'Okulda en az bin rehine var' iddiası

Güncelleme Tarihi:

Okulda en az bin rehine var iddiası
Oluşturulma Tarihi: Eylül 03, 2004 11:13

Türk kızı Alana Doğan'ın da arasında bulunduğu Kuzey Osetya'daki okulda rehin alınanların sayısının 1500 olduğu iddia edildi. Bebekleri olduğu için dün serbest bırakılan 32 kadın içerde bin 500 civarında rehine bulunduğunu söyledi.

Haberin Devamı

Rus medyası, bugünkü sayfalarında, rehin tutulduktan sonra serbest bırakılanlarla yapılan röportajlara geniş yer verdi.

OKULDA EN AZ 1500 KİŞİ VAR İDDİASI


Gazeta Gazetesi, serbest kalan rehinelerden birinin, “Okulda 1020 kişiydik” sözlerini manşete taşırken, kızıyla birlikte serbest kalan bir öğretmenin, “Televizyonda 350 rehineden söz ediliyor. Bu doğru değil, okulda en az 1500 kişi var” ifadesine yer verdi.

TÜRK ANNE: ÇEÇEN AKSANIYLA KONUŞUYORLARDA
Kuzey Osetya'daki rehin alma olayında dün küçük kızıyla birlikte serbest bırakılan Türk vatandaşı kadın teröristlerin Çeçen aksanıyla konuştuğunu belirterek 'Çeçen tutsakların serbest bırakılmasını' istediklerini söyledi.

Seyfi Doğan, yüzlerce kişinin rehin tutulduğu okulda halen büyük kızı Alana'nın da bulunduğunu söyledi. Evinin rehin alma olayının gerçekleştiği okulun çok yakınında  olduğunu ve içeride olan bazı şeyleri görebildiğini anlatan Doğan, eşi Anetta Gadiava ile 1 yaşındaki kızı Milena Doğan'ın dün serbest bırakıldığını hatırlattı.

Doğan, rehin alma olayını gerçekleştirenlerin ilk etapta eşi ve küçük çocuğunun da aralarında bulunduğu meme emen küçük bebeği olanları, ardından da 26 kişiye serbest bıraktığını bildirdi.

Seyfi Doğan, “Büyük kızımı halen serbest bırakmadılar. Eşim, serbest kalmadan önce 'ben kalayım çocuklarımı bırakın' demiş. Ancak onlar kabul etmeyip 'sen küçük kızını al git. Seni zaten çocuğun küçük olduğu için bırakıyoruz' demişler” şeklinde konuştu.

Rehin alma olayının sürdüğü okuldaki son duruma ilişkin soru üzerine de Doğan, “Evim, olay yerinin hemen karşısında. İçeride olan bazı şeyleri görebiliyorum. Durum düne göre biraz daha iyi, silah sesleri azaldı. Dün bu sesler daha yoğundu. Ama halen silah sesleri geliyor. İçeridekilerin tuvalet gibi bazı ihtiyaçlarını karşılamasına izin veriliyor” dedi.

“KÖTÜ MUAMELEDE BULUNULMAMIŞ”

Doğan, “eşinin kendisine olayla ilgili olarak ne anlattığı” sorusunu ise şöyle yanıtladı:

“Rehineleri önce okulda bir salona toplamışlar, daha sonra çok kalabalık olduğu için küçük bebeği olanlar bir koridora alınmış. Darp, işkence veya kötü muamelede bulunulmamış. Ama sadece 'bakın sizi kimse arayıp sormuyor' demişler.”

Eşinin “rehin alanların bir bölümünün Çeçen aksanıyla konuştuğunu ve 'Çeçen tutsakların serbest bırakılmasını' istediklerini” anlattığını kaydeden Seyfi Doğan, “Rus yetkililerin kendilerine herhangi bir açıklama yapıp yapmadıkları” yolundaki soru üzerine de, ”Bu benim için çok önemli değil. Benim için önemli olan burası. Ben burada kızıma daha yakınım” dedi.

Doğan, “Türkiye'den Dışişleri Bakanlığı yetkililerin kendisini arayarak, 'bir isteğinin olup olmadığını' sorduklarını” sözlerine ekledi.


  
Rus istihbarat servisi yetkilileri, dün okulda 300 kadar rehine bulunduğunu açıklamıştı. Kommersant gazetesine demeç veren bir başka rehine Zalina Jandarovaya da “300 değil bin 500 kişi var içeride. Teröristler, rehineleri spor salonuna yerleştirdi. İnsanlar birbirlerinin üstünde, yerlerde yatıyor. Camların kırık olmasına rağmen nefes almak çok zordu” ifadesini kullandı.
  
Serbest bırakılanlar arasında yer alan Jandarovaya, “Teröristler Çeçen olduklarını ve Rus ordusunun Çeçenistan'dan çekilmesini istediklerini söyledi. Bize, Rusların çocuklarını öldürdüklerini ve kaybedecek bir şeyleri olmadığını söylediler” dedi. 

TANIKLAR ANLATIYOR:
PEK KONUŞMUYORLAR, FISILDAŞIYORLAR

Haberin Devamı

Teröristlerin elinden kurtulan tanıklar, militanların fısıldayarak konuştuklarını anlattı.

Haberin Devamı

Kommersant gazetesine açıklamalarda bulunan adı açıklanmayan bir kadın, silahlı saldırganların rehinelere oturmalarını söyledikten sonra spor salonunu mayınlamaya başladıklarını, basket potasına 2 büyük patlayıcı yerleştirdiklerini anlattı.

Kadın rehine, “Yalnızca tek şey istiyorlar: Federal askerlerin Çeçenistan'dan çekilmesini” diye konuştu. Eski rehine, saldırganların pek konuşmadıklarını, daha çok fısıldaştıklarını ve birbirlerine el kol hareketleriyle açıklamalarda bulunduklarını ifade etti.

Saldırganların Çeçen ve İnguş olduklarını belirten kadın, maskelerini çıkarmadıkları için yüzlerini hiç görmediklerini belirtti.

Militanların sayısına ilişkin olarak da rehinelerin tutulduğu spor salonunda 6 ya da 7'sinin bulunduğunu, tuvalete gittiklerinde koridorda başkalarını gördüklerini kaydetti.

Haberin Devamı

Gece olduğunda çocukların ağlamaya başladığını, saldırganların da havaya ateş açarak sessizliği sağladığını anlatan kadın rehine, içmek için kendilerine bir şey verilmeyeceğini söylediklerini, bu nedenle çocukların tuvalet musluklarından su içtiğini, ancak buna da engel olunduğunu kaydetti.

AMAÇ, GÜÇ GÖSTERİSİ

Bu arada, Rus askeri ve siyasi uzmanlar, okul basılması eylemini korkutma amaçlı bir güç gösterisi olarak yorumluyor ve nasıl sonuçlanacağına ilişkin karanlık tablolar çiziyorlar.

Saldırganların ilk etapta İnguş Cumhuriyeti'ndeki bazı tutukluların bırakılması, ardından da Çeçenistan'dan Rus askerlerinin çekilmesi gibi talepler öne sürmesine karşın, uzmanlar bu eylemin ardında güç gösterisi yattığını düşünüyor.

Haberin Devamı

Rusya'da yayınlanan “Yezhenedelny Zhurnal” dergisinin askeri uzmanı Alexander Golts, saldırganların amacı korkutmak, Ruslara ne kadar tehlikeli olduklarını göstermek” dedi.

Golts, bu eylemi düzenleyenlerin Rusların Kafkas politikasını değiştiremeyeceklerini anlamaları gerektiğini belirterek, “Bu operasyonun, bu terörist eylemin amacı, Rus kamuoyunda mümkün olduğu kadar çok korku yaratmak” yorumunu yaptı.

AĞIR ÇEKİMDE İNTİHAR

Indem araştırma enstitüsünden siyasi uzman Yuri Korgunyuk da, hiç kimsenin hükümetin Çeçenistan'daki askerleri çekeceğini ya da Kremlin politikalarının değişeceğini beklemediğini hatırlattı.

Saldırganların rehinelerle birlikte ölümüne büyük bir yangına gitmek istediğini öne süren Korgunyuk, bu durumun yavaşlatılmış bir patlama (intihar) gibi göründüğünü, ancak öncesinde halka eziyet edilmek istendiği spekülasyonunda bulundu.

Haberin Devamı

Stratejik Araştırmalar Merkezi'nden Andrei Piontkovsky ise saldırganların tiyatro eyleminin bir benzerini tekrarladıkları şüphesini dile getirerek, güç kullanılması halinde rehinelerin öleceğini hatırlattı.

Piontkovsky, olası bir baskında çocuklar ölürse bu durumun yalnızca Kuzey Osetya'da değil tüm Kuzey Kafkasya'da bir patlamaya yol açacağını, terörist eylemi düzenleyenlerin de bunu tahmin ettiğini söyledi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!