Çevreci çifte hapis çocuklarına sosyolog

Güncelleme Tarihi:

Çevreci çifte hapis çocuklarına sosyolog
Oluşturulma Tarihi: Ocak 19, 2014 01:22

ÇANAKKALE Bayramiç’e 35 kilometre uzaklıktaki Karaköy’de yaşayan Ömer Eren (43) 1 Aralık 2012’de, eşi ve iki çocuğuyla bir altın arama şirketinin, Beytullah Kutlu yönetimindeki servis minibüsünü durdurdu.

Haberin Devamı

Servisteki, büyük bölümü köylüsü olan işçilere seslenen Eren, “Bu maden zehir saçıyor, doğamızı öldürüyor” diyerek, 3 dakika süren uyarılarda bulundu.

Doğamız zarar görüyor

Şirketin şikayeti üzerine çiftçiyle, eşi Hanife Eren (38) hakkında “İş ve çalışma hürriyetini ihlal” suçundan geçen yıl Bayramiç Sulh Ceza Mahkemesi’nde kamu davası açıldı. Çiftin çocukları 12 yaşındaki M. ve 13 yaşındaki B. hakkında ise kovuşturma açılmadı. Ömer Eren, 2 yıla kadar hapis istemiyle yargılandığı davadaki ifadesinde, çiftçi olduğunu belirtip, “Madencilik doğamıza ve çalışmalarımıza zarar veriyor. Maden şirketinin işçilerini uyarmak için, minibüsün önü geçip, sadece 3 dakika durdurduk. Herhangi bir hakaret ve tehdit de bulunmadık. Amacımız sadece onlara sesimizi duyurmak ve doğamızın yok olmasını engellemekti” dedi.

Haberin Devamı

Çevreci çifte hapis çocuklarına sosyolog

Amaç sesimizi duyurmak

Hanife Eren de madenin köylerinde faaliyet gösterdiğine dikkati çekip, “Bu madenin işletildiği yere yakın tarlam var. Madenin çalışmaları neticesinde doğamızın zarar göreceğini düşündüm. Çevrede ve basın organlarında altın madenlerinin zararları
gösterilmektedir. Bu yüzden tepkiliydim. Amacım, çalışmalarına engel olmak değil sesimizi duyurmaktı” diye konuştu. Minibüsteki işçilerden bir bölümü ise çiftten şikayetçi olmadı.

‘Suça itilen’ kabul edildi

Bir yıl süren davada mahkeme heyeti çifti 1’er yıl 15’er gün hapisle cezalandırdı, hükmün 5 yıl geri bırakılmasına, çocukları ise “suça itilen” olarak kabul edip evlerine ayda bir kez sosyolog gönderilmese karar verdi. Çocukları hakkında verilen karara üzüldüğünü dile getiren Ömer Eren, “Çocuklarımın suça itilmiş birey olarak görülmesi beni üzdü. Ben yine de çevresine, doğaya duyarlı çocuklar yetiştirmeye çalışacağım. En büyük sevincim ise bölgede faaliyet gösteren altın arama şirketinin mahkemece faaliyetlerinin durdurulması oldu” dedi. Hanife Eren de, doğa ve çevre bilinci olarak kocasının yanında olduğunu dile getirerek, “Asla şiddeti seven kişiler değiliz, ne ben ne kocam bugüne kadar çocuklarımıza bir tokat dahi vurmuş değiliz” diye konuştu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!