Bugün bize yarın size
Güncelleme Tarihi:
Fatih ÇEKİRGE
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 10, 2006 00:00
Ankara’daki temaslarında Laricani şu mesajı verdi: Bugün bize yapanlar, yarın size yapacaklar. Ankara ise bu mesajı geri çevirdi. İran’ın Müslümanlık, PKK konusunda destek ve ABD düşmanlığı üzerine kurduğu strateji de, Türkiye tarafından itibar görmedi.
İRAN Ulusal Güvenlik Konseyi Genel Sekreteri Laricani’nin Ankara ziyaretinden dünyaya gönderilen mesaj şu: "İran son ana kadar ’Acem Diplomasisi’ yapacak. Direnecek, inat edecek."
Bunu Laricani’nin Ankara’da vermeye çalıştığı şu mesajdan anlıyoruz:
"Bugün bize yapanlar yarın size yapacaklar."
İçerik olarak verdikleri mesaj bu. Yani "Bu bir haçlı saldırısıdır. Siz de bizden yana olun" mesajı... Dün Abdullah Gül’le konuşuyorum. Bu içerikte bir mesaj verilmeye çalışıldığını doğruluyor. Elbette Türk hükümeti mesajı aynen geri çeviriyor. Yaşanan diyalog şöyle gelişiyor:
PARANIZI HARCAMAYIN
Gül: Gerçekçi davranın dünyayı karşınıza almayın
Laricani: Bakın gerçek olan şudur. Bugün bunu bize yapanlar yarın size de yapacaklardır.
Gül: Irak’tan ders alın. Kendi halkınızı düşünün.
Laricani: Haklılığımız var.
Gül: Bölgede istikrar bozulmasın. Irak ortada. Kendi halkınızı düşünün. Karşınızdakini zayıf sanmayın.
Laricani: Bizi hedef yapmaya çalışıyorlar.
Gül: Dünya karşınızda. Petrolden dolayı çok para biriktirdiniz. Bunu boşuna harcamayın.
Elbette kullanılan kelimeler tam böyle değil. Ama içerik olarak görüşme böyle gerçekleşiyor. Dün konuştuğum Gül, bu içeriği doğruluyor. Ve şöyle diyor: "Dünya bu konunun üzerinde birleşmiş. Bunu anlamak gerektiğini, gerçekçi olmak gerektiğini söyledik. Dünyadan kopmamalarını istedik. Uluslararası camiadan uzaklaşmayın dedik. Bu bölgede zaten yeterince sorun olduğunu, bunu daha da büyütmenin anlamı olmadığını anlattık. Bölgedeki istikrarın herkese lazım olduğunu söyledik."
Belli ki Ankara son uyarıları büyük bir titizlikle yapmış. Başbakan düzeyinde en kritik hatırlatmalar yapılmış. Buna karşılık İran, Müslümanlık kozunu açmaya çalışmış. Bir de PKK’yla mücadele konusunda bize yardımcı olma kartını ortaya koymuş. Dün yaptığım araştırmalardan anlıyorum ki, İran Ankara’da ABD düşmanlığı platformu kurmak istemiş.Kurduğu bu platforma Türk Hükümeti’ni de çekmek istemiş. Ama elbette başaramamış. Bunun yerine çok keskin tavsiyeler almış.
BM’YLE ORTAK HAREKET
Peki verilen mesajlar Tahran’da ne etki yarattı. Sorunun cevabı şöyle özetleniyor: "Türkiye BM kararları doğrultusunda gerekeni yapacak. Uluslararası camiayla birlikte hareket edecek. Hatta Irak’ta olduğu gibi bir çokuluslu gücün faaliyetlerine de engel teşkil edecek hareketlerden kaçınacak. İran inat ederse giderek yalnızlaşacak. İrak’ın durumuna düşecek. Tahran, Ankara ziyaretinden bu mesajı aldı. Böylece Bakü’de Ahmedinecad’a verilen mesajlar çok daha kapsamlı olarak Ankara’da Laricani’ye verildi."
Bunu Laricani’nin Ankara’da vermeye çalıştığı şu mesajdan anlıyoruz:
"Bugün bize yapanlar yarın size yapacaklar."
İçerik olarak verdikleri mesaj bu. Yani "Bu bir haçlı saldırısıdır. Siz de bizden yana olun" mesajı... Dün Abdullah Gül’le konuşuyorum. Bu içerikte bir mesaj verilmeye çalışıldığını doğruluyor. Elbette Türk hükümeti mesajı aynen geri çeviriyor. Yaşanan diyalog şöyle gelişiyor:
PARANIZI HARCAMAYIN
Gül: Gerçekçi davranın dünyayı karşınıza almayın
Laricani: Bakın gerçek olan şudur. Bugün bunu bize yapanlar yarın size de yapacaklardır.
Gül: Irak’tan ders alın. Kendi halkınızı düşünün.
Laricani: Haklılığımız var.
Gül: Bölgede istikrar bozulmasın. Irak ortada. Kendi halkınızı düşünün. Karşınızdakini zayıf sanmayın.
Laricani: Bizi hedef yapmaya çalışıyorlar.
Gül: Dünya karşınızda. Petrolden dolayı çok para biriktirdiniz. Bunu boşuna harcamayın.
Elbette kullanılan kelimeler tam böyle değil. Ama içerik olarak görüşme böyle gerçekleşiyor. Dün konuştuğum Gül, bu içeriği doğruluyor. Ve şöyle diyor: "Dünya bu konunun üzerinde birleşmiş. Bunu anlamak gerektiğini, gerçekçi olmak gerektiğini söyledik. Dünyadan kopmamalarını istedik. Uluslararası camiadan uzaklaşmayın dedik. Bu bölgede zaten yeterince sorun olduğunu, bunu daha da büyütmenin anlamı olmadığını anlattık. Bölgedeki istikrarın herkese lazım olduğunu söyledik."
Belli ki Ankara son uyarıları büyük bir titizlikle yapmış. Başbakan düzeyinde en kritik hatırlatmalar yapılmış. Buna karşılık İran, Müslümanlık kozunu açmaya çalışmış. Bir de PKK’yla mücadele konusunda bize yardımcı olma kartını ortaya koymuş. Dün yaptığım araştırmalardan anlıyorum ki, İran Ankara’da ABD düşmanlığı platformu kurmak istemiş.Kurduğu bu platforma Türk Hükümeti’ni de çekmek istemiş. Ama elbette başaramamış. Bunun yerine çok keskin tavsiyeler almış.
BM’YLE ORTAK HAREKET
Peki verilen mesajlar Tahran’da ne etki yarattı. Sorunun cevabı şöyle özetleniyor: "Türkiye BM kararları doğrultusunda gerekeni yapacak. Uluslararası camiayla birlikte hareket edecek. Hatta Irak’ta olduğu gibi bir çokuluslu gücün faaliyetlerine de engel teşkil edecek hareketlerden kaçınacak. İran inat ederse giderek yalnızlaşacak. İrak’ın durumuna düşecek. Tahran, Ankara ziyaretinden bu mesajı aldı. Böylece Bakü’de Ahmedinecad’a verilen mesajlar çok daha kapsamlı olarak Ankara’da Laricani’ye verildi."