Baykal: ÖzgürlüÄŸü kendimiz için istiyoruz

Güncelleme Tarihi:

Baykal: Özgürlüğü kendimiz için istiyoruz
OluÅŸturulma Tarihi: Haziran 10, 2003 00:00

CHP Genel BaÅŸkanı Deniz Baykal, partisinin, başından beri demokratik ortamın, hak ve özgürlüklerin geniÅŸletilmesinden yana tavır sergilediÄŸini belirterek, ancak bu düzenlemelerin AB istediÄŸi için deÄŸil Türkiye'nin kendi insanı için yapılması gerektiÄŸini öyledi. CHP Grup Toplantısı'nda ''AB 6. Uyum Paketi'' adı altında hazırlanan düzenlemelere deÄŸinen Baykal, AB konusunda geçmiÅŸ dönemde de ÅŸimdi de çeÅŸitli düzenlemelerin yapıldığını belirtti. CHP olarak demokratik hak ve özgürlüklerin geniÅŸletilmesi yolundaki adımlara destek verdiklerini anımsatan Baykal, gelinen aÅŸamada Türkiye'ye ''liyakat kespetmiÅŸ'' bir ülke olarak 2004 yılı sonunda müzakerelere baÅŸlama tarihinin verilmesi ve 2005 yılında da müzakerelere baÅŸlanması gerektiÄŸini bildirdi.     AB Uyum Paketi adlandırmasına karşı çıkan Baykal, sözkonusu düzenlemelerin AB istiyor diye deÄŸil Türkiye'nin kendi insanı için yapılması gerektiÄŸini dile getirdi. Baykal, ''Bu isimlendirme bir kompleksi yansıtıyor, eÄŸer bir kompleksi yansıtmıyorsa ince bir hesabı yansıtıyor, 'AB zırhının altında acaba bazı projelerimizi de AB paketidiye geçirebilir miyiz' hesabını yansıtıyor. Açık ve net olalım. Bu hükümetin tutumuyla ilgili olarak daima kaypak, daima örtülü, daima deÄŸiÅŸmeye hazır bir halde görüyoruz. Açık ve net olalım, ne yapacaksakkendimiz için yapalım'' diye konuÅŸtu.      ''SÄ°Z, AB MÄ°SÄ°NÄ°Z?''          Hazırlanan son uyum paketinde yer alacağı belirtilen bazı konuların düzenlemede bulunmayacağının anlaşıldığını bildiren Baykal, ''Niye yer almayacak? Hani bu AB paketi idi, AB mi deÄŸiÅŸtirdi, siz mi deÄŸiÅŸtirdiniz? Siz kimsiniz, siz AB misiniz?'' diye sordu.     Baykal, uyum paketin numaralandırılmasının yanlış olduÄŸunu da savunarak, ''Ne demek 6'ncı paket? Altısı olanın yedisi de olur sekizi de olur... Türkiye'yi sürekli bir eksiklik içinde, görevini tam yapmamış ülke konumunda, müphem bir ortamda bırakmaya kimsenin hakkı yok'' dedi.     Anadili yayında kullanma hakkını Türkiye'nin verebileceÄŸini belirten Baykal, ''Bütün dünya vermiÅŸ, biz de verebiliriz ne var bunda? AB istedi diye mi vereceÄŸiz? TBMM verecek, anayasamız verecek, milli irade verecek'' dedi.     AB konusunda ne yapılması gerekiyorsa bunların bir an önce netleÅŸtirilmesini isteyen Baykal, bu konular Ä°talya'da, Yunanistan'da, Fransa'da nasıl düzenlenmiÅŸse Türkiye'de öyle düzenlenmesi gerektiÄŸiniifade etti.''VEKALETEN ÖZÃœR OLUR MU?''DoÄŸrudan gelir desteÄŸinin 2002 yılına ait kısmının bile ancak yüzde 40'ının ödenebildiÄŸini, 2003 yılına ait olanının ise hiç ödenmediÄŸini belirten Baykal, buÄŸday taban fiyatlarının açıklanması sırasında Tarım ve KöyiÅŸleri Bakanı Sami Güçlü'nün sözlerini de eleÅŸtirdi.     Çiftçinin, ürettiÄŸi buÄŸdaya, ithal edilen buÄŸdaya verilen fiyatı istediÄŸini, Tarım Bakanı'nın ise ''gözünüzü toprak doyursun'' dediÄŸinianımsatan Baykal, ''Bir Mustafa Kemal'in 'Beyler, bu insanların kılık, kıyafetine bakmayın. Bu memleketin gerçek efendisi o mazlum insanlardır' diyen zihniyetine, ölçüye, seviyeye bakın, bir de küstah, haddini bilmez, şımarık tavra bakın'' diye konuÅŸtu.     Bakan Güçlü'nün özür dilemeye yaklaÅŸmadığını, BaÅŸbakan'ın Bakan'ı adına özür dilediÄŸini belirten Baykal, ''Siz hiç vekaleten özür müessesesi gördünüz mü? Sayın Bakan'ın doÄŸrudan özür dileme mecburiyeti vardır. BaÅŸbakan özür diliyor da Bakan niye dilemiyor?'' dedi. Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!