Mutlu hekim mutlu hasta

Güncelleme Tarihi:

Mutlu hekim mutlu hasta
Oluşturulma Tarihi: Mart 01, 2008 00:00

İzmir Tabip Odası Başkanı Dr. Suat Kaptaner devletin hekim ve hasta haklarını bir arada savunacak mekanizmalar oluşturması gerektiğini belirtti.

Hekim haklarını savunmanın ve hekimin yaşam standartlarını yükseltmenin aynı zamanda hastanın bakım standartlarını yükseltmek anlamına geleceğini savunan Kaptaner, "Hekimin maddi açıdan tatmin edildiği, tedavi sürecinde gereken teknik donanıma sahip olduğu, personel eksikliğiyle baş etmek zorunda kalmadığı, kısacası yüksek standarta sahip bir çalışma ortamı bulduğu bir sağlık sistemi, hastanın ihtiyaç duyduğu tedaviyi görmesinin en büyük garantisidir. Böyle bir ortamda hasta da hak ettiği gibi özenle tedavi edilebilir. Hastanın beklentileriyle, hekimlerin ihtiyaçlarının paralel olarak düşünüldüğü bir sağlık sistemi gerekiyor. Sağlık Bakanlığı'nın konuya bu açıdan yaklaşmasını ümit ediyoruz" diye konuştu.

KadInlar kalp ölümlerinde biriNci sIrada

EGE Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Kliniği Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Akın, Türk kadınlarında koroner kalp bulgularının Avrupalı kadınlara göre oldukça yüksek oranda gözlemlendiğini belirtti. Kadınlarda ölümle sonuçlanan kalp rahatsızlıklarında Türkiye'nin birinci olduğunu kaydeden Akın, "Bunun başlıca sebepleri, Türk kadınlarında yaygın biçimde gözlenen şişmanlık, çok sayıda çocuk sahibi olmak ve yüksek sigara içme oranı. Bunların sonucunda kadınlarımız erken menopoz, hormonal dengesizlik gibi sorunlarla erken yaşlarda karşılaşıyorlar" dedi.

Televizyon tutkusu cinsel hayatı olumsuz etkiliyor

EGE Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Ahmet Çelikkol, televizyon tutkusunun, evli çiftler arasında cinsel uyumu tehdit ettiğini söyledi. Aşırı televizyon izlemenin kitap okumak, sohbet etmek ve düşünmek gibi eylemlere oranla daha kolay edinilen bir alışkanlık olduğuna dikkat çeken Çelikkol, "Bu yüzden insanı sosyalleştiren faydalı eylemlere oranla televizyon, tembelliğin de etkisiyle daha çok tercih ediliyor. Bu tutku insanlar arasında zihinsel tembelliğe ve iletişimsizlik problemine neden oluyor. Evliliklerin bu koşullardan olumsuz anlamda etkilenmemesi mümkün değil" diye konuştu.

EVLİLİĞE DİZİ GÖLGESİ

Günümüzde televizyonun, günlük yaşam planlarımıza doğrudan etkisi olduğunu savunan Çelikkol, "Sağlıklı bir evlilik ancak karşılıklı iletişim ve kararların ortak olarak alındığı bir paylaşım alanını gerektirir. Ancak televizyon tutkusu yer yer bu ortak yaşam halini sekteye uğratmaktadır. Çiftlerden birinin herhangi bir dizi için gecenin geç saatlerine kadar beklemesi diziyi izlemeyen eş için sorunlar yaratabilir. Bu durumun uyku düzenine ve hatta cinsel yaşama olumsuz etkileri söz konusu olabilmektedir" dedi.

Gençliğin kabusu AIDS ve uyuşturucu

AIDS ile Mücadele Derneği Genel Başkanı ve Ulusal AIDS Komisyonu Üyesi Prof. Dr. Melahat Okuyan, 21. yüzyılda gençlerin en önemli iki sağlık sorununun AIDS ve uyuşturucu olacağını söyledi. Bu iki tehdidin birbirlerini tamamladığını ve gençlerde görülme oranlarını hızla arttığını belirten Okuyan, "AIDS ve uyuşturucuyla mücadele beraber düşünülmeli" uyarısında bulundu. Bu doğrultuda okullarda 2006 yılından beri akran eğitimi yöntemiyle çalışmalar yürüttüklerini ve AIDS ile Mücadele Derneği bünyesinde danışmanlık hizmeti verdiklerini kaydeden Okuyan, "Temel amacımız İstanbul, İzmir ve Diyarbakır'da yürütülen eğitim çalışmalarının tüm Türkiye'ye yayılmasıdır. Gönüllü HIV test ve danışmanlık merkezinde kesinlikle kimlik sormuyoruz. Arayanlara sadece bir kod numarası veriyor ve 15 dakika içinde test sonucunu bildiriyoruz. Ayrıca danışmanlık çerçevesinde değişik eğitim malzemeleri de ücretsiz edinilebiliyor" dedi.

BiLGi iÇiN

AIDS'le Mücadele Derneği

M.Kemal Sahil Blv, No: 425, Köprü Durağı.

Tel / Fax: 0 232 243 60 70

e-mail: bilgi@aıds.org.tr-www.aıds.org.tr)

Pasif içicinin de hayatı tehlikede

DENİZLİ Devlet Hastanesi Halk Sağlığı Uzmanı Dr. Nurhan Meydan Acımış, aktif sigara içenler kadar pasif içici konumundakilerin de ölüm riski taşıdığını söyledi. Dr. Acımış, "Yapılan araştırmalar pasif içiciliğin dünyada birçok can aldığını gösteriyor. ABD'de kalp hastalığından ölen yetişkinlerin yaklaşık yarısını pasif içiciler oluşturuyor. Hiç sigara içmeyenlerde de akciğer kanseri görülüyor" dedi. Pasif içiciliğin işyerlerinde yaygın olduğuna değinen Dr. Acımış, "Ortamdaki sigara dumanı, kimyasal, radyasyon, toz gibi maddelerle etkileşime girmektedir. Bu durum çalışan sağlığını olumsuz etkilemekte, iş ve işle ilgili hastalıkları artırmaktadır" diye konuştu. Dr. Acımış, sigaranın iş ortamlarında uzaklaştırılmasının, kişi sağlığı kadar, toplum sağlığı için de önemli olduğunu kaydetti.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!