Anadolu gazinoları maganda dolu

Güncelleme Tarihi:

Anadolu gazinoları maganda dolu
Oluşturulma Tarihi: Şubat 15, 1999 00:00

Haberin Devamı

Müzik dünyasına ‘‘Kime ne’’ diyerek giren Türk müziğinin 24 yaşındaki yeni assolisti Mehtap Saraç, aile boyu Sıvaslı. Çamlıca Kız Lisesi'nden sonra İÜ Türk Müziği Nazariyatı Bölümü'nde 2 yıl okumuş, merhum Taner Şener'den özel dersler almış. Ardından İTÜ Devlet Konservatuvarı Şan Bölümü'ne geçmiş, iki yıl okuduktan sonra kaydını dondurmuş.

Bu arada Üsküdar Musiki Cemiyeti'nin yarışmalarında aldığı dereceler var. Mehtap müzik eğetimini sürdürmeye kararlı. Çünkü ‘‘Düşüncesiz kalabalıklara ucuza pazarlanmak istemiyorsan, hayatını iyi akort edeceksin ve donanımlı olacaksın’’ ilkesine inanıyor. Yeni assolist, Hürriyet'e çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Mehtap'la Swissotel'deki konuşmamıza Sıvas'tan başlayacaktım, ama o Arjantin'i seçti. Geçen hafta içinde ‘‘Çarkıfelek’’e Maradona'yla beraber konuk olan genç şarkıcı dertlenmiş. ‘‘Böyle büyük bir yıldızı bu hallerde görünce çok üzüldüm. Ayakta duramayacak kadar sarhoştu. Mavi lensleriyle sulu bir ağızla sözde askıntı olmaya kalkıştı. Ne kadar zavallı bir duruma gelmiş. Eli cebinde, göbeği yerlerde kendisini rezil etti. Türkler bitti de Arjantin adamına mı kaldık’’ dedi bir solukta. Neyse biz gelelim Sıvas'a.

- Sıvas öyle soğuk olurdu ki, sabahları annem sobayı yakmadan yataktan çıkamazdık. Demiryolcu olan babamın maaşı ancak kiraya, kardeşimle benim okul masraflarına yetiyordu. Annem sabahlara kadar örgü örüp mutfak masraflarını karşılardı. Bir çift kıyafetim vardı, o kadar. Harcamalarımızda da çok kısıtlıydık. Vitrinlere çok hüzünlü bakardım, neden ben bunlara sahip olamıyorum diye. Şimdi para kazandıkça o günlerin intikamını alıyorum. Bilgisayarcı olan kardeşimle ben kazandığımız parayı hâlâ kuruşu kuruşuna eve getiririz. Para hırsım var ama ihtirasım yok. Sıkıntıya girmeyi sevmiyorum, bunu hak ettiğimi düşünüyorum. Ama zengin bir koca bularak değil. Çok gururluyum, benim gücüm çalışıp kazanmaya yeterli. Yaşımın ve yaşadıklarımın üstündeyim. Ayrıca inanılmaz derecede dayanıklı ve sabırlıyım.

KADINA AÇ İNSANLAR

Mehtap'ın dört yıllık Anadolu çalışması tam bir roman. Türkiye'yi İstanbul'dan ibaret sananlara ithaf olunur.

- Para kazanmak, sahne tecrübemi geliştirmek için 4 yıl Konya, Elazığ, Bolu, Adana, Mersin, Adapazarı, hatta Akşehir'deki gazinolarda çalıştım. Bu genç yaşımda Anadolu eğlence hayatını iyi bilirim. Anadolu konserleri için menajerler ‘‘Et satıyoruz’’ derler. Oralarda gazinolara gelen tiplerin çoğu maganda. Anadolu'da böyle yerlere eşlerini getirmiyor erkekler. Düşünün, ben üniversite öğrencisi, çiçeği burnunda bir şarkıcıyım 4 sene evvel. Çok hoş, kaliteli şeyler yapmak istiyordum. Oralara bir gittim, dünyam yıkıldı. Tarlasını, evini satan açmış bir gazino. Gelen insanlar dersen kadına aç. ‘‘Benimle beraber olsun, bütün varlığımı önüne sereyim’’ diyenlere aracı olan gazino sahipleri. Yanımda hep annem vardı, onlara hep o muhatap oldu, ağızlarının payını verdi. Annem erkek gibi bir kadındır. Oralarda kadın sanatçılara genelde orospu gözüyle bakılıyor. Yanlış anlamasınlar diye otelden dışarı adım atmazdım.

BU PİYASA İKİ YÜZLÜDÜR

İstanbul'da da assolist olarak adı yazıldı neonlara. Buradaki erkek müşterilerin farkı var mıydı?

- Maksim'deki çalışmamda birçok tipten beraberlik teklifleri geldi. Kendileriyle beraber olursam bütün masraflarımı karşılayacaklarmış. Gelen çiçek arasındaki kartlarda bunlar yazılıydı. Bu piyasa ne kadar iki yüzlü anlatamam, tam bir kurtlar sofrası. Erkekler gazinoya müzik dinlemeye değil, sahneye çıkan hanımları ayartmaya geliyorlar. Genelde Doğu'dan Batı'ya gelen cebi para dolu magandalar. Hepsinin de niyeti aynı.

Geçmişi geride, deneyimleri cebinde ama meslekteki ablalarından alacağı dersler yok mu?

- Emel Sayın'ın hanımefendiliğine, Muazzez Abacı ve Bülent Ersoy'un seslerine hayranım. Ama asla hiçbirini taklit etmiyorum, kendim olmaya çalışıyorum. Eski uslupla okuyor, eski tarzla sahneye çıkıyorlar, nelerini taklit edeceğim? Ben daha yeni, daha modern şeyler yapmaya çalışıyorum. Artık bizim kuşağın önünü açsınlar. Türkiye'de meşhur olmak için ya uçuk marjinal olacaksın, ya da şarkın çok iyi patlayacak. Üçüncü kasetimle daha büyük yırtacağım, yazın bunu bir kenara.

Haydi Mehtap Saraç, yolun açık olsun.

Ağalara motor kadro

Mehtap Saraç çarpıcı itiraflarda bulundu. Saraç, gazino ve eğlence dünyasının bilinmeyen yüzünü, Anadolu erkeğinin eğlence profilini şöyle anlattı:

- Mesela ben ‘‘Motor’’ tabirini bu piyasada öğrendim. Derlerdi ki ‘‘Filanca motordur, uçuşa çıkar.’’ Ben de hostes filan zannediyorum. Benim gittiğim her yere, motor kadro yapılırdı, çünkü benden öyle işler çıkmıyor. Allaha çok şükür iffetime hiçbir leke sürülmedi. Mesela Adana'nın bazı ağaları vardır, oralar için mutlaka motor kadro yapılır. Konya'da çalışırken bana acayip hediyeler gelirdi. Kolyeler, kalın bilezikler filan. Hepsini annem iade ederdi. Yener bey, Konya'ya mutaassıp derler, ama erkekleri gece hayatına çok düşkün, inanılmaz alkol tüketiyorlar. Bir anda peşpeşe yüz şişe şampanya patlatırlardı, inanamazsınız. Adapazarı'nda da baba tipli kişiler vardır, her gece gelip masa yaparlar. Onlar ülkücülerin sevdiği şarkıları isterler. Akşehir ise çok kaliteli, çok düzeyli. Adam gibi eğlenirler, olay çıkarmazlar. Anadolu insanında müthiş bir İstanbul özlemi var. Her çalıştığım yerde ‘‘İstanbul Meyhaneleri’’ ve ‘‘İstanbul Sokakları’’ şarkıları istenirdi.Anadolu gazinoları bana mantıklı olmayı, ezilmemeyi öğretti.



Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!