Baba: 163 çıkmaz

Cumhurbaşkanı Demirel, MGK'da 163'le ilgili bir konunun gündeme gelmediğini belirterek, ‘‘MGK Genel Sekreterliği de kanun yapmaz’’ dedi. Demirel, İslamiyet’in barış dini olduğunu vurgulayarak, halkın camiye dayalı şiddeti benimsemediğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Akyazı, Adapazarı, İzmit, Gebze ve İstanbul'daki açılışlar için Ankara'dan İstanbul'a giderken Hürriyet'in sorularını yanıtladı. Son günlerde Milli Güvenlik Kurulu (MGK) Genel Sekreterliği tarafından ‘163. Madde’nin ağırlaştırılarak yasalaştırılması' için taslak hazırlandığına ilişkin tartışmalar sorulunca şöyle yanıt verdi:

‘‘163 çıkmaz. MGK Genel Sekreterliği de kanun yapmaz. Genel Sekreterlik daha çok MGK'ca tavsiye edilmesi istenen şeyleri hazırlar. Böyle birşey de yoktur’’.

Demirel, ‘MGK’da da böyle bir konu açıldı mı?' sorusunu, ‘‘Hayır. Böyle birşey de olmadı’’ yanıtını verdi.

Diğer sorulara Demirel'in verdiği yanıtlar ise özetle şöyle:

Camilerde belli günlerde yapılan gösteri ve tahriklere karşı önlem alınması düşünülmüş olabilir mi?

Bu olabilir. Ama MGK olayı değil. Bu olaylar da gelip geçecektir. Türkiye'de 65 bin cami vardır. Nihayet o olup bitenler bir elin parmakları kadar sayılabilecek derecede az sayıda hadiselerdir. Türkiye'nin sokağı rahattır ve güvenlidir. Sonra camiye dayalı şiddeti Türk halkı zaten benimsemez ki... Cami aslında barış yeridir ve Müslümanlık barış dinidir. Barış dininden şiddet çıkmaz. Bunlar halkın kabul etmediği şeylerdir.

Rahatsızlık var

Bu gösteriler belli yerlerde, belli zamanlarda ve belli kişilerin tahrikiyle çıkıyor değil mi?

Bunların ne olduğu herkesçe belli. Bilinen teşkilatlar, çeşitli cereyanlar. 65 milyon Türkiye, bulunduğu yer dünyada belli ve bu cereyanların durumu da belli. Ve bunların rahatsızlık yaptığı doğru. Ben de küçümsemiyorum zaten. Fakat Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Türk halkı bu olup bitenler karşısında hem cumhuriyeti koruyacak güce, hem de rejimi ayakta tutacak güce sahiptir.

Halk tasvip etmiyor

Afganistan'daki Taliban anlayışı, İran'daki yönetim biçimi ve Cezayir'deki olaylar halkı tedirgin ediyor. Ama artık devlete güven artıyor değil mi?

Türkiye'de o dediğin şeyler olmaz. Türkiye'de devlet vardır, halk vardır. Hem devlet, hem halk, hem cumhuriyete, hem demokrasiye sahiptir. Böyle birşey olmaya kalkarsa, işte görüyorsunuz, hem devlet harekete geçiyor, hem halk bunları tasvip etmiyor. Yani bu şekilde kanunsuz iş yapanların tesirsiz hale getirilmesi devletçe mümkündür. Halkın da uzun boylu tedirgin olmasına gerek yoktur.

Tedirginliğe lüzum yok

Halk çok tedirgindi. Ama artık bu kaygı kayboluyor galiba?

Dediğim gibi 65 bin cami var. Üçünde, beşinde olan olaylar. Halk devletine güveniyor. Ama aydınlar arasında kafalar biraz karışık. Tedirginliğe hiç lüzum yok.

Meclis'in 1 Ekim'deki açılış konuşmasında başkanlık sistemi gündeme gelecek mi? Yani konuşmanızın özü ne olacak?

Daha çok Meclis'e rapor olacak ve Meclis zemininde Türk Milleti'ne rapor biçiminde olacak. Pek çok konuyu kapsayacak ve daha çok geleceğe dönük olacak.