Bıraktığı yerden devam

Güncelleme Tarihi:

Bıraktığı yerden devam
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 25, 1998 00:00

Haberin Devamı

Gianni Versace öleli bir yıl oldu... Geçen temmuz ayında Miami'deki villasının önünde bu kadar ucuza yaşamını yitirmesi hala hazmedilemedi... Arkasından çok ağlandı, çok şey söylendi, çok şey yazıldı, çok şey de anlatıldı. O bir moda ustasıydı. Küçük bir atölyeden, annesinin terzilik atölyesinden koca bir imparatorluk yaratmıştı. Moda dünyasına egemendi. Çok dostu vardı... Sanatçılar, hanedan mensupları, sosyete, medyadan insanlar ve en dişli rakipleri bile can arkadaşıydı. Miami'ye gitmeden önce Lady Diana'nın ısmarladığı leylak rengi taşlı, dekolte gece giysisini tamamlamıştı. Ufak tefek düzeltmeleri yapılan giysi Lady Diana'ya teslim edilmeden Prenses de Gianni Versace'den altı hafta sonra göçüp gitmişti. İşte bu giysiden yola çıkılarak Kuzey İtalya'da bulunan Como Gölü'nün kıyısındaki ‘‘Olmo’’ malikhanesinde bir sergi açıldı. Sergi, Gianni Versace'nin 120 nefis giysisinden oluşuyordu ve çok ilgi gördü. Gianni Versace artık yok ama dev imparatorluğu eskisi gibi yöneten iki kardeşi var: Donatella ve Santo Versace... Gianni'nin bıraktığı yerden yollarına devam ediyorlar. Büyük bir zevkle, inatla, cesaretle. ‘‘Gianni böyle isterdi, böyle yapardı, böyle çizerdi, böyle severdi’’ diye canla başla çalışıyorlar. Erkek kardeşi Santo, Gianni'nin anısına, aktif bir başka rol de üstlendi. İtalya Ulusal Modacılar Odası'na başkan oldu. Santo Versace, sorularımızı cevapladı...

Gianni'siz koca bir yıl geçti. Ama modaevi sanki kardeşiniz başındaymış gibi başarısını sürdürüyor.

- Gianni'yi özlüyoruz. Gerek ben ve gerekse Donatella onu uzaklarda, belki Miami'de sanıyoruz, böyle kendimizi avutuyoruz. Gianni zaten hep var. Onu her an yaşatıyoruz. O aramızda dolaşıyor. İlham veriyor.

Geçenlerde Gianni Versace'nin 120 kreasyonunu kapsayan bir sergi açtınız. Adına vakıf kurdunuz.

- Evet dedim ya Gianni yaşıyor ve yaşatılacak. Como Gölü'ndeki malikhanesinde son 15 yıldaki tasarımlarını sergiledik. Toplam 120 eser. 2 Ekim'e kadar açık kalacak.

Bu açılış muhteşem oldu. Tüm Gianni severler oradaydı.

- Gianni'nin çok arkadaşı vardı. O bir fenomendi. Konserini iptal eden, seti bir günlüğüne terkeden, tüm sadık dostları geldi. Ne bileyim Elton John oradaydı, Rupert Everett oradaydı, Naomi Campbell vardı.

Ya vakıf nasıl bir işlev görecek?

- Vakıf ile müze paralel çalışacak. Bu Gianni Versace'yi sevenler vakfı... Hem müze için gelir sağlanacak, hem yetenekli modacılara burs sağlanacak.

Şimdi atölyenin durumu nedir?

- Tabii Gianni'yi yitirdikten sonra hayli sarsıldık... Ama kız kardeşim Donatella ile oturup konuştuk. Görev bölümü yaptık. Versace'yi kardeşleri adına yaşatmamız gerekiyordu. Ben müessese işlerinin sorumluluğunu aldım, Donatella ise tamamen atölyenin başına geçti. Gianni'nin bıraktığı yerden sektirmeden, dağılmadan yolumuza hiçbir şey olmamış gibi devam ediyoruz.

YAPACAK ÇOK İŞ VAR

İtalya Modacılar Odası Başkanlığı'na seçildiniz?

- O bir görev... Ama yapacağımız çok iş var... Öncelikle bir İtalyan moda ajansı kurmayı hedefledik. Başına biliyorsunuz Sophia Loren'i getirdik. Burada da paralel çalışmamız gerek çünkü rakip çok.

Odanın işlevi ne olacak?

- Öncelikle İtalyan modasının büyük destek görmesi gerek. Tıpkı Fransızlar gibi. Fransa'da hiç Fransız modası hakkında kötü konuşan, olumsuz yorum yapan gördünüz mü? Cumhurbaşkanından medyasına kadar dünya kupasını kazandıkları gibi bir dayanışma içerisinde yumak oluyorlar, birbirlerini koruyorlar... Rakiplere karşı savaş açıyorlar. Kim rakip? Biz İtalyanlar. Yani Made in İtaly. Ama biz kendimizi korumadığımız savunmadığımız gibi birbirimizi kıyasıya eleştiriyoruz. Moda bir bayraktır. Bu olaya böyle bakmak gerek. Paris dünya modasının başkenti olarak tanımlanıyor. Çünkü böyle destek görüyor.

Gerek ajans ve gerekse odanın planı nedir?

- Öncelikle uyanmamız lazım. Sonra şampuanla yıkanmamız, çirkin fikirlerden, iç rekabetlerden, kaprislerden arınmamız gerek. Şu anda dünya İtalya'yı modacı olarak tanıyor. O zaman bundan faydalanmamız lazım. Evet Fransızlar gibi şovenist olmayalım ama mazoşist de geçinmeyelim. El birliği ile İtalya'yı Milano'yu belki Roma'yı modanın başkenti yapalım. Çünkü bunu hak ediyoruz. Fransa'ya gidip kreasyonlarımızı görücüye çıkartmaya gerek duymayalım. Bu da dayanışma ile olur.

GENÇLERE YARDIM

Ulusal İtalyan Modacılar Odası'nın istekleri de var.

- İstekler ve hedefler. Bunları gerçekleştireceğiz. Ama zamana ihtiyacımız var. Örneğin çok genç yetenekler var. Ama ne defile yapmaları için paraları var, ne de pahalı kumaş almak için destekleri... İşte biz oda olarak küçük atölye sahiplerine maddi yardım yapacağız, toplu defileler düzenleyeceğiz. Banka kredileri almalarına kefil olacağız. Yoksa birçok girişken, dinamik sanatçı kayboluyor, ne bileyim küsüyor.

Bunun için bir kaynak var mı?

- Tabii burada görev dev modaevlerine de düşüyor. Bir fon yaratacağız. Bu konuda destek görüyoruz, söz alıyoruz. Bu da beni sevindiriyor.

TÜRKLER BİZİ SEVDİ

Roma'da ilk kez sizin yani odanın patronluğunda moda geceleri düzenlendi, sonuç nasıl oldu?

- Şimdi Roma çok güzel bir kent. Eskiden genç yetenekler burada küçük bir çadır podyumda kendilerini göstermeye çalışırlardı. Bu yıl bunu çok büyüttük. Roma'nın tarihi eserleri arasında parklarda, üç asırlık Tiber Nehri üzerindeki köprülerin üzerinde, mahzenlerde defileler gerçekleştirdik. İnanılmaz derecede ilgi gördü. Hele İspanya merdivenlerindeki ‘‘Yıldızlar Gecesi’’ finali muhteşemdi. 14 ülkede canlı olarak ekranlara geldi. İşte bunu her yıl yapmaya karar verdik. Önümüzdeki yıl dev modaevleri de katılacak. Belki uluslararası bile olabilir.

Biraz Türkiye'deki butiğinizden söz edelim.

- İstanbul'u görmüştüm. Doğrusu inanılmaz bir pazar var. İtalyanca bir deyim vardır ‘‘Gonfie Vele’’ (Yetenekler şişmiş) işte İstanbul'da böyleyiz... Çok memnunuz. Belki başka kentlerde de butikler açabiliriz. Türkler Versace'yi sevdi sanırım.

Tekrar Gianni'ye dönelim.

- Ne diyeyim. Gianni, Gianni idi. Bir maestro idi. Bir gerçekti. Bir dahiydi. Modanın şairiydi. Katıksız bir ‘‘Made in Italy’’ simgesiydi.

Peki Miami'deki villaya daha sonra hiç gittiniz mi?

- Hayır. Hiçbirimiz gitmedik. Sanırım bir daha oraya ayak basmayacağız.

Satmayı düşünüyor musunuz?

- Bilemiyoruz.

Son zamanlarda bir dedikodu çıktı, firmayı kız kardeşinizle paylaşamıyorsunuz diye.

- Nasıl olur. Bunlar saçma. Çekememezlik. Ben kızkardeşimden 11 yaş büyüğüm. Elime doğdu. Onunla gerçekten kavga edebilir miyim?

Gianni ile ilgili bir anınız lütfen.

- Uzaylıları bile giydirmeyi düşünürdü. Sonra 200 yıl yaşayacağını varsayardı. O olmasaydı şimdi ben sıradan bir tüccardım.

Son bir soru. Niçin vasiyetinde tüm varlığını yeğenine bağışladı?

- Çok kolay bir soru. Çünkü ne evliydi, ne çocuğu vardı. Bizde varlıklıydık... O en güzelini düşünmüş, gelecek Versace nesillerini garantiye almış. Büyük adamdı, insandı...

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!