Bozkurt Güvenç Hoca aradı

BOZKURT GÜVENÇ Hoca telefon etti, felsefecileri savunan, Hürriyet'i eleştiren yazısının yayınlanmasından ötürü memnuniyetini belirtti. Hak bilir inceliğine teşekkür ederim.Bozkurt Güvenç, saygın bir bilim adamıdır ve 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in de başdanışmanlığını yapmıştır.Yazıları ciddi, sohbeti tatlıdır, konuları; duyulmadık, bilinmedik fıkralarla süsler.Okurlarımıza tartışmayı hatırlatalım.İhsan Yılmaz'ın felsefeci Hüseyin Batuhan'la yaptığı ‘‘Bu anılar olay yaratacak’’ (Hürriyet, 9 Eylül 2001), başlığıyla yayınlanan söyleşide, İspanya'da Bir Şato kitabından Batuhan, meslektaşları Macit Gökberk, Bedia Akarsu, Nermi Uygur, Ionna Kuçuradi ile ilgili düşüncelerini açıklamış, adı geçenler gene İhsan Yılmaz'ın hazırladığı ‘‘Felsefe dünyası karıştı’’da (Hürriyet, 22 Eylül 2001), ona cevap vermişlerdi.Bozkurt Güvenç, Hüseyin Batuhan'ın kitabında yer alacak düşünceleri ve bunları yayınlayan Hürriyet'i, onun anılarından kesitlere yer verdiği gerekçesiyle eleştirmiş ve bu düşüncesi aynı sayfada yayınlanmıştı.Belki bu konunun üzerine bu kadar düşmezdim, ama köşe yazarlığının yanı sıra künyede de adım bulunduğundan, Hürriyet'in tarafsızlığını, her fikre karşı eşit mesafede ve eşit adalet anlayışında durduğunu belirtmek amacıyla bu serüveni okurlarıma iletmeyi uygun buldum.* * *ŞİMDİ biraz da madalyonun öteki yanını çevireceğim, Hürriyet'i eleştirenleri eleştireceğim.Yıllardır, İstanbul Üniversitesi'nde, ODTÜ'de felsefe öğreten Hüseyin Batuhan, anılarını yazıyor, yaşadıklarını okurlarına aktarmayı amaçlıyor. Bir yaşamın bilançosunu çıkarıyor. Birlikte çalıştığı insanlar hakkındaki olumlu-olumsuz düşüncelerini elbette anılarda yansıtacak.Hürriyet, buna yer veriyor, adı geçenlere cevap hakkı da tanıyor.Karar okurlara kalıyor. Olayın kahramanları, dönemin öğrencileri, kamuoyu bu konuda bilgilendiriliyor.Bozkurt Hoca'nın duyarlı eleştirisi doğrultusunda düşünseydik, Hüseyin Batuhan'ın söylediklerini yayınlamaz, böylece o anılara ‘‘sansür’’ uygulamış olurduk.Oysa Hürriyet'in habercileri, köşe yazarları, sütunlarında daima karşıt düşüncelere yer verir. Tek sesli, tek yönlü bir gazete değildir.Hürriyet'i halkın da, değişik kesimlerin de, entelektüellerin de okumasındaki sır budur. Her fikre, her inanca, her eğilime, her siyasal görüşe özgürlük.Hürriyet, yaşadığımız toplumdaki bütün kesimlerin aynasıdır.Nedense Türkiye'de aydınlar, birçok kimse, özgürlük kavramından kendi düşüncelerinin özgürce söylenmesi, yazılması, savunulmasını anlıyorlar? Eskilerin dediği gibi, ‘‘kendine Müslümün’’lık laiklikte ‘‘kendine özğürlük’’ biçimine dönüştü.* * *SEVGİLİ BOZKURT HOCA, siz aradaki ince farkı anlayan kişilerdensiniz.Hürriyet, ne Hüseyin Batuhan'ın söylediklerini sansürledi, ne de sizin eleştirinizi.Hürriyet'in farkı işte budur dersem çok mu böbürlenmiş olurum?