Eyüp Alabaş: Ölümleri durdurmak yerine göz boyayıcı düzenlemeler yapılıyor
Güncelleme Tarihi:
4 Aralık Dünya Madenciler Günü'nde, Haliç Kongre Merkezi'nde 'Uluslararası Madenlerde İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansı' düzenlendi. Genel Maden İşçileri Sendikası Başkanı Eyüp Alabaş, yaptığı konuşmada şunları söyledi: Hala hep aynı insanlar göz önündeler. Sanki görevleri cenaze toplamakmış gibi davranıyorlar. Yasa çıkartıyorlar, herkes kendine göre yorum getiriyor. Ve daha işin başında mahkemelik oluyoruz. İşçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerini almak, ölümleri durdurmak yerine göz boyayıcı bazı düzenlemeler yapıyor, 'Biz size biraz daha fazla para verelim ama siz ölmeye devam edin' deniliyor.
4 Aralık Dünya Madenci Günü nedeniyle, 70 maden işverenin üyesi olduğu Türkiye Madenciler Derneği (TMD), Haliç Kongre Merkezi'nde "Uluslararası Madenlerde İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansı ve Sergisi" düzenledi. Konferansa işçi sendikaları temsilcileri de katıldı. Konferansta konuşan Genel Maden İşçileri Sendikası Başkanı Eyüp Alabaş, yaşanan kazaların eğitimsiz işçi, teknik eleman eksikliği ve standart dışı malzeme kullanımından kaynaklandığını belirtti.
Alabaş, “Bu kazalar göz göre göre geldi. Biz de doğal olarak iş cinayeti dedik. Son 11 yılda 463 madenci kardeşimiz hayatını kaybetti. Hepsini rahmetle anıyorum. 1800'lü yıllara dönmekten bahsederken kastettiğimiz de buydu. O yıllarda bile 301 madenci arkadaşımız bir iş kazasında hayatını kaybetmemişti. Çünkü; bütün kazalarda aynı ihmaller var" dedi.
“SANKİ GÖREVLERİ CENAZE TOPLAMAKMIŞ GİBİ DAVRANIYORLAR"
Kazaların nedenlerini ikiye ayıran Alabaş, birinci nedenin kısa zamanda daha fazla kazanma hırsı olduğunu söyledi. “Madencilik sektöründeki özel şirketlerin bu işin ciddiyetini anlamadıklarını bütün dünya gördü. Bu iş yasaların arkasından dolanarak ya da denetimleri farklı yöntemlerle atlatarak yapılabilecek bir iş değildir. Bu sektörü bilmeyen, sermaye gücü yetersiz olanlar bu işi yapmamalıdır" dedi. İkinci nedenin ise, asıl sorumluların hiçbir şey olmamış gibi, tüm uyarılara kulaklarını tıkayarak bu düzeni devam ettirmeleri olduğunu söyleyen Alabaş, “Hala hep aynı insanlar göz önündeler. Sanki görevleri cenaze toplamakmış gibi davranıyorlar. Yasa çıkartıyorlar, herkes kendine göre yorum getiriyor. Ve daha işin başında mahkemelik oluyoruz. İşçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerini almak, ölümleri durdurmak yerine göz boyayıcı bazı düzenlemeler yapıyor, 'biz size biraz daha fazla para verelim ama siz ölmeye devam edin' deniliyor.
Yasalar hazırlanırken, sektör temsilcilerinin görüşleri alınmıyor ya da itibar edilmiyor. Bu her şeyden önce devlet ciddiyeti ister. Bu sektör bu şekilde çalışmaya devam edemez. Biz göz göre göre ölmek istemiyoruz. Herkes kendi sorumluluklarını bilmek zorundadır" diye konuştu.
İş Sağlığı ve Güvenliği Profesyonelleri Derneği Başkanı Levent Kavlak de acil eylem planı çerçevesinde, 680 bin iş yerine iş güvenliği uzmanı istihdam edileceğini belirterek, “Soma ve Ermenek'teki yaşanan acılar durdurulabilir miydi? Elbette durdurulabilirdi. Durdurulamamasının en önemli sebebi, buradaki iş güvenliği uzmanlarımızın yalnız bırakılmasıdır. Çünkü iş güvenliği bir tek teknik personele bırakılacak kadar hafif bir yük değildir. Çalışan, işveren ve tüm teknik personelin birlikte çalışabilmesi ve iş güveni uzmanına destek vermesi gerekmektedir" dedi.
İŞ GÜVENLİĞİ KÜLTÜRÜ
Türkiye'de iş güvenliği kültürünün oluşması için zamana ihtiyaç olduğunu vurgulayan Kavlak,"İş güvenliği, bir toplumun tamamının sosyal yapısının değişmesi anlamına gelmektedir. Eğer bu kültür başlayacaksa, iş yerlerinden başlaması gerekmektedir. Başlatacak olanda iş güvenliği uzmanlarının çalışmaları olacaktır" dedi. İşverenlerin henüz iş güvenliğinin yansımalarını tahmin edemediklerini, olaya maliyet gözüyle baktıklarını dile getiren Kavlak, “bu kültürün faydaları ilerleyen yılarda işyerleri tarafından bilinecektir" dedi.
Konferans, sektörde yaşanan sorunların nedeni ve çözümü hakkında yapılan konuşmalarla devam ediyor.