Üniversite öğrencilerinin bölüm dışı bir alanda uzmanlaşma gerekliliği

Güncelleme Tarihi:

Üniversite öğrencilerinin bölüm dışı bir alanda uzmanlaşma gerekliliği
Oluşturulma Tarihi: Haziran 20, 2022 08:50

İşgücü piyasaları her zamankinden daha rekabetçi bir hal alıyor. Pandemi, küresel krizler, savaşlar ve göçler tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de çalışma hayatını olumsuz etkiliyor. Bu tür küresel faktörlere ulusal koşullar da eklendiğinde gençler için istihdam önemli bir sorun haline geliyor.

Haberin Devamı

Genel olarak ifade edildiğinde eğitim süresi ile istihdam arasında bir ilişkiden söz edilebilir. Yani daha uzun ve daha nitelikli eğitim alan bireylerin daha kolay iş bulması beklenir. Ancak son yıllarda eğitim düzeyinin yükselmesine, hemen herkesin üniversite mezunu olmasına rağmen gençlerin iş bulmakta güçlük çektiği gözleniyor. Kuşkusuz bu durumun pek çok sebebi var. Ancak işgücü piyasalarında arz ve talep dengesinin arz lehine sürekli artması önemli bir etken. YÖK’ün kurulduğu 1982 yılında üniversitede okuyan öğrencisi sayısı 250 bin – 300 bin civarındayken, bugün 8,5 milyonu buldu. Aradan geçen 40 yıllık sürede Türkiye’nin nüfusu 48 milyondan 85 milyona çıktı. Yani nüfusumuz ikiye bile katlanmamış, ancak üniversitelerde okuyan öğrencisi sayısı yaklaşık 30 kat artmıştır. Bu durum gençlerin üniversiteye girişlerini kolaylaştırırken eğitimini aldıkları bir alanda işe girmelerini zorlaştırdı.

Haberin Devamı

YENİ NESİL BİRÇOK ALANDA UZMANLAŞMAK DURUMUNDA
üniversite mezunlarının uzmanlık alanlarıyla ilgili iş bulma güçlüğü sadece bizim değil, gelişmiş ve gelişmekte olan pek çok ülkenin de temel sorunlarından biri haline geldi. Bu soruna ek olarak çalışma hayatının da yapısal değişimlere uğradığı gözleniyor. Örneğin eskiden insanların çoğu eğitim aldıkları bir alanda işe girip emekli olana kadar aynı işte çalışıyorlardı. Oysa günümüzde çalışanlar bir meslekte bir ömür geçirmek yerine yaşam sürecinde pek çok iş-meslek değiştirmek durumunda kalıyor. Kamu sektörünün küçülmesi, özel sektörün gittikçe daha güvencesiz bir istihdama evrilmesi gençlerin bu değişimler karşısında çözüm bulmalarını zorunlu kılıyor. Bu nedenle gençlerin devlet kapısı güvencesi yerine güvencenin az olduğu iş hayatına uyum sağlamaları, tek bir işe odaklanıp sınırlı bir alanda uzmanlaşmak yerine, birden çok alanda uzmanlaşmaları ve aktarılabilir becerilere sahip olmaları gerekiyor.

AKTARILABİLİR BECERİLER GELİŞTİRMEK GEREKİYOR
Bu süreçte çift dal, yan dal eğitimine yönelerek, alan dışı seçimlik dersler alarak veya Coursera, Udemy gibi uluslararası online eğitim platformlarında verilen derslere katılarak gençlere alternatif bir alanda da kendilerinin geliştirme yoluna gitmeleri önerilebilir. Ayrıca gençlerin okudukları alanda iş bulamama olasılığına karşı farklı alanlarda da becerilerini geliştirmeleri, teknik becerilerine ek olarak aktarılabilir becerilerini de geliştirmeleri son derece önemlidir. Çünkü işverenler, adaylardan teknik becerilere ek olarak aktarılabilir becerilere de sahip olmalarını istiyor.

Haberin Devamı

AKTARILABİLİR BECERİLER NEDİR?
Aktarılabilir beceriler uzmanlık alanınız ne olursa olsun her işte kullanabileceğiniz becerilerdir. Bu becerilerin bir bölümü kodlama, veri analizi veya diğer teknik beceriler iken, bir kısmı liderlik, iletişim ve ilişki kurma gibi yumuşak becerilerdir. Özetle, aktarılabilir beceriler okulda, stajda, gönüllü yapılan bir iş ortamında kazanılan ve herhangi bir iş ortamda kullanabileceğiniz becerilerdir.
Aktarılabilir becerilere örnekler:
Aşağıda bu becerilere örnekler verildi ve sizin bu becerileri öğrencilik yıllarından itibaren kazanmanızda yarar var.

1. Bilgisayar Becerileri
Günümüzde işiniz ne olursa olsun belli oranda bilgisayar becerilerine sahip olmak gereklidir. Özellikle de bazı yazılımları bilenler farklı sektörlerde kolaylıkla iş bulabilirler. Bu nedenle uzmanlık alanınız ne olursa olsun yazılım öğrenmeniz alternatif sektörlerde iş bulmanızı kolaylaştıracak önemli bir beceridir.

Haberin Devamı

2. İletişim
İş ortamında iş arkadaşlarınız, astlarınız, üstleriniz ve müşterilerle sürekli iletişim halinde olacaksınız. Bu nedenle sözlü ve yazılı iletişim becerilerinizi geliştirmiş olmanız beklenir. Konuşma, dinleme ve yazma becerileri iletişim becerilerinin önemli unsurlarıdır. Modern iş dünyasının doğası gereği düşüncelerimizi bazen yazılı bazen de sözlü biçimde; bazen kağıt üzerinde bazen ise dijital ortamlarda aktarmak durumunda kalıyoruz. Bu beceriler sayesinde vermek istediğiniz mesajları açık, net ve özlü bir şekilde paylaşabilir, yanlış anlaşılmaları önlemiş oluruz. Dinleme becerileri de göz ardı edilemeyecek aktarılabilir becerilerdendir. Çünkü iyi bir dinleyici değilseniz, konuşmacının ne demek istediğini tam olarak anlayamaz, etkili iletişim kuramazsınız.

Haberin Devamı

3. Analitik Düşünme
Bir problemi çözmek için bilgileri parçalara ayırma, bu parçaları anlamlandırabilme, sistemin işleyişini ya da bir sorunu oluşturan öğeleri sistematik düşünerek belirleyebilme becerisidir. Analitik düşünme becerisi gelişmiş bireyler, bir durumu tüm yönleriyle analiz etmeden, bütünü görmeden, kısacası yeterli veri toplamadan aceleyle karar vermezler. Bu nedenle işverenler, iş yerinin sorunlarına mantıklı çözümler bulabilecek personel isterler.

4. Yaratıcılık
Günümüzde işverenlerin en önem verdiği hususların başında yaratıcılık geliyor. Yaratıcılık, hemen hemen her işte fark yaratıp ön plana çıkmanıza yardım eden bir özelliktir. Yaratıcılık görevlere nasıl yaklaştığınız ve sorunları nasıl çözdüğünüzle ilgilidir. Alışılmışın dışında bir çözüm önerisi getirmeyi, yeni teknikler kullanmayı, bir anlamda helvayı herkesten farklı yapmayı gerektirir. Yaratıcı düşünen bireyler, karşılaştıkları sorunlara farklı pencereden bakabilir, yeni çözümler üretebilirler.

Haberin Devamı

5. Ekip çalışması
Ekip çalışması, ortak bir hedefe ulaşmak için bir grup olarak birlikte çalışmak anlamına gelir. Ancak takımda olmak ve takımın bir parçası olmak iki ayrı şeydir. İşverenler ekibin hedeflerine ulaşmasına yardımcı olmayan çalışanları değil, tersine grubun başarılı olmasına yardımcı olan uyumlu çalışanları tercih ederler.

6. Problem Çözme
Problem çözme becerileriniz, sadece bir sorun olduğunda bunu fark etmenize yardımcı olmakla kalmaz, aynı zamanda bunun nedenlerini belirleyip, çözüm bulmanıza da imkan tanır. Unutmayın işverenler, sorunları belirleyen çalışanları takdir etseler de, bu sorunlara çözüm üreten personeli daha fazla takdir ederler.

7. Liderlik
Liderlik becerileri ortak hedeflere ulaşacak bir ekip kurma, bu ekibi denetleme ve yönetme becerilerini içerir. Liderlik, iletişim, problem çözme ve ilişki kurma gibi birçok ilave aktarılabilir beceriyi de kapsar. Okul yıllarında projelerde veya öğrenci kulüplerinde yönetsel görevler üstlenerek planlama, organizasyon ve koordinasyon gibi liderlik becerilerinizi geliştirebilirsiniz.

8. Ayrıntıya Dikkat
İnce ayrıntılara dikkat etmek, olanı biteni fark etmek, her şeyin yerli yerinde olduğundan emin olmak demektir. Bu nedenle işverenler bir görevdeki her ayrıntıya dikkat eden ve hataları yakalayıp gerektiğinde düzelten personelle çalışmak isterler.

AKTARILABİLİR BECERİLER NEDEN ÖNEMLİDİR?
Aktarılabilir beceriler işverenler için ne kadar önemliyse, sizin için aynı derecede önemlidir ve kariyerinizi geliştirmenize yardımcı olmada çok önemli rol oynarlar. Aktarılabilir becerilerinizi kullanmak işverenlere çok yönlü olduğunuzu ve sürekli değişen bir dünyada esnek olduğunuzu gösterir. Birçok iş tanımı, şirketin başvuranlardan istediği bir dizi beceriyi listeler. İstenen tüm becerilere sahip olmazsanız bile aktarılabilir becerileriniz bu eksikliğinizi dengeleyebilir. Özellikle uzmanlık alanınızın dışında bir işe başvurduysanız veya işinizi değiştiriyorsanız, aktarılabilir beceriler bu geçişi yapmanıza yardımcı olmada önemli bir rol oynar.

PROF. DR. METİN PİŞKİN KİMDİR?
Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Eğitimde Psikolojik Hizmetler Anabilim dalında lisans eğitiminden sonra aynı üniversitede yüksek lisans derecesi aldı. Ankara Üniversitesi’nde araştırma görevlisi olmasının ardından YÖK bursu ile University of Leicester’da doktorasını tamamladı. Doktora eğitiminin ardından Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık alanında doçent ve profesör oldu.
Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık anabilim dalına ek olarak İnsan Kaynakları Yönetimi ve Kariyer Danışmanlığı yüksek lisans ve doktora programlarında da dersler veriyor.
Önemli bir bölümü okul psikolojik danışmanlığı ve kariyer danışmanlığı alanında olmak üzere, 60’ı aşkın akademik yayın yaptı. Bilimsel kongrelerde 44’ü uluslararası olmak üzere toplam 71 bildiri sundu. 13’ü doktora, 24’ü yüksek lisans olmak üzere 37 lisansüstü tez danışmanlığı yaptı.
TÜBİTAK ve Avrupa Birliği destekli pek çok projede yürütücü ve uzman olarak çalışmıştır. Akademik çalışmalarına ek olarak, Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Anabilim Dalı başkanlığı ve Ankara Üniversitesi Kariyer Planlama ve İnsan Kaynakları Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdür Yardımcılığı görevlerini yürütüyor. Bu idari görevlerinin yanında Fakülte Kurulu üyeliği ve Fakülte Yönetim Kurulu profesör temsilcisi görevlerini de sürdürüyor.

BAKMADAN GEÇME!