15 dava açtılar

Dragos Doğayı Koruma Derneği semti korumak için Maltepe Belediyesi'yle üç yıldır mücadele ediyor. Dernek belediyeye karşı 15 ayrı dava açtı.

Dragoslular, mahallelerinin ‘‘doğal SİT alanı’’ ilan edilmesi için mücadele ediyor. Dragos Doğayı Koruma Derneği çatısı altında toplanan semt sakinleri, bu konuda hazırladıkları dosyayı, Kültür Bakanlığı, İstanbul Valiliği, Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu, üniversiteler, ulusal ve uluslararası çevre örgütlerine sundular.

Ancak dernek, Dragos'ta evlerin yükselmemesi, dere yataklarına bina yapılmaması, evlerin bahçe arazisinin yüzde 25'inden fazlasını kaplamaması için mücadele ederken, karşısına en büyük engel olarak belediye, özellikle de Maltepe Belediyesi çıkıyor!

1945'te iskana açıldı

Maltepe ve Kartal ilçeleri arasında bulunan Dragos, 1945'te iskana açıldı. Ankara Evleri Yapı Kooperatifi'nce planlanan mahallede yüzde 25 imarlı 75 ev bulunuyordu. Kooperatif, Dragos'un doğal dokusunu bozmamıştı.

1984'te ilçe belediyeleri kurulduğunda Dragos'un yüzde 95'lik bölümü Kartal'da, yüzde beşlik bölümü ise Maltepe Belediyesi sınırlarında kaldı.

İlk bozulma Maltepe tarafında başladı. 26 Mayıs 1992'de ‘‘Emsal Artış Planı’’yla Dragos'un kıyı şeridinde bina yükseklikleri serbest bırakıldı.

Semt halkı, buna karşı idare mahkemesinde dava açarak, ‘‘yürütmeyi durdurma’’ ve ‘‘plan ve ruhsat iptali’’ kararlarının alınmasını sağladı. Maltepe Belediyesi bu kararın iptali için Danıştay'a başvurdu. Fakat Danıştay, belediyenin isteğini geri çevirdi.

Maltepe Belediyesi ayrıca kaçak binaların yıkılması yönünde çıkan mahkeme kararının iptali için de Danıştay'a başvurdu.

Çarpıcı örnek

En çarpıcı örnek Cemalbey Caddesi, 13 numaradaki inşaat. Sokak sakinlerinden Hıdır Eren, bitişiğinde yükselen kaçak inşaatın durdurulması için 1994 başında, Maltepe Belediyesi'ne başvurdu. Bölgede arazinin ancak yüzde 25'ine bina yapılabildiği halde, inşaat tüm araziye yayılıyordu. Üç kat sınırını da tanımayan inşaat sahipleri binayı yedi kata kadar yükselttiler.

Hıdır Bey'in başvurusunun üzerinden aylar geçti, bu arada bina enine boyuna büyümeye devam etti. Hıdır Eren, İstanbul 4. İdare Mahkemesi'ne dava açtı. Mahkeme, 24 Mayıs 1995'te yürütmeyi durdurma kararı verdi ve binanın yıkılması için dosyayı belediyeye gönderdi. Belediye ise, binayı yıkacağına Danıştay'a temyiz başvurusunda bulundu!

Danıştay 6. Dairesi, 16 Ocak 1997'de idare mahkemesinin kararını onayladı. Belediye, buna rağmen hiçbir işlem yapmadı.

Kartal Belediyesi yıkıyor

Bu arada Kartal bölgesinde de bozulma başlamıştı. Mahalle ilk kurulduğunda binalar, bahçelerin ortasına gelecek şekilde inşa edilmiş ve bitişik nizama izin verilmemişti. Ama zamanla Fethiye ve Mine Sokak'ta bitişik nizam yapılaşma ortaya çıktı.

Belediyeye yapılan başvurular sonucu Kartal Belediye Encümeni 1 Aralık 1994'te, bitişik nizam yapıların yıkılmasını kararlaştırdı ama bu karar uygulanmadı.

Ancak Kartal Belediyesi hiç değilse yüksek binalara izin vermedi. Kendi bölgesindeki birkaç binada yasalara aykırı olarak yapılan kaçak katları yıkarak komşu belediyeye örnek oldu.

Dragoslular’ın davaları

Dragos Doğayı Koruma Derneği Başkanı Hülya Göksel, Maltepe Belediyesi ile mücadelelerini şöyle anlatıyor:

‘‘Derneğimiz, Maltepe Belediyesi'nin duyarsız tutumu üzerine hukuk yoluna başvurmuştur. Üç yılda idare mahkemelerinde 15 ayrı davayı takip etmekteyiz. Davalarımızdan bazıları şöyle:

Şehircilik literatürüne bir utanç abidesi olarak geçecek kıyıdaki yüksek yapılaşmayı önlemek için, Temmuz 1996'da açtığımız dava, önce idare mahkemesinde 'yıkım ve ruhsat iptali' kararı ile sonuçlandı, Temmuz 1999'da Danıştay'ca onaylandı.

Farklı imar planı uygulayarak iki katlı evlerin önüne, inşaat ruhsatları verilen 11 yüksek bina ile ilgili olarak Maltepe Belediyesi'ne karşı açılan davaların tümünde yürütmeyi durdurma kararı çıkarıldı.

Eski Dragos Oteli adı ile anılan binada başlayan Sema Vakfı'na ait hastane inşaatında ruhsatsız ve kaçak ilaveleri yasal hale getirmek için belediyenin yaptığı plan tadilatına karşı dava açtık ve yürütmeyi durdurma kararı aldırdık. Belediye ve Sema Vakfı bu karara uymadı. Hatta Hürriyet İstanbul'un kamuoyuna açıkladığı gibi depremin ikinci gününde dahi beton dökmeye devam etti.

Belediye, sahilyolu dolgu alanı içinde kalan dere yatağının iki tarafında Cevahir Sağlık Hizmetleri gibi kamuya açık bir kurumun inşaatına izin verdiği gibi, derenin diğer tarafında da 10-12 katlı Dumankaya Sitesi'ne izin verdi.

Bostancı-Kartal sahilyolunda kamuya ait yeşil alanlardaki yoğun yapılaşma dikkat çekecek düzeye geldi. Kıyı Kanunu'na göre altı metrekareden daha geniş yapılaşmanın yasak olduğu dolgu alanları ticari fonksiyonlarla dolduruluyor ve bazı kesimlere buradan rant sağlanıyor.

Birinci derecede deprem kuşağında olmamıza rağmen, Maltepe Belediyesi, binlerce öğrencinin okuduğu Dragos Koleji'nin ruhsatını kum depoları ve dere yatağının içerisindeki parsele verdi. 12'nci katta spor salonu inşa eden bahçesiz bir okul, Milli Eğitim Bakanlığı'ndan nasıl izin alabildi?