Ecevit'in dirilişi!

Güncelleme Tarihi:

Ecevitin dirilişi
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 18, 2005 18:11

Sevgili Serdar, ben “Eskilere rağbet olsaydı, Bit Pazarı’na nur yağardı” özdeyişini tersinden yorumluyorum artık. Gerçekten eskilere rağbet fazla. Ve Bit Pazarı’na nur yağıyor adeta. Eskiler yine pazarda. (Sezai Abi, tabiri hoş görün, ‘döktürüyor’ yine!)

Erbakan “sağlık” nedeniyle hapse girmekten sıyırınca başında bulunduğu partinin perde gerisinde, kimi sözcüleri aracılığıyla mesajlar veriyor. Düşündüklerini arasıra dış aleme yayıyor yardımcıları vasıtasıyla.

Recai (Kutan) bey amca da arasıra ses vermiyor değil.

Dokuzuncu Cumhurbaşkanı Demirel de siyaset sahnesine sık çıkmıyor ama yeri geldiğinde, soru sorulduğunda görüş bildirmekten geri kalmıyor. Hele Egebank sorunu yüzünden kardeşinin şirketlerine el konunca “bu bir gasptır” deyip savunmaya geçmesi boşuna değil. TMSF’nin kendisini yargı yerine koymasına isyandır bu ya.

Gelelim DSP eski Genel Başkanı Ecevit’e.

Eski başbakan ve genel başkan Bülent bey, eski yardımcısı muhterem zevceleri Rahşan hanımla birlikte politikadar azâde değiller maaşallah.

Neyseki Bülent bey şiir yazmak ya da yabancı şairlerin şiirlerini Türkçeye çevirmekten yorulmuş olmalı ki, daha bitirmediği “tarih” kitabıyla ilgili açıklamalar yaptı ve siyasetin gündemini değiştirmeyi başardı.

Neymiş bu?

“Vahdettin hain mi, değil mi?” tartışmasını alevlendirmek.

İktidarları döneminde siyasi tarihe yaptıklarıyla “not” düşen Ecevit, bu kez eski tarihe, yani Osmanlının son dönemine “tarih düşme” niyetiyle yola çıkmış gibi.

Tabii tarihçiler ayağa kalınca Demirel duracak değil ya, o da karıştı tartışmaya ve “Ülke böyle beyanı kaldırmaz” dedi.

Bu ülke çok ama çok şeyi kaldırdı ya.

Neyse bunları es geçelim.

Ecevit’in Vahdettin’le ilgili “tarihi” görüşünü de bir kenara bırakalım.

Güya Ecevit’ler “siyaseten siyasetten ayrılmış” gibiler. Bunu da gerilerinde bıraktıkları ve son seçimden sonra rekor biçimde dibe vuran DSP Genel Başkanı Sezer’in sesinin çıkmamasından anlıyoruz.

DSP’nin resmi olmasa bile hâlâ genel başkanı ve yardımcısı gibi hareket etmekten geri kalmayan Ecevit çifti, geçenlerde Ankara’da bir özel radyoda konuşma yapmışlar. Radyonun adı sanı geçmiyor yerel gazete Ancyra’da yer alan habere göre Ecevit “ Siyaseti bırakırken zorlanmadım” demiş.

Vallahi pes.

Siyaset nasıl bırakılır anlamış değilim.

Her konuda fikir beyan et, siyasette taraf ol, ama siyaseti bıraktım de.

Rahşan hanım Kıbrıs konusunda demeç veriyor ama siyaset yapmıyor.

Rahşan hanım AB’ye karşı çıkıyor ama politikanın dışında kalıyor.

Ben bu işi anlamış değilim açıkcası.

Demem o ki, eskilere rağbet var.

Eskiler hâlâ siyaset sahnesinde.

Eskiler her konuda görüş bildiriyorlar.

Eskiler “yenilenme” bir yana eskiye takılmış pupa yelken gidiyorlar.

Bunun adına da “siyasetten çekilmek” deniyor.

Politika pazarına hoşgeldiniz!

Bana göre nur (!) yağıyor nur!..

Sevgiler,

Sezai

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!