Güncelleme Tarihi:
Kurban Bayramı nedeniyle kısa bir tatil sürecine girilse de, ek yerleştirmeler sonucunda herhangi bir yükseköğretim kurumuna girmeye hak kazanan adaylar kayıtlarını tamamladı ve üniversite hayatına başladı. Bazıları kendi şehrinde ve istediği bölümde okurken, bazıları da başka bir şehirde, farklı bir ortamda yaşayacak kampus hayatını. Ancak bu dönemde karışık duygular da yaşanıyor. Üniversite kampuslarının yeni konukları, bir yandan hedefine ulaşmanın mutluluğunu yaşarken, alıştığı çevreden uzaklaşanlarda biraz endişe ve heyecanın olması da normal.
Yeni üniversitelilerin biraz olsun heyecanını yatıştırmak, endişelerini kırmalarına destek olmak için farklı bölgelerden 6 önemli üniversitenin rektörü özellikle yeni üniversitelelere önerilerde bulundu. Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Gülay Barbarosoğlu, Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Davut Aydın, Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Füzün, Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsrafil Kurtcephe, Karadeniz Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Süleyman Baykal ve Dicle Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ayşegül Jale Saraç, öğrencilere endişelerini bir kenara bırakarak, bu yılları iyi değerlendirmelerini söyledi. Rektörlerin tavsiyeleri şöyle:
Derslerle yetinmeyin
- İlk 1-2 ay içinde yaşadığınız evden ayrılma, yeni bir şehre alışma dönemini geride bırakacaksınız. Ekim sonunda kendinizi evinizde gibi hissedeceksiniz.
- Öncelikle bu ilk ay endişelerinizi bir kenara bırakıp büyük resme bakın.
- Derslerde verilen bilgilerle yetinmeyin. Yeni bilgi ve beceriler peşinde koşun.
- Farklı yerlerde eğitim almak iyi bir hayat tecrübesi sağlar. Erasmus Öğrenci Değişim Programı ile yurtdışına çıkın. Farabi Öğrenci Değişim Programı ile de ülke içinde değişik üniversitelerde eğitim almaya çalışın.
- Öğrencilik sadece ders çalışıp sınıf geçmek değil. Öğrencilik, hayatı yaşayarak öğrenmek, bunun için de yaşamın içinde olmak demektir. Sosyal hayatın gereği olan eğlence, spor ve sanattan geri kalmayın.
- İlgi alanınıza göre bir toplulukta, öğrenci kulübünde yer alın. Hobileriniz olsun. Bunlar grup çalışmasını, sorumluluğu, hoşgörüyü, insanlar arasında diyaloğu öğretir.
- Ne istediğini bilmek çok önemli. Bir hedefiniz olsun ve o yönde kendinizi geliştirin. Araştırma yapın, kendi projelerinizi üretin.
- Günümüzde yabancı dil olarak İngilizce’nin önceliği var ama birkaç dil öğrenirseniz kendi önceliğinizi arttırırsınız.
- Bilgisayar iş hayatında etkili iletişim aracı olduğundan onu her yönlü kullanabiliyor olmanız ve teknolojiyi de takip etmeniz de çok önemli.
- Üniversitenin ilk yıllarında mutlaka dil sorununu çözmüş olmalısınız. Daha sonra, ilgi alanlarınızın farkında olup kendinizi geliştirmeli ve iş alanlarını takip etmelisiniz.
- Alanınızla ilgili kurumlarda staj imkanları bulmaya çalışın. Çünkü staj, alanınızla ilgili pratik uygulama imkanı sağlar, bu da iş hayatınızı kolaylaştırır.
- Üniversitenizde kariyer hedeflerinizi gerçekleştirmenize yardımcı olmak için açılan merkezler varsa onlardan mutlaka yararlanın.
Merakınızı zenginleştirin
- Merak ettiğiniz, kafanıza takılan her şeyi sorun. Hiçbir şeyden çekinmeyin. Sormadan bir şey öğrenemezsiniz.
- Bir öğrenci için üniversite öğrenimi, hayata atılmadan önceki similasyon gibidir ve bir önceki basamağı oluşturur. İş hayatınızda, üniversitedeki kadar rahat ve konfor içinde olamayacağınızı bilerek, kendinizi en iyi şekilde hazırlamalısınız.
- Üniversite, hayatınız boyunca yaşayabileceğiniz en sosyal ortamdır. Unutmayın ki arkadaşlarınız geleceğin avukatları, hakimleri, doktorları, bakanları hatta başbakanları olacak. Bu sosyal ve kültürel ortamdan faydalanabileceğiniz kadar faydalanın. İnsanın hayatını bilgileri şekillendirir, sosyalliği güzelleştirir.
- Mesleğiniz ne olursa olsun önce insan olmayı başarmanız gerektiğini unutmayın.
- Kültürel ve sanatsal ilgilerinizle, akademik kazanımlarınız arasında doğru köprüler atmaya özen gösterin.
- İletişim ve ulaşım teknolojilerindeki gelişmeler, küresel dünyanın gerekleriyle birlikte yeni bir dünyanın kapılarını açıyor. Türkiye ile sınırlı bir ufuk değil, dünyayı hedefleyen bir iddiaya sahip olmalısınız.
- Darlaştırılmış, sınırlandırılmış bir bilimsel merak çok tehlikeli. Araştıran, anlamaya çalışan, analitik becerileri yüksek birer insan olarak zihinsel merakınızı farklı alanlarda zenginleştirme gayreti içinde olun.
- Artık her bölümde yan dal, ana dal olanakları var. Mesleğinizle doğrudan ilgili olmayan alanlarla da ilgilenin. Merakızını ve yaratıcı enerjinizi arttırın.