Astım hastasına yeni bakış

Güncelleme Tarihi:

Astım hastasına yeni bakış
Oluşturulma Tarihi: Eylül 11, 2000 00:00

Haberin Devamı

Dünya Akciğer Sağlığı Kongresi'nde, sayıları her geçen gün artan astım hastalarının, tedavilerine daha iyi uyum sağlamaları ve daha yararlı sonuç almaları konuları tartışıldı.

İtalya'nın Floransa kentinde 15 bin hekimin katıldığı kongre çerçevesinde Merck Sharp&Dohme İlaç Firması'nın düzenlediği basın toplantısında, Avrupa Astım ve Allerji Federasyonu (EFA) Başkan Yardımcısı Finli Pediatrik Alerji Uzmanı Dr. Erkka Valovirta, ‘‘Hastaların sadece bilgi alan insanlar olmaktan çıkıp, kendi tedavileri için bilinçli kararlar veren kişilere dönüşmeleri gerekiyor’’ dedi. Avrupa'da 50 milyon astım hastası bulunduğunu, hastalığı kontrol edebilmek için hekim ile hasta arasında etkili iletişime ihtiyaç duyulduğunu belirten Dr. Valovirta, ‘‘Astımı kontrol eden hekim ile hasta farklı dillerde konuşuyor. Tedavinin şekli konusunda karar verilirken bir ortaklık olmalı. Bütün bilgiler paylaşılmalı. Hasta da hastalığı ile ilgili tüm bilgileri hekimine vermeli ki doğru tedavi planlanabilsin’’ dedi.

Solunum testi yetmiyor

Hekimlerin, hastaların endişelerini iyi anlamak zorunda olduğunu söyleyen Dr. Valovirta, ‘‘Hekim tedaviyle ilgili açıklamalar yaparken açık ve bilgilendirici olmalı. Mutlaka hastanın endişelerini öğrenmeli ve korkularını azaltmalı. Hastayı, uzun dönemde tedavi olacağı yönünde ikna etmeli. Aynı zamanda ilacın dozajı, kullanım şekli, maliyetini de iyi anlatmalı. İlişki interaktif, sürekli olmalı’’ dedi.

İngiltere'den Prof. Dr. Stephan Holgate de son 20 yıldır uzmanların astım tedavisinde yoğunlaştıklarını belirterek, ‘‘Artık yaşam kalitesini de yükseltmeye özen göstermek zorundayız’’ diye konuştu. Tedavinin başarısı için hastalara solunum testlerinin yapılmasının yetmediğini vurgulayan Prof. Dr. Holgate şöyle devam etti: ‘‘Şimdiye kadar hep ciğerlerle ilgili bilgileri yorumladık. Ama bu testler hastanın, hastalığı ile ilgili verdiği bilgileri bize sağlamıyor. Solunum testinin sonuçları iyi olsa bile hastanın beklentileri farklı olabiliyor. Sadece ciğerlere bakıp tedavi planlamak yetmiyor. Hastayı geniş bir prespektifle yorumlamak gerekiyor.’’

İtalyan Prof. Dr. Walter Canonica ise çeşitli etkin ilaçlar olmasına rağmen astımın tüm dünyadaki görülme sıklığının arttığını ve tanı koyulan pek çok hastanın da uluslararası tedavi kılavuzları doğrultusunda kontrol edilemediğini söyledi. Son zamanlarda yapılan anket çalışmalarının hem erişkinlerde hem de çocuklardaki astımın tedavisinde ortak, fakat önceden incelenmeyen faktörlerin varlığını ortaya koyduğunu anlatan Prof. Dr. Canonica, ‘‘Hastalar ve hekimler, neyi ‘kontrol etmenin’ ne anlama geldiği konusunda birbirleriyle ters düşüyorlar. Daha da önemlisi pek çok hasta, klasik tedaviden ve astımın yaşamlarında yol açtığı gereksiz sınırlamalardan memnun değil. Artık bir çok uzman, hastaların yaşamını ve aynı zamanda klinik hastalık durumunu sorgulayan hasta odaklı yaklaşımlara gereksinim olduğunu belirtiyorlar’’ dedi.

TÜRKİYE'DE ASTIMA BAKIŞ PROJESİ

Geçtiğimiz mayıs ayında sonuçlanan ve İstanbul, Bursa, İzmir, Ankara, Konya, Antalya, Adana, Samsun, Trabzon ve Diyarbakır illerinde yapılan ‘‘Astıma Bakış Projesi’’ çerçevesinde, 756 astımlı hasta, 728 hasta yakını ve 833 astım tedavisi yapan hekime ulaşıldı. Ebeveynler astımlı çocukların yüzde 82'sinin düzenli doktor kontrolünde olduğunu ve yüzde 87'sinin son 1 yıl içinde herhangi bir astım ilacı kullandığını belirttiler. Hastaların yüzde 25'i ekonomik, yüzde 28'i yakınmaların azalması nedeniyle düzenli hekim kontrolüne gitmiyor. Yüzde 19'u acil durumlarda hekime başvuruyor. Hastaların yüzde 77'si hekime güven duyuyor. Ancak önerilen tedaviyi uygulayanların oranı yüzde 85. Kontrola gidenler ise yüzde 78. Hasta ve hasta yakınlarının yüzde 50-60'ının haftada bir veya daha sık yakınmaları bulunuyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!