Bu hafta, Bodrum Turgutreis’teyiz

Güncelleme Tarihi:

Bu hafta, Bodrum Turgutreis’teyiz
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 09, 2000 00:00

Haberin Devamı

MAŞA’DA

Hac yolculuğuna çıkanlar, kutsal kabul edilen yerleri ziyaret ederek dini görevlerini yerine getirir. Bizimki hac yolculuğu değil, ağzının tadını bilenlerin izinden gittiğimiz lezzet yolculuğu.

BODRUM'dayız yine. Akşam alacasında Turgutreis'e doğru gidiyoruz. Yeşillikler arasında denizin mavisi, çiçeklerle bezenmiş beyaz Bodrum evleri, ufukta denize serpiştirilmiş gibi duran adalar görünüyor. Manzaranın sarhoş eden güzelliğiyle başetmeye çalışırken, lezzet yolculuğumuzun önemli duraklarından biri beliriyor önümüzde. Taş ve ahşabın mutlu beraberliğiyle oluşmuş hoş bir yapı. Maşa Ocakbaşı Restoran.

Pek çok ünlü konuk oluyor

ÇİÇEKLİ bahçe masaları, kapalı bölümün duvarlarını süsleyen eski İstanbul manzaraları ve bakır kabartmalar, gelenlerin müzik yaptığı piyanosu ile Maşa Ocakbaşı çok ilginç bir yer. Bodrumlu dostlar, çılgın gecelerin ‘‘Piyanolu Ocakbaşı’’ olarak bilinen Maşa'da start aldığını, yaz geceleri pek çok ünlüyü birarada görmenin mümkün olduğunu anlatıyor. Maşa ilk bakışta, bir et restoranından çok, sanat galerisini andırıyor. Maşa’nın sahibi Erol Keçeci, ‘‘Ocakbaşının otantik atmosferini damak tadı, tabiat güzelliği ve sanat atmosferi ile renklendirmeye çalışıyorum’’ diyor.

MAŞA Ocakbaşı adı üstünde, kırmızı et ve kebap türlerinin bulunduğu bir yer. Ama mezelerine ne demeli? Aklımdayken söyleyeyim. Fatoş Hanım'ın mezelerinin lezzetine kapılıp giderseniz, Ferdi Usta'nın kebaplarına, Nuri Usta'nın pidelerine yer kalmayabilir. En iyisi hepsinden az az yemek. Bu mümkün değilse, müdavimlerinin yaptığı gibi Maşa'ya sık sık gitmek.

Mezeler ayrı bir lezzet

O GECE kendimizi Maşa'nın becerikli servis elemanlarının ellerine bıraktık. Lezzet yolculuğumuzun keyfine vardık. Masamıza önce sıcacık balon pide, tulum peyniri ve tereyağı geldi. Dumanı tüten pideyi yarıp içine peynir ve tereyağını koyup ısırınca, mutluluğun sırlarından birine varmış oluyorsunuz zaten. Ardından fındık lahmacun ve peynirli pide geldi. Mezeler başlı başına bir lezzet şöleni. Nar ekşili Gavurdağı salatası, şakşuka, köpeoğlu, haydari, közde patlıcan, barbunya pilaki, Rus ve İtalyan salataları. Ara sıcak olarak içli köfteyi tercih edin. Seviyorsanız çiğ köfteyi de deneyin. Sevmiyorsanız bile Maşa'da tadınca fikrinizi değiştirebilirsiniz.

Sıra ünlü spesiyale geldi

ADANA, Urfa, Beyti, tavuk kanat, kuzu ve tavuk şiş, kaburga ve ızgara köfteden az az tattık. Lezzet resmi geçidinde sıra Maşa'nın ünlü spesiyaline geldi. Dövülmüş biftek; mantar, dereotu, maydonoz, soğan, sarmısak ve domatesle yapılmış özel sosla pişiriliyor, etrafına karışık ızgaralar ve Maşa’nın ünlü meyhane pilavıyla servis ediliyor. Yemek künefeyle sona erdi. Ben tatlı yiyemedim. O gece yediklerimin tadı damağımda kaldı. Maşa Ocakbaşı da, lezzet yolculuğumun en önemli durağı olarak anılarımdaki yerini aldı.

MAŞA’da soğuk mezeler 1 milyon, kebaplar 2,5-4 milyon, Maşa spesiyal 4,5 milyon, duble rakı 1 milyon 200 bin, bira 1 milyon, 70'lik kalite şarap 7 milyon, kolalı içecekler 800 bin lira. 3 çeşit meze, kebap, rakı, salata, künefeden oluşan mönü için 8 milyon lira ödüyorsunuz.

TELEFON : ( 0 252 )

3828001-3827999

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!