi
YILIN 2. YARISINDA BEKLENTİLER NE YÖNDE
“Avrupa’daki resesyon ve enflasyon nedeniyle talepsizlik var. Türkiye bu ortamda pahalı kalıyor. 350-400 dolar olan işçilik fiyatlarımız 600 dolar civarında. Özellikle sektörümüz bu anlamda biraz daha negatif ayrışıyor” diyen Kaya, üretimdeki mevcut riskleri ise şu sözlerle anlattı: “İlk 5 ayda yüzde 12-13 ciro bazlı düşüşümüz var. Yüzde 20’nin üzerinde adet bazlı düşüşümüz var. Yılın 2. yarısının da böyle süreceğini öngörüyoruz. Bu yıl 23 milyar dolar ihracat hedefi koymuştuk ama sene başında 20 milyar dolarlara çektik. Bu talepsizlikle sanayi çarklarının dönmemesi gibi bir riskle karşı karşıya kalabiliriz. Sektörün yaşadığı sorunlara asgari ücrete yapılacak artışın da eklenmesiyle mevcut tablo daha da zorlaşabilir.”