Baykal: Üniversitede gerginlik yaratılmamalı

Baykal, Sarayiçi Er Meydanı'nda, beraberindeki milletvekilleriyle spor yaptıktan sonra, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, ''imam hatip liselerinin önünün açılmasını nasıl deÄŸerlendirdiÄŸini'' sorması üzerine, ÅŸunları söyledi:Â

  Â

''Hükümet, üniversitelerle yeni bir gerginlik başlatıyor, bu üzüntü verici bir olaydır. Üniversitelerle hükümetin uyum içinde işbirliği içinde çalışması, anayasanın öngördüğü bir durumdur. Böyle emrivakilerle üniversiteyi kuşatmaya yönelik girişimlerle bir çatışma ortamı yaratılması çok yanlış olmuştur.

 

"EĞİTİM SİYASETİN DIŞINDA TUTULMALI"

 

Türkiye'nin buna ihtiyacı yoktur. EÄŸitimi siyasetin dışında tutmak lazımdır. EÄŸitimi siyasallaÅŸtırmaya yönelik yaklaşımlar, Türkiye için sorun yaratıyor. Bir toplumsal rahatlık ortaya çıkmıştı, yeniden bir gerginlik yaratılmak isteniyor. EÄŸitimi siyasetin dışında tutmak lazımdır.Â

  Â

Meslek liselerine girenler desteklenmek isteniyorsa, onların, kendi alanlarındaki üniversite ve fakülteleri girmelerinin saÄŸlanması gerekiyor.''Â

  Â

Ortada meslek lisesi tartışması olduÄŸunu, ancak sorunun meslek liseleriyle ilgisi olmadığını öne süren Baykal, iktidarın çok özel bir proje peÅŸinde olduÄŸu iddia etti. Meslek liselerinin de bu proje için kullanıldığını iddia eden Baykal, bunun yanlış bir yaklaşım olduÄŸunu ve parlamentoda çoÄŸunluÄŸu olduÄŸu için 'Ben istediÄŸimi yaparım' diyerek dayatmanın yanlış olduÄŸunu kaydetti.Â

  Â

Ãœniversite, öğretimi üyeleri, rektör ve dekanlarla görüşmelerde bulunduÄŸunu belirten Baykal, ''Onlar geri dönülmeyecek yanlışlıklara önlem alarak, bu konuda uzlaÅŸma anlayışı içinde iÅŸbirliÄŸi yapmak niyetinde gözüküyorlar. Ama iktidarın böyle bir uzlaÅŸmaya açık olmadığını da üzüntüyle de tespit ediyorum'' dedi.Â

       Â

TÃœRK TIR'LARININ YUNANÄ°STAN'A ALINMAMASI

 Â  

Bir gazetecinin, Türk TIR'larının Avrupa ülkelerine alınmadığını ve sorun yaşandığını hatırlatması üzeren Baykal, özel sigorta şirketlerinin hazırladığı poliçelerde yer alan ''Kıbrıs hariç'' kaydının Yunanistan, Hırvatistan, Macaristan tarafından, 1 Mayıs'tan itibaren kabul edilmediğini belirterek, bunun sonucunda Türk TIR'larının bu bölgeden geçerken ciddi sorunlar yaşadıklarını söyledi.

  Â

TIR'ların yola çıkamaz hale geldiklerini ifade eden Baykal, ''Sigorta ÅŸirketi yeni poliçe hazırlatarak bu konuları aÅŸacak. Bu da bizim Kıbrıs politikamızın dilim dilim çözülmesi, parçalanması anlamına geliyor. Kuzey Kıbrıs'taki Türk toplumunun siyasi kimliÄŸinin kabul edilmesi konusunda somut adımların atılması gerekiyor. Bu konuda dünyaya, Avrupa BirliÄŸi'ne, Amerika BirleÅŸik Devletleri'ne görev düşüyor'' dedi.Â

  Â

KIBRIS RUM KESÄ°MÄ°NÄ°N TANINMASI

 

Bir gazetecinin "Rum kesimini tanımalı mıyız?" ÅŸeklindeki sorusunu Baykal, şöyle cevaplandırdı:Â

  Â

''Bizim derdimiz, Kuzey Kıbrıs Türk toplumunu tanıtmaktır. Güney Kıbrıs'a gelince tabii bu konunun, Kuzey Kıbrıs'ın tanınması sürecine baÄŸlı olarak, Kuzey Kıbrıs'ın haklarının verilmesi konusundaki somut adımları görerek, bu doÄŸrultuda harekete geçme gibi yaklaşıma ihtiyaç vardır. Ama maalesef baÅŸbakan çıkarken, 'Tanımayacağız da ne yapacağız' dedi. BaÅŸbakan bunu dedikten sonra, artık bu konuda ne pazarlık yapmak ne de, Kuzey Kıbrıs'ın tanınması için bizim mukabil hedeflerimizi ortaya koymak ve bu doÄŸrultuda çalışma yapmak imkanı kalmamıştır.''Â

   Â

''RUMLAR HİÇBİR BEDEL ÖDEMEDİ''

   Â

Rumların, dünyanın, Avrupa'nın kendilerinden beklediÄŸini yapmadığını, ancak hiçbir bedel ödemediÄŸini belirten Baykal, ''Tam tersine daha güçlendi. Onlar dünyaya karşı çıktı ve haklarını korudular. Biz dünyaya teslim olduk, haklarımızı alamadık. Bu açmazın hesabını yapmak lazımdır'' dedi.Â

  Â

Dış politikada ''Aferin iyi yaptın'' diyerek bir yere gelinmediÄŸini de ifade eden Baykal, sözlerini şöyle tamamladı:Â

  Â

''Bir zamanlar Türkiye'ye, dünyaya en iyi borçlanan ülke ödülü verilmişti. Bizi kutluyorlar 'Ne kadar güzel borçlanıyorsunuz, muhteşemsiniz, çok başarılısın' diyorlardı. Ne oldu, daha sonra 2001'deki krize sürüklendik. 2 milyon insan, işini kaybetti. Türkiye'nin milli geliri yarıya yakın azaldı ama dünyayı memnun ediyorduk, dünya bizi alkışlıyordu.

 

Şimdi Kıbrıs'ta referanduma giden süreçte 'Aman siz iyi çocuk olun', 'aman evet deyin', 'Rumlar hayır derse çok ağır bedel ödenir' dediler. Rumlar, 'hayır' dediğinden dolayı hiç bedel ödemedi. Biz 'evet' dediğimiz için şu ana kadar somut bir şey kazanamadık.''