Her resim birileriyle konuşur

Güncelleme Tarihi:

Her resim birileriyle konuşur
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 25, 2008 00:00

Filiz Pelit, İzmirli bir ressam. İzmir’dekilerin yanısıra yurt içi ve yurt dışında da sergilere katılmış.

Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği üyesi ressam, anlatmak istediklerini resimlerinde sembollerle anlatıyor. Konunun araç, iyi resim yapmanın ise amaç olduğunu söyleyen Pelit ile son sergisinde sohbet ettik.

Resme nasıl başladınız?


 İlkokulda birkaç yarışmadan ödül almıştım. Her defterimin kenarına resimler çizerdim. Lisede ne olacağıma karar vermiştim. Buca Eğitim Fakültesi’nde resim eğitimi aldım. Önce öğretmenlik yaptım, ama evde hep çalıştım. Çocuklar uyurken resim yaptım. Gece 12’den sabah 5’e kadar resim yapardım. Atölyem olmasa da resim yaptım. Çoğu şeyden fedakarlık yaptım, çalışmayı bırakmadım. 

Ne zamandır profesyonel olarak resim yapıyorsunuz?

Æ Resimle profesyonel olarak uğraşmaya başlayalı 25 seneyi geçti. 83 yılından itibaren karma sergilere katıldım. 1994’te ilk kişisel sergimi açtım. Sonuncusuyla 15. kişisel sergim oldu. Bir dönem televizyonlarda 'Filiz Pelit’le Sanat' adıyla program sundum. Şimdi çeşitli dergilerde kültür, sanat yazıları yazıyorum.

RENKLERİM VE RESİMLERİM RUH HALİME GÖRE DEĞİŞİYOR

 Resimlerinizde neler anlatmak istiyorsunuz?

 Yaşamı, insanı anlatıyorum. Çocukluğundan yetişkinliğine, dinlediği masallar, yaşadığı olaylar, sevinçleri, hüzünleri, mutlulukları hepsi bir bütün. Sanatçı bu anlamda bir vizör görevi görüyor. Ben de etrafımdan topladıklarımı alıyor ve onu tuvale aktarıyorum. Le Carbusier’in sözünü çok severim. "Korkunç bir kavgadır resim. Yoğun, acımasız, tanıksız, sanatçıyla kendi arasında bir kavga. Her resim birileriyle konuşmak ister. Ama yalnızca ona seslenirseniz sizinle konuşur. Bir tür günah çıkarma, sır verme konuşmasıdır..." Benim resimlerim biraz daha düşsel, stilize olmuş, çokça sembol içeriyor.

 Daha çok neleri sembolize ediyorsunuz?

 Umudu, vazgeçmemeyi sembolize ediyorum. Mesela önceki sergimde zümrüt-ü anka kuşunu çok kullanmıştım. Onun küllerinden doğması gibi, ne olursa olsun yine de ayağa kalkmayı anlatmak istemiştim. Balıklar yaşama karşı uyumu, elma oluşu, hayata dair kalıcı bir şey bırakmayı, at soyluluğu, özgürlüğü, ay gizemi anlatır benim resimlerimde. Tüm bu sembolleri kullanarak aslında bir şey anlatmayı değil, sadece iyi resim yapmayı amaçlıyorum. İmzam olmasa bile stilimden resimlerimin tanınmasını istiyorum. Resimlerim ve renklerim ruh halime göre değişiyor. Çok neşeliysem renkler canlanıyor, figürler değişiyor.

 Resimlerinizdeki kadın figürleri sizin gibi iri gözlü. Kendinizden esinleniyor musunuz?

 Mutlaka bir parça vardır. Çocukluğumdan, annemden almışımdır. Resimlerimdeki çocuklar hep kocaman gözlerle meraklı bakıyorlar. Dünyaya bazen masum bazen muzur bakıyorlar. Her insanın içinde olan hisler.

DÜNYA SATRANÇ ŞAMPİYONU GARY KASPAROV BİR TABLOMU ALDI

 Son serginiz Anlat Bana ile ilgili neler söyleyeceksiniz?

Æ Son üç sergim birbirinin devamı oldu. Masal'da çocuk yüzleri, zümrütü anka kuşları, balıklar vardı. Evvel Zaman Düşleri'nde anlatıcı olarak deniz atlarını seçmiştim. Anlat Bana'da ise ay, gizem, yine balıklar, özgürlüğü anlatan atlar, melekler var. Hayatta yeteri kadar olumsuzluk var o yüzden bu sergim hayata karşı biraz daha güleryüzlü.

 Nerelerde sergiler açtınız?

Æ İzmir’in yanısıra Ankara, İstanbul gibi birçok yerde sergilerim oldu. Almanya Münih’te bir sergiye katıldım. Birçok koleksiyonerde resimlerim var. Biri de satranç şampiyonu Gary Kasparov’da. İsviçre, Almanya, Kıbrıs gibi değişik ülkelerde hem kurumlarda hem de kişilerde resimlerim bulunuyor. 

Bundan sonrası için sergi planlarınız var mı?

Æ Son sergim 31 Mayıs'a kadar Konak Sabancı Kültür Merkezi’nde. Bu sene çok yoğun bir dönemden geçtim. Ankara Sanat Fuarı’na katıldım ve iki kişisel sergi açtım. Seneye biraz daha dinlenmek istiyorum. Yeni resimler için bir şeyler okumalı ve biriktirmeliyim.

BABAM İSTEDİĞİM TUVALİ BENİM İÇİN YAPIYOR

 Resim tekniğinizle ilgili neler söyleyeceksiniz?

 Daha önce akrilikle çalışıyordum ama sert olduğundan geçişler daha sertti. Şimdi daha çok su ile çözülen yağlı boya da kullanıyorum. Geçişler daha yumuşak. 

Tuvallerinizin şekilleri alışılmışın dışında..

 Genellikle çerçevesiz tuval kullanıyorum. Ayrıca normal tuvallerden biraz daha kalındır. Rölyef etkisi ile resmin daha çok ortaya çıkmasını sağlamaya çalışıyorum. Yıldız, beşgen, yuvarlak, üçgen tuvallerde kullanıyorum. 

Nereden buluyorsunuz bu tuvalleri?

Æ Babam inşaat mühendisi. Emekli olduktan sonra tamamen bana destek olmaya başladı. Böyle bir lüksüm var. "Baba bana beşgen ya da tombik tuval yap" deyince, yeteneği sayesinde zorluk çekmeden istediğim tuvali sağlıyor.

RESİM YAPAN HERKESE ÇOK SAYGI DUYUYORUM

Æ Şimdi bir sürü resim kursu var ve buralardan mezun olanlar da sergiler açıyorlar. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?

 Resim yapan herkese çok saygı duyuyorum. Bunu hobi seviyesinde yapmak da önemli bir şeydir bence. En azından toplumumuza resim kültürü yerleşiyor. Eskiden ressamlık meslek olarak kabul edilmezdi. Ama şimdi ressamlar çoğaldı, insanlar çocuklarını resme teşvik ediyor. Türk insanı hayatına resmi katmaya başladı. Bazen bir atölye sergisinde çok çok iyi resimlerle karşılaşabiliyorsunuz

Æ İzmir’in sanat hayatı hakkında ne düşünüyorsunuz?

 Eksiklerimiz var tabii, ama bence iyi gidiyor. Hele geçmiş yıllara göre çok ilerleme kaydetti. Koleksiyonerler çoğaldı, sanat galerileri arttı. Olumlu gelişmeler var ama tabii yine de alınması gereken çok yol var.

VARACAĞIM YERE GEÇ VARAYIM AMA AİLEMLE VARAYIM

 Sanatla uğraşmak size neler katıyor?

Æ Ben tüm sanatçıların çok şanslı olduğunu düşünüyorum. Bir şekilde içindeki duyguları dışa vurabilmeleri, başkalarıyla paylaşabilmeleri çok önemli. Hissettiklerini aktarabilecekleri bir alan var. O yüzden ben halimden çok memnunum. Sevdiği işi yapanların ömrü uzun olurmuş. Gerçekten o zaman stresiniz az oluyor, daha huzurlu oluyorsunuz. Hayata karşı direnç artıyor.

 Özel hayatınız nasıl etkileniyor?

Æ Eşim çok büyük destektir. Beni çok iyi eleştirir, resimlerimi önce ona gösteririm, o 'iyi' diyorsa benim için önemlidir. Onun gözüne çok inanırım. Benim için aile çok önemli. Sanatımla ailemi birlikte götürmeye çalışıyorum. Varacağım yere 10 yılda varayım ama ailemle varayım istiyorum. Çünkü diğer türlü mutsuz olurum. Yarım yarım olacağına yavaş ama tam olsun.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!