BAKLAVACI SAHNEDE…

Onu tanıdığımda gençlik yıllarımın başındaydım. Evlendim, çocuklarım oldu. Çocuklarım Hoca Erbakan’ın veciz konuşmalarıyla(!) büyüdüler. Evlenselerdi şimdi torunlarım Erbakan Hocanın gazetelerde badem bıyıklı fotoğraflarına, ekranlardaki konuşmalarına tanık olacaklardı.

Her geldiği görevden bir şekilde kendi rızasıyla gitmeyen, Odalar Birliği’nden polis marifetiyle, kapatılan üç partisinden ise birinden askeri darbe, ikisinden yargı kararıyla koltuğunu terketmek zorunda kalan Baklavacı Erbakan’ı yeni kuşaklar hiç tanımazlar. Tanırlar da geçmişini bilmezler.

Makina mühendisi Erbakan’ın yaptığı ilk yerli Türk arabası, benzin deposu unutulduğu için çalışmayan bir araçtı. Kimilerine göre elektrik sisteminde, kimine göre motor aksamında bir parça unutulduğu için bu araç çalışmamıştır. Rivayetlere ben hiç ama hiç inanmadım. Erbakan Hoca’nın yerli versiyonu araç bence kontak düğmesi bagaja monte edildiği için çalıştırılamamış, sonra kontağın yerini bulan Erbakan’ın çırağı, ABD Otomobilciler Federasyonunca ödüle layık görülmüştür.

1974 yılında Ecevit Kıbrıs Fatihi ünvanını aldığında, yardımcısı Erbakan Hoca buna çok sinirlenmiş, TV ekranlarında boy göstererek “Ecevit önlemeseydi Kıbrıs’ın tamamını alacaktık” demişti.

Gerçi bundan 30 yıl sonra dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Kenan Evren de “Kıbrıs çıkarmasında askerlerimiz hızlarını kesemediler, Maraş dahil bazı yerleri bu yüzden almak zorunda kaldık” diyerek Erbakan Hocaya arka çıkmış olsa da, gerçek tamamen farklıdır. Kıbrıs’da planlanan şekilde Barış Harekatı tamamlanmıştır.

Erbakan Hoca, muhalefet ettiği her dönemde, iktidarın gidişi için “Baklavanın altı kızarmaya başladı”diye bir fetvada bulunmuş, bu tahmini asla gerçekleşmediği gibi her iktidarında baklavanın altını yakan, kömür haline getiren bizzat kendileri olmuştur.
Erbakan Hoca’nın büyük sanayi hamlesi projeleri vardır ki, bunlar “Zihni Sinir Procelerine” rahmet okutur.

Temel attığı fabrikaların plan ve projesi unutulduğu için olsa gerek bu alanların çoğu bir ay sonra inşaat yerine otlaklara dönüşmüş, bir kısmında (Erzincan’da olduğu gibi) attığı temel bir otomobil bagajına konularak TBMM’ye getirilmiştir.

Okuyucuları sıkmaya hakkım yok. Bunun için kısa keseyim. Erbakan Hoca 5 yıllık tatilden (Siyasetten yasaklı dönemi Altınoluk’taki yazlığında geçirdiği için) dönüşte Saadet Partisi’nin başına getirilmiştir. Baklavacı Erbakan Hoca hasret kaldığı iki kişilik koltuğa oturtulurken, talebesi Tayyip Erdoğan’a daha ilk günden sataşmıştır.

Erbakan Hoca’nın asla kendi rızasıyla koltuğunu terketmediği bilindiğinden, birileri çıkıp “Hoca efendi hadi atta yapacağız!” diye onu yerinden edene kadar, Baklavacı’yı sahnede uzun süre izlemeye devam edeceğiz demektir.

Sevgiler,

Sezai