Aliyev'i barıştırmak hiç kolay olmadı

Güncelleme Tarihi:

Aliyevi barıştırmak hiç kolay olmadı
Oluşturulma Tarihi: Şubat 16, 1998 00:00

Haberin Devamı

Türkiye ile Azerbaycan arasındaki soğukluk, geçen hafta sonunda İstanbul'da yürütülen ‘‘yumuşatma diplomasisi’’ ile önemli ölçüde giderildi.

Soğukluğun gerisinde, Kutlu Savaş'ın raporuna kumarhaneci Ömer Lütfü Topal'ın Azerbaycan Devlet Başkanı Haydar Aliyev'in oğluna rüşvet verdiği iddiasını içeren küçük bir dipnot koyması yatıyor.

Ecevit ve Cindoruk'un Başbakan Yılmaz'a ‘‘Rapor kamuoyuna açıklanmadan önce Azerbaycan'la ilişkilerde hassasiyet yaratacak bölümlerin ayıklanması yararlı olur’’ uyarılarının önemsenmemesi, sonuçta Türkiye'nin Kafkasya'daki ‘‘doğal müttefiği’’ Haydar Aliyev'in küstürülmesine yol açıyor.

Raporun İlhan Aliyev'den de söz eden dipnotuyla 27 Ocak tarihinde kamuoyuna yansımasından bu yana ilişkilerdeki sancı her kademede hissediliyor. Cumhurbaşkanı Demirel ve Başbakan Yılmaz, yürüttükleri telefon diplomasisiyle Aliyev'in ‘‘kalbini almaya’’ çalışıyorlar.

Raporu protesto etmek üzere geçen Cuma akşamı İstanbul'da düzenlenen NTV ödülleri törenine katılmayacağı mesajını gönderen Aliyev, uzun çabalar sonucu gelmeye ikna ediliyor.

Demirel, Aliyev'i gelmeye ikna etmeye çalışırken, şunları söylüyor:

‘‘Bu bir müfettiş raporudur. Bu raporda yazılanlar bağlayıcı değildir. Seni üzen birşey varsa, bana da söyle, Türk Devleti'nin bütün kademelerine, Mesut Bey'e de söyle...’’

Aliyev, her seferinde rapor nedeniyle siyasi hayatının büyük bir darbe aldığını anlatıyor, ‘‘Benim fotoğraflarım gazetelerde Ömer Lütfü Topal'ın fotoğrafları ile yan yana çıkıyor. Bana çok büyük zarar verildi’’ diyor.

Haydar Aliyev'in İstanbul ziyareti, işte geçen Cuma günü bu küskünlük ortamında başlıyor.

Kritik görüşme, Cuma akşamı, NTV ödül töreninden hemen önce Yılmaz'la Aliyev arasında Conrad Oteli'nde yenen akşam yemeğinde gerçekleşiyor.

Başbaşa geçen bu görüşmede Aliyev, raporla ilgili şikayetlerini büyük bir açıklıkla anlatıyor, ‘‘Rapor seçimde aleyhime kullanılacak’’ diyor.

Ardından, oğlu İlhan Aliyev için ‘‘İyi bir çocuktur’’ diyor, yürütülen soruşturmada sorumlunun oğlu değil, Dışişleri Bakanı Hasan Hasanov çıktığını, kumarhanelerin kapatılması kararı alındığını, Hasanov'un da görevden alınacağını anlatıyor.

Başbakan Yılmaz, ‘‘Raporun sizinle bir ilgisi yok’’ diyor.

Aliyev, Yılmaz'ın verdiği izahattan tatmin olmuş gözükmekle birlikte, ortaya çıkan ‘‘siyasi hasara’’ dikkat çekiyor. Başbakanlığın 27 Ocak akşamı yaptığı ve raporun İlhan Aliyev'e ilişkin bir tespitinin bulunmadığı yolundaki bir paragraflık kısa açıklamanın yeterli olmadığını, daha kuvvetli bir açıklama beklentisini dile getiriyor.

Başbakan Yılmaz da bunun üzerine ikinci bir açıklamanın yapılacağı güvencesini veriyor.

Bu güvenceyi memnuniyetle karşılayan Aliyev, aynı akşam akşam NTV ödül töreninde ‘‘Türkiye ile Azerbaycan arasındaki dostluğu bozmak isteyen çevrelere’’ ağır bir dille çatıyor, bu çabaların sonuçsuz kalacağını anlatıyor.

Daha önemlisi, Aliyev, önceki gün İstanbul'da düzenlediği basın toplantısında içini döküyor, Kutlu Savaş'ın raporunu açık ifadelerle eleştiriyor: ‘‘Teessüfler olsun ki, bu raporda bizle ilgili hiçbir esası olmayan yazılar yer almıştır.’’

Basın toplantısında Cumhurbaşkanı Demirel, ‘‘Ortaya atılan bazı iddia ve ithamlarla ile hataların düzeltilmesi gereğinden’’ söz ediyor. Cumhurbaşkanı, İstanbul'da bütün gününü Haydar Aliyev'e ayırıyor, bütün gücüyle ‘‘yarayı sarmaya’’ çalışıyor.

Bu arada, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı ile de bir öğle yemeğinde buluşuyor Aliyev. Karadayı da Aliyev'in ‘‘gönlünü almaya’’ çalışıyor.

Aliyev'i Bakü'ye uğurlarken, Demirel kendisine şöyle diyor:

‘‘Türkiye'de olan şeyler seni üzdü. Ama bak, bir taraftan da bir açıklığa sebep olundu.’’

Aliyev, İstanbul'dan ‘‘iyi bir havada’’ ayrılıyor.






Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!