Tıp Dünyası

Güncelleme Tarihi:

Tıp Dünyası
Oluşturulma Tarihi: Eylül 19, 2000 00:00

Hazırlayan Nesrin COŞKUN
Haberin Devamı

Büyük değişim

Dr. BEHÇET Uz Çocuk Hastanesi yarım asırdır hizmet veren bir sağlık kurumu. Görkemli bina yıllara yorgun düştü. Sit kapsamında olduğu için yıkıp yeniden yapmak mümkün değil. Böyle olunca da içten içe yenilenmeye başladı. Klinikler sırayla elden geçiyor. Avrupa standartlarına kavuşturulan kliniklerden biri de Yeni Doğan Kliniği.

ANA karnından sorunlarla dünyaya ‘‘Merhaba’’ diyen miniklere şefkatle, çağdaş tıbbi desteklerle şifa dağıtılan klinik 55 yatakla belki de Türkiye'nin en büyük yeni doğan kliniği. 20 yataklı prematüre kliniği de var. 4 uzman, 8 asistan, 20 hemşireyle hizmet veren hastane içinde küçük bir hastaneyi andıran klinik yönetimiyle de çağdaş. Bebeklerini doyasıya öpüp koklayamadan klinikte tedaviye bırakan anneler için özel emzirme odası düzenlenmiş. Lohusalar burada hem bebeklerini besliyorlar hem de sağlıkları hakkında bilgi alıyorlar.

ŞEF Dr. Murat Hızarcıoğlu, yeni projelerinin annelere çocuk bakımı, beslenmesi, çocuğun büyümesinin izlenmesi gibi konularda videolu eğitim olduğunu söylüyor.

EĞER bir gün Alsancak'a yolunuz düşerse Dr. Behçet Uz Çocuk Hastanesi'ne uğrayın. Ödeneklere eklenen hayırsever katkılarıyla yeniden yaratılan Yeni Doğan ve diğer klinikleri gezin. Kendizi devlet hastanesinde olduğunuza inandırmakta zorlanacaksınız, eminim.

Dr. Behçet Uz Çocuk Hastanesi'nde yenilen Yeni Doğan Kliniği'nde 4 uzman, 8 asistan, 20 hemşire görev yapıyor. Çalışanların en önemli özelliği yüzlerinden gülümsemenin hiç eksik olmaması. Çünkü bu tebessüme özellikle annelerin büyük ihtiyacı var.

İspirto uyarısı

EGE Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hamit Hancı'ın ilginç bir uyarısı var.

Hancı, bakkallarda ekmek, gazete satılır gibi kolayca satılmasına tepki gösterdiği mavi ispirtonun kimler tarafından tüketildiğinin soruyor. Öyle ya artık evlerimizde gaz ocakları yok. Peki kimler bunun alıcısı?

‘‘Alkol müptelalarıyla, kaçak içki üretenler’’ diyen Hancı, ‘‘Mavi ispirto denilen madde aslında metil alkoldür. Bizim alkol diye bildiğimiz etil alkolle karıştırılmaması için içine mavi boya katılıyor. Etil alkole göre daha ucuz ancak çok daha fazla zehirli. Ucuz olması yüzünden cazip. Özellikle körlük ve fazla alınması halinde ölüme yol açan metil alkolün satışına denetim getirilmesi zorunluluk. Dünyada eczanelerde ve denetimli şekilde satılıyor. Bizde de satış yeri bakkallar değil eczaneler olmalı’’ dedi. Herhalde bu konuya eczacıların da el atması gerekecek.

Başhekimden duyuru

ATATÜRK Eğitim Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Ali Gürbüz bir basın bülteni göndermiş. Aynen şöyle: ‘‘Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi bünyesine ihtiyaç doğrultusunda hastane yönetimince kararlaştırılan giderlerin ve alımların hastanemizle ticari ilişkileri olan ve hakedişleri firmalara Eylül 2000'den itibaren Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi ilan panosunda firma isimleri ve fatura karşılığı alacakları önceden açıkça ilan edilecektir.’’

Bir garip muhalefet

SSK Tepecik Hastanesi'nde beş ay önce başlatılan Gönüllü Çalışma Uygulaması'nın ameliyat randevularını erittiğini, hizmet veren ve alanları memnun ettiğini Hürriyet EGE sayfalarında okudunuz. Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası'nın (SES) uygulamaya muhalif olup kaldırılmasına ilişkin yargı mücadelelerini de.

DANIŞTAY, SES'in açtığı davada başhekimlere gerektiğinde zorla personel görevlendirmesi yetkisi veren yönetmeliğin ilgili maddesine ilişkin yürütmeyi durdurma kararı verdi. SES yöneticileri yargıdaki ilk galibiyetin mutluluğunu yaşıyor. Elbette ki adı üzerinde gönüllü olan uygulamada zorlama olmamalı.

ANCAK, SES'in uygulamanın bütününe karşı davaları sürüyor. Birgün mahkemeden uygulamayı sona erdirecek karar da çıkabilir. O zaman kim üzülecek biliyor musunuz? SSK yöneticileri, hastalar değil, SES'liler üzülecek. Çünkü hastanede gönüllüde çalışanların yüzde 7O'i, doktoru, hemşiresi, hasta bakıcısı, laborant ve teknisyeniyle sendika üyesi. ‘‘Ben de çalışmak istiyorum’’ diye yönetime başvuranların çoğunluğu da yine SES'li.

Hem gönüllü gönüllü git çalış, hem de uygulamanın kaldırılması için dava aç. Buna bir garip çelişki, bir garip muhalefet, denmez de ne denir?

Haydi çocuklar dişçiye gidelim

METİN Akpınar - Zeki Alasya ikilisinin başını çektiği ‘‘Haydi Çocuklar Aşıya’’ sloganıyla tüm yurtta başlatılan aşı kampanyaları her yıl daha iyi sonuçlar alınarak sürüyor. Şimdi bu slogan 2 Ekim'de başlatılacak bir kampanyaya da çok uyuyor. Türk Dişhekimleri Birliği ve Colgate'nin işbirliğiyle gerçekleşecek kampanyada ücretsiz muayenenin yanında 6 - 12 yaş grubu çocuklara koruyucu hekimlik hizmeti de verilecek.

UZUN bir süredir kampanya hazırlıklarının sürdüğünü belirten Birliğin İzmir Delegesi Dişhekimi Gülser Kılınç, amaçlarının toplumun ağız ve diş sağlığı bilincini artırmak olduğunu söyledi. Kılınç 22 Ekim'e kadar sürecek kampanya boyunca dişhekimine getirilen çocukların dişlerine fissur sealant denilen materyal uygulayacaklarını belirtti.Kaçırılmayacak bir kampanya.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!