Ankara Tabip Odası'ndan cezaevi izlenim raporu

Ankara Tabip Odası, açlık grevleri, ölüm oruçları ve cezaevlerindeki son süreçle ilgili izlenim raporunu açıkladı. Rapora göre, tutuklu ve hükümlülerden 26'sı ölüm orucuna ara vermeden devam ediyor, 57'si 7 veya 20 gün aralıklarla ölüm orucunu sürdürüyor. 127 kişi ise açlık grevinde.

Ankara Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Altan Ayaz, düzenlediği basın toplantısında, ''Hayata Dönüş Operasyonu'' öncesinde Çankırı ve Ankara Merkez Kapalı cezaevleri ile operasyon sonrası Numune Hastanesive Sincan F Tipi Cezaevi'nde bulunan toplam 314 tutuklu ve hükümlü ile görüştüklerini bildirdi.

33 kilo kaybeden var

Ayaz, görüşmeler sonucunda, 17 Ocak 2001 tarihi itibariyle bir rapor hazırladıklarını belirtti ve raporu açıkladı. Ayaz, ölüm orucu ve açlık grevini devam ettiren tutuklu ve hükümlülerin çoğunda ishal ve halsizlik, el ve ayaklarda uyuşma, baş dönmesi, baş ağrısı, uyku bozukluğu gibi yakınmalar olduğunu, yine büyük çoğunluğunda denge kaybı, yüzde 15-33 arasında kilo kaybı ve ciltte kuruma, dökülme gibi belirtilerin saptandığını ifade etti. Tutuklu ve hükümlülerin, su, tuz, şeker ve B1 vitamini almaya devam ettiklerini de belirtti.

Mahkumlarda darp izleri

Sincan F tipi cezaevine getirilen tutuklu ve hükümlülerle ''Hayata Dönüş Operasyonu''undan 28 gün sonra yapılan görüşmelerde, mahkumların tamamına yakınında, darp sonucu oluştuğu belirtilen yaralanmaların olduğunu söyleyen Ayaz, şunları kaydetti:

''Tutuklu ve hükümlüler Sincan F Tipi'ne kabulleri sırasında da kötü muameleye uğradıklarını, dövüldüklerini ve bunun sonucunda yeni yaralanmaların oluştuğunu ifade ettiler. Muayene olmayı kabul eden tutuklu ve hükümlülerin tamamına yakınının özellikle kafa bölgesinde, saçlı deride ve yüzde iyileşmeye başlayan kesikler, gövdede darp izleri, yumuşak doku yaralanmaları, uzun süreli kelepçe kullanımına bağlı el bileklerinde lezyonlar ile ellerde uyuşma olduğu saptanmıştır. Yine büyük bir kısmında travma sonucu gözlerde kanlanma ve diğer göz lezyonları gözlenmiştir.''

Sincan F tipinde tecrit iddiası

Ayaz, F tipi cezaevlerinin insan sağlığı üzerinde yaratabileceği olumsuz sorunlara daha önce de değindiklerini belirterek, F tipi cezaevinin tek kişilik ve 3 kişilik ünitelerinde ''tam bir tecrit yaşandığını'' iddia etti.

Tutuklu ve hükümlülerin, avukatları ve aileleriyle görüşmelerinin sınırlı tutulduğunu, ceza almaları durumunda ise aile görüşmelerinin tamamen iptal edildiğini söyleyen Ayaz, cezaevi içerisinde ortak yaşamalanları olarak ifade edilen alanların kullanılmadığını da öne sürdü.

Altan Ayaz, açlık grevine ara verdiklerini veya grevi bitirdiklerini ifade eden kişilerin uygun diyeti alamadıklarını savunarak, cezaevi hekimleri ve kendileri tarafından önerilen ilaç ve tıbbi malzemelerin temininde güçlükler yaşandığını kaydetti.