Sahte broşürle çamur skandalı
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Kasım 23, 2007 00:00
Avustralya’da iktidarda bulunan Liberal Parti’ye mensup biri vekil, diğeri vekil adayı iki kadının kocaları, rakip İşçi Partisi’ne çamur atmak için komplo hazırladı. Hayali Avustralya İslam Federasyonu adına üzerinde mavi Türk bayrağı ile İslamcı teröre sempati satırları bulunan ve seçmeni İşçi Partisi’ne oy vermeye çağıran bir broşür bastırıp dağıttılar. Skandal patlayınca partiden atıldılar.
AVUSTRALYA’da, Sydney’in Lindsay seçim bölgesinde İşçi Partisi adına hazırlanıp, yarın yapılacak genel seçimlerde Müslümanların bu partiye oy vermesi istenilen broşürlerin sahte çıkması üzerine, büyük bir skandal patlak verdi. Skandal, ülkede sarsıntı yaratırken, Liberal Parti lideri ve Başbakan John Howard, kendisinin ve partisinin olayla ilgisi bulunmadığını söyledi.
Türkiye Büyükelçiliği, üzerinde Türk ve Avustralya bayrakları, İşçi Partisi’nin logosu ve cami resmi bulunan sahte broşürlerde Türk bayrağının kullanılmasına tepki gösterdi.
Büyükelçi Murat Ersavcı’nın girişimlerinin ardından, Başbakan Howard, olayı şiddetle kınadı. Howard, "Bu işle hiçbir ilgim yok. Bunu siz de biliyorsunuz, İşçi Partisi de. Olayı kınıyorum" diye konuştu.
KOCALARIN İŞİ
Skandal yaratan olaya, Lindsay’den Liberal Parti adayı Karen Chijoff ile siyaseti bırakacak olan milletvekili Jackie Kelly’nin kocaları karıştı. İşçi Partisi’nin seçimi kazanma ihtimalinin yüksek olması nedeniyle, iki kafadar kocanın bu sahte broşürü hazırlayarak, seçmenin gözünde İşçi Partisi’ni küçültüp, oy kaybına uğratmayı amaçladıkları belirtiliyor. Böylece, İşçi Partisi ile teröristler arasında bağlantı olduğunu ima etmeye ve bu Parti’nin Müslümanların partisi olduğu izleniminin yaratılmaya çalışıldığı da ifade ediliyor.
Hayali Avustralya İslam Federasyonu adına hazırlanan broşürlerde, İşçi Partisi’nin iktidara gelmesi halinde Bali bombacılarının affedileceği, St.Marys bölgesine cami yapılacağı vadediliyor. Tüm Müslamanları, İşçi Partisi’ne oy vermeye çağıran broşürlerin, Lindsay seçim bölgesinde hem evlerin posta kutularına atıldığı hem de elden dağıtıldığı ortaya çıktı.
PARTİDEN ATILDILAR
Olaya karışan kişiler, Liberal Parti’den ihraç edilirken Avustralya Federal Seçim Kurulu da sahte broşür olayına karışanlar hakkında suç duyurusunda bulundu. Karen Chijoff’un kocası Greg Chijoff, olayın patlak vermesinin ardından eşini korumaya çalıştı. Basına konuşan Greg Chijoff, "Eşimin olaydan haberi yok. Broşürlerin dağıtıldığını bilmiyordu" dedi.
Sahte broşürle gizlendi
Skandalın iki kahramanından biri olan Gary Clark, Liberal Partili vekil Jackie Kelly’nin kocası. Basından kaçarken yüzünü sahte el ilanı ile gizledi.
Büyükelçilik: Türk bayrağının kullanılması kabul edilemez
BÜYÜKELÇİ Murat Ersavcı, sahte broşür olayında Türk bayrağının ve adının kullanılmasına tepki gösterdi. Ersavcı, Başbakan John Horward’ın danışmanının arayarak, özür dileğini aktardığını söyledi. Büyükelçilik, Avustralya Dışişleri Bakanlığı, Liberal Parti ve İşçi Partisi yetkilileri ile üst düzey görüşmeler yaptı. Elçilik açıklamasında şöyle denildi: "Avustralya ile ikili ilişkilerin her alanda hızla geliştiği bir dönemde, Türk bayrağının ve Avustralya’daki Türk toplumunun bu tip bir olaya alet edilmesini kabul edemeyeceğimiz bildirilmiş ve duyduğumuz rahatsızlık vurgulanmış, ilgili bakan ve yetkililer olayı şiddetle kınamışlardır. Başbakan Howard’ın durumu öğrenmesinden hemen sonra bir açıklama yaptığının altını çizerek, ilişkilerimizin sorumsuz kişiler tarafından yapılan hareketlerden olumsuz etkilenmemesini umduklarını ifade etmişlerdir."
Türkiye Büyükelçiliği, üzerinde Türk ve Avustralya bayrakları, İşçi Partisi’nin logosu ve cami resmi bulunan sahte broşürlerde Türk bayrağının kullanılmasına tepki gösterdi.
Büyükelçi Murat Ersavcı’nın girişimlerinin ardından, Başbakan Howard, olayı şiddetle kınadı. Howard, "Bu işle hiçbir ilgim yok. Bunu siz de biliyorsunuz, İşçi Partisi de. Olayı kınıyorum" diye konuştu.
KOCALARIN İŞİ
Skandal yaratan olaya, Lindsay’den Liberal Parti adayı Karen Chijoff ile siyaseti bırakacak olan milletvekili Jackie Kelly’nin kocaları karıştı. İşçi Partisi’nin seçimi kazanma ihtimalinin yüksek olması nedeniyle, iki kafadar kocanın bu sahte broşürü hazırlayarak, seçmenin gözünde İşçi Partisi’ni küçültüp, oy kaybına uğratmayı amaçladıkları belirtiliyor. Böylece, İşçi Partisi ile teröristler arasında bağlantı olduğunu ima etmeye ve bu Parti’nin Müslümanların partisi olduğu izleniminin yaratılmaya çalışıldığı da ifade ediliyor.
Hayali Avustralya İslam Federasyonu adına hazırlanan broşürlerde, İşçi Partisi’nin iktidara gelmesi halinde Bali bombacılarının affedileceği, St.Marys bölgesine cami yapılacağı vadediliyor. Tüm Müslamanları, İşçi Partisi’ne oy vermeye çağıran broşürlerin, Lindsay seçim bölgesinde hem evlerin posta kutularına atıldığı hem de elden dağıtıldığı ortaya çıktı.
PARTİDEN ATILDILAR
Olaya karışan kişiler, Liberal Parti’den ihraç edilirken Avustralya Federal Seçim Kurulu da sahte broşür olayına karışanlar hakkında suç duyurusunda bulundu. Karen Chijoff’un kocası Greg Chijoff, olayın patlak vermesinin ardından eşini korumaya çalıştı. Basına konuşan Greg Chijoff, "Eşimin olaydan haberi yok. Broşürlerin dağıtıldığını bilmiyordu" dedi.
Sahte broşürle gizlendi
Skandalın iki kahramanından biri olan Gary Clark, Liberal Partili vekil Jackie Kelly’nin kocası. Basından kaçarken yüzünü sahte el ilanı ile gizledi.
Büyükelçilik: Türk bayrağının kullanılması kabul edilemez
BÜYÜKELÇİ Murat Ersavcı, sahte broşür olayında Türk bayrağının ve adının kullanılmasına tepki gösterdi. Ersavcı, Başbakan John Horward’ın danışmanının arayarak, özür dileğini aktardığını söyledi. Büyükelçilik, Avustralya Dışişleri Bakanlığı, Liberal Parti ve İşçi Partisi yetkilileri ile üst düzey görüşmeler yaptı. Elçilik açıklamasında şöyle denildi: "Avustralya ile ikili ilişkilerin her alanda hızla geliştiği bir dönemde, Türk bayrağının ve Avustralya’daki Türk toplumunun bu tip bir olaya alet edilmesini kabul edemeyeceğimiz bildirilmiş ve duyduğumuz rahatsızlık vurgulanmış, ilgili bakan ve yetkililer olayı şiddetle kınamışlardır. Başbakan Howard’ın durumu öğrenmesinden hemen sonra bir açıklama yaptığının altını çizerek, ilişkilerimizin sorumsuz kişiler tarafından yapılan hareketlerden olumsuz etkilenmemesini umduklarını ifade etmişlerdir."