Egemenlik tek kişide olmaz

Muhalefet ise Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı sıfatıyla ilk kez katıldığı ve locadan izlediği özel oturumu, ‘tek adamlık’ eleştirisi yaparak değerlendirdi.
Genelkurmay Başkanı, kuvvet komutanları, yüksek yargı başkanları ve kordiplomatların izlediği özel oturumda, liderler de tam kadro yerlerini aldılar. Salona girişi İstiklal Marşı’nın okunmasına denk geldiği için Erdoğan Genel Kurul’u selamlayamadı. Bazı AK Parti milletvekilleriyle başıyla selamlaşan Erdoğan, konuşmaları tepkisiz dinledi. Kapanışı yapan TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in “Kusuruyla küsürüyle bir dönemi bitirdim” sözleri de alkış aldı. Özetle şu mesajlar verildi:

MAHCUP OLACAKLAR

Başbakan Ahmet Davutoğlu: Dinler, mezhepler, etnik gruplar arası mücadeleyi körükleyen, kapanan yaraları ısrarla kanatmak isteyen kışkırtıcı beyan ve açıklamaların AP gibi bölgesel ve küresel barışı gözetmesi gereken kurumlardan gelmesi, insanlığın geleceği adına kaygı vericidir. Türkiye’ye karşı bir nefret söylemi geliştirenler tarih ve insanlık önünde mahcup olacaklar, hesap vereceklerdir.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu: Bu Meclis milli egemenliğin sembolü olmuştur. Bu kadar acı tecrübeyi geçiren Meclis’in bundan sonra egemenliğini bir kişiye vermesi mümkün değildir. Kuvvetler ayrılığını ayakbağı olarak gören anlayış, parlamentomuzun saygınlığına da gölge düşürmüştür. Bu, Meclis’in yetkilerini gasp etmeye çalışan, Meclis’i de kanun yapma fabrikası olarak gören anlayış, demokrasimizin gelişmesinin önündeki en büyük engeldir.

SİVİL DARBE

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli: Parlamenter sistemi kötüleyenler, ilk Meclis’i özde hazmedemeyenlerdir. Rejim ve sistem değişikliği teklifi, Türkiye Cumhuriyeti’ne sivil mahiyetli bir darbe olup, aynı zamanda ilk Meclis’i yok sayma teşebbüsüdür.
HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken: Çocuklarımız bu dönemde savaşın büyük acılarını yaşadı. Şimdi onlara onurlu bir barışı armağan etmenin mücadelesini yürütüyoruz.