Son 11 yılda Kredi ve Yurtlar Kurumu´nun geçirdiği büyük değişim

AK Parti kurulduğu dönemden itibaren, Cumhuriyet tarihinde eşine az rastlanır derecede gençliğe büyük önem veriyor. Sayısı 175’e çıkan üniversiteler, liseden mezun olan tüm öğrencilerin üniversiteye girebilmesini sağlayacak şekilde artırılan kontenjanlar, gerek yurt içi gerekse yurt dışında genişletilen burs olanakları ve en önemlisi de kaldırılan öğrenim harçları gençlere verilen bu değerin yalnızca sözde olmadığını gösteriyor. Yaklaşık 1,2 milyar lirayı bulan öğrenim harçları, Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla geçen yıldan itibaren alınmıyor artık.

Yeni Dönem, Yeni Anlayış

61’inci Hükümet dönemiyle birlikte Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın icracı bir bakanlık olarak kurulması AK Parti hükümetinin gençlere verdiği önemin bir başka somut göstergesidir. İcracı bir bakanlığın kurulmasıyla birlikte, Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğü gibi gençleri doğrudan ilgilendiren kurumlar da bakanlığımıza bağlı kuruluşlar haline getirildi.

Gençlik politikaları anlamında yapılan bu değişiklikler, basit hukuki değişiklikler olarak ele alınamaz. Çünkü bakanlığımızın kuruluşu gençliğe ilişkin yepyeni bir bakış açısının da temelini attı. Bu bakış açısı ise gençlere tepeden bakan, onları daima öğüt verilmesi gereken kişiler olarak gören, özgün görüşlerini yok sayan ve sürekli yönlendirmeye çalışan bir anlayıştan tamamen uzaktır. Kurulduğumuz andan itibaren ‘gençlere rağmen değil, gençlerle birlikte olma’ ilkesini benimsedik. 15’i ülkemizde, 2’si yurt dışında olmak üzere düzenlediğimiz 17 çalıştayda gençlerimizin fikirlerini aldık. Yıllar sonra 2’inci Gençlik Şurası’nı düzenledik ve Gençlik Politika Belgesi'ni hazırlayıp kamuoyuna sunduk. Gençlerimizin ihtiyaçlarını onlarla birlikte belirledik. Bu anlamda ilk icraatlarımızdan biri de 10 bin genç örnekleminde gerçekleştirilen ‘Türkiye’nin Gençlik Profili’ çalışması oldu. Sahadan gelen sonuçlar doğrultusunda bir yandan hareketlilik projelerini hayata geçirirken, diğer yandan gençlerin yapısal sorunlarını çözmeye yöneldik.

Ranzalı Koğuş Sisteminden, Yüksek Hızlı İnternete Sahip Yurtlara

AK Parti hükümetleri ve bakanlık olarak gençlerimizi, ailelerin emaneti olarak gördük. Onlara yönelik bu hassasiyetimiz ihtiyaçlarının da hızlıca çözülmesini zorunlu kıldı.

KYK’nın bakanlığımıza bağlanmasıyla birlikte gençlerin gerek yurtlardaki fiziksel imkânlarını, gerekse burs ve kredi olanaklarını mercek altına aldık. Çalışmalarımız; bir yandan gençlerimizin kaldığı yurtların fiziksel olanaklarının standartların üzerine çıkarılmasına, öte yandan burs, kredi miktarları, yemek ve kahvaltı yardımları, geri ödemeler gibi ekonomik boyutun düzeltilmesi çabalarına yöneldi.

Bu minvalde, ilk olarak yurtlarımızın yapısını ele alarak başlattığımız çalışmalarda bugün itibariyle 345 yurtta 310 bin öğrencimize ulaşmış durumdayız. Geçtiğimiz yıl Sayın Başbakanımızın bizzat açılışını yaptığı 40 bin yatak kapasiteli 53 yurt binasını daha hizmete açtık. Hayata geçirilmeye başlanan 180 yurt projesinden 54’ü tamamlandı ve bu yıl itibariyle hizmete girecek, diğer yurt projeleri ise hız kesmeden devam ediyor.

Yurtlarımızın modernleştirilmesi için her geçen gün daha fazla çaba gösteriyoruz. 8-12 kişilik ranzalı koğuş tipi odaların, temizlik ve hijyenin bir kenara bırakıldığı banyoların, yorgan yerine kullanılan battaniyelerin olduğu yurtlar artık tarih oluyor. Gençlerimiz şimdi kendi içinde banyo ve tuvaleti bulunan 1 veya 3 kişilik odalarda kalıyor. Temizlik ve hijyen en üst düzeye çıkarılmış durumda. Artık her odada bir buzdolabı bulunacak. 130 bin adet buzdolabı aldık ve yaz döneminde 32 binini yurtlara yerleştirdik. Eskinin battaniyeleri yerini yanmaya karşı dayanıklı elyaf yastık ve yorganlara bıraktı. Artık gençlerimiz daha da rahat edecek. Anne babaların gözü arkada kalmayacak.

Geçtiğimiz yıl yine Başbakanımızın emri ve bakanlığımızın desteğiyle Kredi ve Yurtlar Kurumu’nda ‘Yurdum Evim Ücretsiz İnternetim’ projesini başlattık. Proje kapsamında Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığımızın da desteğini alarak 6 ay gibi kısa bir sürede kesintisiz, yüksek hızlı interneti yurtlarımıza kazandırdık. 100 milyon liralık yatırımla 550 bin metrelik fiber kablo döşedik ve gençlerimizin dünyayla bütünleşmesinin önündeki engelleri kaldırdık.

Yaptığımız devrim niteliğinde değişiklikler, gençlerimizden ve ailelerinden büyük ilgi görüyor. Yurtlarımız şu anda ailelerin en fazla güven duyduğu yerlerin başında geliyor. Bu güven bir yandan bizi mutlu ediyor, öte yandan da sorumluluklarımızı bir o kadar artırıyor.

Bu sorumluluğun gereği olarak, bu yıl itibariyle yurtlara yerleştirmede söz konusu olan %5’lik Genel Müdürlük kontenjanını iptal ettik. Geçtiğimiz günlerde yaptığımız yerleştirmeyle 87 bin 702 gencimiz daha yurtlardaki yerini aldı. Gerek yurtlara yerleşmeye hak kazanan gerekse yedek listelerde kalan gençlerimiz için aynı kriterleri uyguladık ve hiçbir haksızlığa meydan bırakmadık.

Bunun yanında; şehitlerimizin, milli sporcularımızın ve köyleri boşaltılan ailelerin çocuklarını da ücretsiz olarak yurtlara yerleştiriyoruz.

Dünden Bugüne Burslar

Geçmişten günümüze, burslar ve krediler hususunda da hayal edilemeyecek noktalara ulaştık. Önceden öğrencilere burs verilmezdi. 3 ayda bir yalnızca 45 lira olarak verilen ve yazın verilmeyen krediler tarih oldu. Bugün itibariyle başvuran öğrencilerimizin tamamına kredi veriyoruz. Lisans öğrencilerimiz 280, yüksek lisans öğrencilerimiz 560, doktora öğrencilerimiz ise 840 lira olmak üzere 12 ay boyunca burs alıyor. Ayrıca gençlerimize aylık 201 lira kahvaltı yardımı yapıyoruz. Bu arada geçmişte olduğu gibi geri ödemeler mezun olunca değil, sigorta kapsamında bir işe girildiğinde başlıyor.

Ayrıca Harp Okulu, Polis Akademisi, Kara-Deniz-Hava ve Gülhane Askeri Tıp Akademisi öğrencileri de isterlerse kredi imkânından yararlanabiliyorlar.

Bunun yanında üniversitelerin ikinci öğretim programlarında okuyan gençlerimizin de öğrenim kredisinden yararlanması noktasında çalışmalar yapılıyor. Eğer nitelikli bir sayıda talep gelirse bu alandaki gençlerimize de kredi olanağı sağlayacağız.

Bugün itibariyle yaklaşık 301 bin gencimiz burs alıyor. Yeni burs alacaklarla birlikte, 1 Ocak 2014 itibariyle bu sayı 400 bine ulaşacak. Ayrıca burs ve krediler enflasyon oranında artışla yeniden düzenlenecek.

Tüm bu rakamlar dikkate alındığında, burs-kredi-yemek katkısı, inşaat-bakım-onarım cari giderleri yıllık olarak 6 milyar 192 milyon lirayı buluyor. Ve bu rakama yükseköğrenim harçları dâhil değil.

Gençlik ve Spor Bakanlığı olarak gençlerimiz için hep daha iyisini gerçekleştirmeye devam edeceğiz. Hiçbir şeyin bizi hizmet aşkından geri bırakması mümkün değil. Geleceğimizi emanet edeceğimiz gençlerimiz için ne yapsak az diye düşünüyoruz. Onların fikri hür, vicdanı hür nesiller olarak yetişmeleri için her gün bir önceki günden daha çok çalışıyoruz.

Bu arada pek çok eleştiri de söz konusu. Özellikle yurtların ayrılması konusunda kamuoyunda ortaya çıkan hassasiyetin yanlış anlamaya dayandığını özellikle belirtmek isterim. Ne şimdi ne de geçmişte karma yurtlarımız olmadı. Sadece kızların ve erkeklerin ortak kullanım alanları oldu. Bu ortak kullanım alanlarının ayrılması ise personel tasarrufu nedeniyle gerekli hale geldi ve uygulama böyle başladı. Biz hiçbir kararı tek başımıza ve oldu bittiye gelecek şekilde almıyoruz. Öğrenci velilerimizle birlikte, onlardan gelen talepler doğrultusunda ortak olarak alıyoruz. İcraatların gerçekleştirilmesinde çoğunluğun taleplerini göz önünde bulunduruyoruz.

Bir diğer yanlış anlaşılan konu da Gezi Parkı eylemlerine katılan gençlerimizle ilgiliydi. KYK yurtlarında kalan öğrencilerin yurtlarla ilişiğinin kesilmesinde ‘eylemci olmak' şeklinde bir kriter söz konusu değil. Bir gencin kaldığı yurtla ilişiğinin kesilmesi işleminde polis ve üniversite senatoları etkilidir. Onlardan gelen bilgi neticesinde ilişik kesilebilir. Aksi takdirde genel müdürlüğümüzün bir inisiyatifi söz konusu değildir.

Biz hangi düşünceye sahip ya da hangi etnik kökene mensup olursa olsun tüm gençlerimizi ayırım yapmaksızın seviyoruz. Tek vatan, tek bayrak, tek devlet, tek millet ilkesi gereğince ortak tarihi değerler noktasında bir ve beraber yaşamayı her şeyden daha fazla önemsiyoruz. Bu topraklar üzerinde yaşayan bizler gençlerimize, gençlerimiz de kendilerinden sonra gelecek nesillere, sahip olduğumuz ortak tarihi mirastan daha değerli ne armağan edebiliriz ki?