Bunlar hep mi böyle?

BU Amerikalı generaller konusunda bizim galiba hiç şansımız yok. Ya ağızlarından çıkanı kulağı duymayanları bize gönderiyorlar, yahut da öylelerini general yapıyorlar.Hani 1930'lu yıllarda Fransa Meclis Başkanı Edouvard Harriot'nun Türkiye'ye gelip de kendisini karşılayan Dışişleri memurundan başlayarak İstanbul Valisi, Dışişleri Genel Sekreteri, Dışişleri Bakanı ve Başbakan'la konuştuktan sonra her karşılaştığı kişinin ‘‘ağır işittiğini’’ görüp ülkesine dönünce: ‘‘Türkler iyi insanlar ama nedense kulakları iyi duymuyor. Nitekim kulağı iyi duyan bir kişi bulmuşlar, onu da cumhurbaşkanı yapmışlar’’ demesi gibi.Yukarıdaki olay biraz da uydurulmuş olabilir ama yeri gelince insan aktarmadan duramıyor.Şaka bir yana, Irak harekátı bağlamında Kuzey Irak'ta görevlendirilen Henry Osman'ın ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell'ın verdiği sözleri yok sayarak (veya danışıklı dövüş usulüyle) Talabani'nin silahlılarını Kerkük'e, Barzani'ninkileri Musul'a sokması gibi, şimdi de başımıza Ray Garner adında bir emekli general çıktı.Kuzey Irak'a Genel Vali havalarında giden ve oradaki Kürt liderlerle sarmaş dolaş resimler çektiren General Garner bildiğiniz gibi birkaç gün önce, Mesut Barzani'nin sözcüsü imiş gibi, ‘‘Kerkük Kürt şehridir’’ dedi.Oysa Kerkük'ün Kürt mü, Arap mı, yoksa Türkmen şehri mi olduğu bir süredir tartışılıp duruyor. Demek ki Paşa hazretleri karar vermişler. Bundan sona bizlere de ‘‘Emredersiniz Paşam!’’ deyip selam çakmak kalıyor.Dedik ya... Bu Amerikan generalleri konusunda pek de şanslı sayılmayız diye...Bunlardan taa İstiklal Savaşı yıllarında ‘‘Türkler Ermenileri kesmiş mi?’’ diye rapor hazırlamak ve Türkiye'nin Amerikan mandası olmasını isteyenler adına keşifte bulunmak için Anadolu'ya gelen General James G.Harbord gibileri en şanslı olduğumuz isimlerdir. İhtimal böyle bir iki isim daha bulabilirsiniz ama... Alınız NATO Başkomutanı iken 1980'in sonlarında Türkiye'ye gelip ‘‘Size asker sözü veriyorum. Yunanistan'ın NATO'ya dönmesine engel olmazsanız biz de Ege'deki Komuta Kontrol Alanı yüzünden Yunanistan'la aranızdaki sorunu istediğiniz şekilde çözeceğiz’’ diyen ve biz Yunanistan'ın NATO'ya girmesine izin verince o sözü unutan General Bernard Rogers'ı... O ‘‘asker sözü’’ hiçbir zaman tutulmadı.Bizim hafızamızda meşhur Johnson Mektubu olayından sonra İsmet Paşa hükümetini nasıl düşürürüz diye tertip yapmak üzere Türkiye'ye gelen General Porter'ın ismi de var ama... Yıllar sonra önemli bir politikacımız ‘‘Evet... O tarihte İsmet Paşa'yı düşürmek için tertip yapmıştık’’ şeklindeki sözüyle bu olayı birleştirince yaşadığımız çok ağırımıza gidiyor da... Yutmuş gibi görünmeyi tercih ediyoruz.