Frankeştayn Türk doktor

Güncelleme Tarihi:

Frankeştayn Türk doktor
Oluşturulma Tarihi: Kasım 26, 2008 10:28

Kosova savaşında Arnavut gerillaların kaçırdığı 300 Sırp askerin organlarının öldürülerek çalındığı BM raporuyla kesinlik kazandı. Çetenin arkasında ’Frankeştayn’ lakaplı Türk doktor Yusuf Erçin Sönmez’in olduğu iddia ediliyor.

Haberin Devamı

Arnavutluk’un Burrel kentinin 13 kilometre güneyindeki dağlık bölgede yaşayan Katuci ailesi, 1999’daki Kosova Savaş’ında işlenen en korkunç savaş suçuna ev sahipliği yapmakla suçlanıyordu. NATO’nun Yugoslavya’yı bombalamasının ardından Arnavutluk’un kuzeyindeki dağlarda yaşayan Kosovalı Arnavut gerillalar tarafından yakalanan yüzlerce Sırp askerinin bu eve getirilip organlarının alındığı iddia ediliyordu.

 

Yugoslavya savaş suçları eski başsavcısı Carla Del Ponte’nin kaybolan Sırp 300 kadar askerlerinin bu evde tutulduğuna dair “güvenilir” kanıtlar bulunduğunu öne sürmesinin ardından, nisan ayından bu yana soruşturmanın yeniden başlatılması için baskılar giderek arttı. Katuci ailesinin evinde Del Ponte’nin talebi üzerine yapılan aramada kaybolduğu açıklanan BM adli tıp raporu, İngiliz Guardian gazetesi tarafından ele geçirildi. BM’nin Kosova’daki kayıp kişiler ve adli tıp bölümü yöneticisi Jose Pablo Baraydar’un raporunda organ hırsızlığı açıkça ortaya çıktı.

 

Haberin Devamı

Kosova sınırından eve küçük gruplar halinde Sırp askerlerini getirdiğini itiraf eden bir tanık, daha sonra da “dikkat çekici” paketleri Arnavutluk başkenti Tiran’daki havaalanına götürerek Türkiye’ye giden uçaklara yerleştidiğini ifade etti. Ameliyatları, Kosovalı bir doktor yürütüyordu. Guardian’a göre Dick Marty’nin soruşturması, sabıkalı Türk doktor ’Frankeştayn’ lakaplı Yusuf Erçin Sönmez ile bağlantılı. Interpol’ün aradığı Sönmez’in bulunmasıyla iki olay da aydınlanacak.

 

TÜRK DOKTORUN SABIKASI ÇOK

 

Türkiye, Yusuf Erçin Sönmez adını 1997 yılında Uğur Dündar'ın Arena programında, "Yoksulların böbreklerini zenginlere satıyor" iddiasıyla duydu. Erçin 200 yılına kadar üç kez suç üstü yapılarak gözaltına alındı. 2000 yılında da Kadıköy Vatan Hastanesi'ne operasyon düzenlendi. Sönmez'in ünü Türkiye'yle sınırlı değildi. İddiaya göre uluslararası camiadaki adı, 'Yakup' olan Sönmez, yabancı uyruklu işçileri Türkiye'ye getirip organlarını para karşılığı naklediyordu. Sönmez, adı Arena'da duyulduktan tam yedi yıl sonra, yargı önüne çıktı. 1 yıl 10 gün hapis cezası aldı. Yargıtay, Nisan 2005'te Sönmez'in 'organ mafyası lideri' olduğu karanını onayladı. Ancak aynı yıl çıkan yeni TCK'da iki yıldan az hapis cezalarının ertelenmesi hükmü vardı. Bir kez daha kurtulan Sönmez, 27 Nisan 2007 günü "Arkadaşımızın organları çalındı" diyerek Kadıköy'de bir özel hastaneyi basıp polisle silahlı çatışmaya giren kişiler sayesinde yakalandı. 'İki ay cezaevinde kaldıktan sonra çıkarıldığı ilk duruşmada serbest bırakıldı. Öte yandan Eski TCK'da 'yasadışı organ ticareti' konusunda bir düzenleme bulunmuyordu. 2005'te yürürlüğe giren yeni yasada 'organ kaçakçılığı' ayrı bir maddede tanımlandı. Örgütlü organ kaçakçılığına 8-15 yıl hapis cezası ve 10 bin güne kadar adlî para cezası öngörülüyor.

 

 

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!