Beyoğlu'nda dernekler bastırıyor

Güncelleme Tarihi:

Beyoğlunda dernekler bastırıyor
Oluşturulma Tarihi: Mart 01, 1999 00:00

Haberin Devamı

Beyoğlu ilçe dernekleri yönetime talip olan tüm adaylara imzalatılacak bir taahhütnamenin hazırlıkları içinde. Cihangir Güzelleştirme Derneği’nin öncülüğünde iki hafta önve başlayan çalışma seçimlerden sonra da devam adecek.

Ülke gündemi son aylarda neredeyse bir günden diğerine son derece hızlı bir biçimde değişse de bu süreçte değişmeyen tek konu seçimler. 18 Nisan'a kadar devam edecek bu süreçte özellikle yerel seçimler açısından bu kez geçmiştekinden farklı bir hava esiyor İstanbul'da.

Bu seçimlerde sendikalar, meslek odaları ve işadamları dernekleri dışında yönetime aday olanların üzerinde etkili bir güç olmaya hazırlanan bir kesim daha var: Semt dernekleri.

Cihangir Güzelleştirme Derneği'nin (CGD) kendisinden destek isteyen muhtar adaylarının ziyaretlerinden sonra başlattığı çalışmanın ilk ayağında muhtar ve belediye başkan adaylarına semtin sorunlarını anlatan bir broşür hazırlanıyor. Broşürün hazırlanma aşamasında binin üzerinde anket formu dağıtılarak semtlilere bölgelerindeki en acil üç sorunun ne olduğu sorulmuş. İki haftadır sürdürülen çalışmada şu ana kadar dağıtılan formların yarıdan fazlası geri döndü.

Derneğin seçim çalışmalarındaki ikinci bölümde ise Beyoğlu ilçesinde, parti ayırımı yapılmaksızın yönetime talip olan tüm adaylara imzalatılmak istenen bir taahhütnamenin hazırlanması var. Bunun için de ilçedeki tüm semt dernekleri biraraya getirilmeye çalışıyor. Bu amaçla CGD'nin evsahipliği yaptığı toplantıya geçtiğimiz cumartesi günü Ayaspaşa Çevre Koruma Derneği, Galata Derneği ve İnsan Yerleşimleri Derneği'nin temsilcileri ile muhtar adayları katıldı. Önümüzdeki hafta yapılacak toplantı ise Kasımpaşa, Okmeydanı gibi mahallelerin dernek ve inisiyatiflerinin de katılımı ile gerçekleştirilecek.

CGD Başkanı Tülay Konur seçim sürecini dernekleri açısından şöyle anlatıyor: ‘‘Seçimler yaklaşırken muhtar adayları dernekle ilişki kurmaya ve destek istemeye başladılar. Biz de yönetim kurulu olarak herhangi bir muhtara destek vermemizin mümkün olamayacağını bildirdik. Derneğin siyasi bir yapısı yoktur ve seçimlerde de bu tür bir rol oynayamaz. Ama semtin sorunlarının ortaya çıkartılması bakımından semt toplantıları yaptık. Bunların birincisinin konusu, 'semtliler muhtarlarından neler bekliyor'du. Bu toplantıda semtliler de muhtar adayları da burdaydı. İkinci toplantı, 'yerel yönetimlerden ne bekliyoruz'du.’’

Nasıl bir anlaşma?

CGD tarafından hazırlanan ve diğer derneklerin değerlendirmesine sunulan taahhütnamenin genel çerçevesi, ‘‘açıklık-katılımcılık ve şeffaflık’’ üzerine oturtulmuş. İnsan Yerleşimleri Derneği Başkanı Korhan Gümüş, ‘‘Bu projede ilk olarak adayların vaadlerini ve projelerini değil, Beyoğlu için yeni bir yönetim modelini önemsediğimizi ifade edebiliriz,’’ diyor. Gümüş, bunun için de Yerel Yönetim Yasası'nın değiştirilmesi gerekmediğini, var olan yasanın buna olanak tanıdığı görüşünde. ‘‘Örneğin,’’ diyor Gümüş, ‘‘mevcut yasal çerçeve içinde, 1580 sayılı Belediyeler Kanunu'nun 13. maddesinden yola çıkılabilir. Bu maddeye göre, belediye meclisleri kendi çalışma yönetmeliklerini yapabilirler. Yani bir belediye başkanı 13. maddeye göre, 'imar planı değişikliğinde muhtarların, derneklerin görüşlerini alacağım,' diyebilir.’’

Tabii bu tür yönetmeliklerin hazırlanabilmesi için öncelikle kentlilerin böyle bir talepte bulunması gerekiyor. Gümüş, yöneticilerin kenti konuşamayan ama ihtiyaçları karşılanması gereken bir bebek gibi gördüklerini söylüyor.

Peki hazırlanacak ve belediye başkan adaylarına imzalatılacak olan bir taahhütnamenin seçimlerden sonra uygulanmaması durumunda yaptırımı ne olacak? Malum, Türkiye'de en çok tepki çeken ama bir o kadar da kullanılan bir atasözü var, ‘‘Köprüden geçene kadar ayıya dayı diyeceksin!’’ Dört dernek temsilcisi de bu konuda aynı görüşte: ‘‘Herkesin gözünün önünde bu taahhütname imzalanırsa, yaptırımı kendi içinde olur. Herkesin gözünün önünde söz veren bir aday seçildikten sonra, 'Mevzuat buna uygun değil' ya da 'Zaten siz bizim partiden de değilsiniz' diyerek yan çizemez. Tüm kentin önünde yalancı olmayı hiç kimse göze alamaz. İnsanlar da haklarının olduğunu bilecek.’’

Bozguncu dernekler

'Cihangirliler yerel yönetimden neler bekliyor?' başlığı altında yapılan cumartesi toplantısında en dikkat çeken nokta dört dernek yöneticisinin de belediyelerle olan ilişkilerinde, ‘‘genel imajlarının engelleyici, her şeye karşı çıkan dernek’’ olarak görülmelerinden duydukları rahatsızlık.

Gümüş, ‘‘Biz yapıcı bir ilişki geliştirmek istiyoruz. Siyasi olarak muhalif değiliz yönetimlere, ya da onlarla çalışmak istemiyor değiliz. Sadece İstanbul'un daha kaliteli yönetilmesini istiyoruz,’’ diyor. ‘‘Ama yönetim biçiminin değişmesi lazım. Semtlerin de kendi ölçeklerindeki bölüme sahip çıkmaları gerekiyor. Semt ile ilçe yönetimleri arasında nasıl bir köprü haline getirilebilecekleri, konusunda gözden geçirilip, yeniden organize edilebilirler. Semt derneklerinin muhtarla nasıl ilişki kuracağı gibi pek çok konuyu formatlamaya çalışıyoruz.’’ Belediye meclisine katılım ve izleme, gönüllü kuruluşlar meclisi oluşturulması, bilgi edinme hakkının kullanılması gibi konuları içeren bu çalışmanın ana noktası ise kentlinin haklarını kullanması. Gümüş bu noktada önemli olanın teknik bilgilere sahip aydınların yüzlerini ketlilere çevirmesinde olduğunu söylüyor. Buna örnek olarak da son bir kaç yılda bu tür işbirliğiyle gelişen semt inisiyatiflerini gösteriyor:

‘‘Aydınların yönetimden pay talep eder ya da yönetime seslerini duyarmaya çalışır gibi davranması yerine, kendi uzmanlıklarını İstanbullular'a taşıması lazım. O zaman oluşacak kapasite, şimdiki kapasiteden çok farklı. Kasımpaşa'da Piyale Paşa-Okmeydanı imar planında, belediyenin bilgi taşımaması yüzünden, biz taşıdık, müthiş bir potansiyel çıktı ortaya. 6 bin kişi bilgilendirildi ve toplantılar yapıldı, bir masa oluşturuldu ve burada herkese bilgi verildi. Çok cılız bir çabayla başlattığımız çalışma, çok büyük bir yankı buldu. Taksim Meydanı projesi için de benzer bir çalışma yaptık ve yine bir kamuoyu oluştu. Arnavutköy'de de böyle oldu.’’

Evet, en azından İstanbul'daki yerel yönetim seçimlerinde belki de ilk kez kentliler semt dernekleri aracılığıyla seslerini duyurmaya çalışacaklar. Bakalım seçilenler bu kez ‘‘Köprüden geçene kadar...’’ diye başlayan atasözünü nasıl uygulayacaklar!

Sırada anakent

Sadece Cihangir'de değil, Kadıköy ve Beşiktaş'da da benzer çalışmaların ilk toplantıları başlamak üzere. Bu çalışmalarla birlikte yürüyen bir başka çalışma daha var. Habitat ve Gündem 21 İçin Gençlik Derneği, Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı, Marmara ve Boğazları Belediyeleri Birliği ile İnsan Yerleşimleri Derneği'nin yaptığı bir çağrı ile başlayan bu çalışmada ise hedef İstanbul Anakent Belediye Başkanı'na imzalatılacak bir taahhütname. 7 Mart'ta (yer bulunamadığı için) Şişli Belediyesi'nde yapılacak olan ve yüzlerce sivil toplum kuruluşunun katılacağı bir toplantıda açıklanacak olan bu taahütname ise ilçe belediye başkanlarına imzalatılacak taahhütnameden çok daha teknik ve kapsamlı. Başlangıçta sadece İstanbul Anakent Belediyesi'ni kapsayan bu çalışmanın daha sonra tüm Türkiye'yi kapsaması bekleniyor. Henüz basına açıklanmamakla birlikte bu çalışmada belediye başkanı taahhütnameyi imzalayarak, ‘‘Ben herhangi bir yerde imar planı hazırlarken, herhangi bir program hazırlarken ilgili semt derneğinin görüşünü alacağım’’ beyanını kabul etmiş oluyor.

ANKET SONUÇLARI

Yapı birikimim korunması

Çöp sorunun halledilmesi

Kaldırımlar, sokaklar ve caddelerin sorunları

Güvenlik

Trafik

Yeşil alanlar

Ses ve görüntü kirliliği

Hava kirliliği

Ulaşım

Kaçak yapılaşma

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!