Sipariş bebekten yaşam

Güncelleme Tarihi:

Sipariş bebekten yaşam
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 29, 2011 00:00

İzmir Kadifekale’de harap, bakımsız bir evde oturan ev kadını İlknur ve şimdi işsiz olan garson Ziya Güvenkaya’nın kızı Gizem’e 2001’de, iki yaşındayken lösemi tanısı aldı.

Haberin Devamı

Anne, baba ve abla Gamze’yle Gizem için zor yıllar başladı.

Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tedavi gören Gizem, ağır kemoterapileri göğüsledi. İlköğretim okuluna başladığı yıl hastalığı yineledi. Bir kez daha kemoterapiye başlanan Gizem, eve gelen öğretmenler sayesinde eğitimini sürdürdü, yaşama bağlandı. 5 yılı geride bıraksa, doktorlarından, “Artık herkes kadar risk altındasın, kurtuldun” müjdesini alacak olan Gizem, sürenin dolmasına 45 gün kala kötü haberle yıkıldı. Gizem, Ege Üniversitesi Tülay Aktaş Onkoloji Hastanesi’ne gönderildi, kemik iliği kök hücre nakli yapılması kararı alındı.

Nakil ve mutlu haber

Gizem’e uygun verici arandı, ailede, akrabalarda, yurt içi ve dışı kaynaklarda bulunamadı. İki kez yineleyen hastalığa karşı bu kez “Sipariş kardeş” önerildi. Adını Gizem’in koyduğu Gülçin 2 Mayıs 2010’da dünyaya geldi. Doğumun ardından anneyle bebeği bağlayan kordondaki kan saklandı. Nakil için Gülçin’in büyümesi beklendi, haziran ayı başında ablası Gizem’le hastaneye yatırıldı. 22 Haziran’da Gülçin’den kemik iliği kök hücreler alındı, kordon kanıyla Gizem’e nakledildi. 2 yaşında teşhis edilen hastalıktan 11 yıl sonra ilk kez tam anlamıyla kurtulma şansını yakalayan Gizem ve ailesi ilik tutunca büyük mutluluk yaşadı. Dışarıyla ilişkisinin kesildiği odada daha uzun süre kalacağı düşünülen Gizem, iliğin tutması üzerine erken taburcu edildi. Evlerinde sağlıklı yaşam koşulları olmadığı için geçici olarak Hastaevi’ne yerleştirilen aile özlem giderdi, Gizem kendisine yaşam veren Gülçin’le ‘çak’ yaptı, öpücükleriyle teşekkür edip hasret giderdi.

Haberin Devamı

İlik tutmasa da Gülçin’i seviyorum

Bugüne kadar yaşıtları gibi sağlıklı olmadığını belirten Gizem,  “Tam ‘iyileştim’ derken yine hastanelik oldum. Okula başladım, sevincim yarım kaldı. Şimdi de en az üç ay evden çıkamayacağım. Dolayısıyle bu yıl ve gelecek yıl da okula gidemeyeceğim. Artık lisede tam iyileşip arkadaşlarımla birlikte ders görmek istiyorum. Bir kardeşim olmasını çok istiyordum. O da oldu. Gülçin’i bana ilik verdi diye değil kardeşim olduğu için çok seviyorum. İliği tutsa da, tutmasa da onu çok seviyorum” dedi. Babasının işi varken kendisine bir doğum gününde çok istediği için barbi bebek aldığını, hep bir siyah saçlı barbi bebeğe sahip olmak istediğini utanarak ifade eden, “Gülçin’le beraber oynamak istiyorum” diye konuştu.

Haberin Devamı

Sağlıklı eve kavuşmak şart

Baba Ziya Güvenkaya, iliğin tutmasından dolayı çok mutlu olduklarını, tüm yokluklara rağmen ayakta durmaya çalıştıklarını belirtirken, şunları söyledi: “Evimizin durumu çok kötü. Arkamızdaki evden lağım suları karışmış, rutubetli. Yani Gizem’in kalamayacağı kadar kötü bir ortam. Doktorlar ‘enfeksiyon kapmasın’ diyor. O evde mümkün değil. Şimdi doktorlarımız sağolsun geçici olarak bizim Hastaevi’nde barınmamızı sağladı. Ama bu eve ihtiyacı olan hasta çok. O nedenle bizim evimizin düzeltilmesi gerek. Konak Belediyesi’nden söz verilmiş. Şimdi bu sözün yerine getireleceği günü bekliyoruz.”

Steril ortamda kalması gerek

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim dalı Başkanı Prof. Dr. Savaş Kansoy, Gülçin’nden alınıp nakledilen kemik iliği kök hücrelerin abla Gizem’e uyduğunu ve hem beklenenden erken hem de güçlü bir tutulma gerçekleştiğini söyledi. Gizem’in hastane kontrolleri dışında üç ay evden çıkmamasını istediklerini belirten Kansoy, “Kemik iliği çalışıyor. Bu çok sevindirici. Gizem’in enfeksiyondan koruma, kemik iliği ile vücut arasında uyumsuzluğu önleme ve bağışıklık sistemini güçlendirmeyle ilgili tedavisi ve kontrolleri sürüyor. Ekim ayına kadar hastaneye gelip gitme dışında evde, steril ortamda kalmasını istiyoruz” dedi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!