NSU davasında ‘Yok artık’ dedirten talep

ALMANYA’nın Münih kentinde süren NSU davasında tam bir skandal yaşandı. Örgüte yardım ve yataklık yapmak, cinayetlerde kullanılan silahı temin etmek suçlamalarıyla yargılanan Ralf Wohlleben’in avukatı Olaf Klemke, son duruşmada mahkemeye dilekçe sundu. Kitlesel olarak Almanya’ya gelen ‘Alman olmayanlar yüzünden’ Alman halkının yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını belgelemek ve ispatlamak için bilirkişi talep etti. Avukat, dilekçesinde bu durumla ilgili bilgi verecek demografi uzmanı bir kişinin mahkemeye davet edilip dinlenmesini istedi. Bu talebe tepki gösteren ve bunu skandal olarak niteleyen müdahil avukatlar, itiraz etti. Sonrasında da protesto amacıyla mahkeme salonunu terk ettiler.

O DİL NAZİ JARGONUDUR

NSU kurban yakınlarının avukatları, aşırı sağcı parti NPD’nin eski yöneticilerinden sanık Wohlleben’in avukatının dilekçesinde yer alan görüşleri ırkçı bulduklarını dile getirdi. Yaptıkları ortak açıklamayla da bunu kınadılar. Ortak açıklamada ayrıca avukat Klemke’nin aşırı sağcı NPD’nin görüşlerini dilekçeye yazdığını savundular. Kurban yakını avukatlardan Dr. Mehmet Daimagüler, Klemke’nin kullandığı dili ‘Nazi jargonu’ olarak nitelendirdi. Daimagüler, “Bu dilekçeyle Wohlleben’in neonazi olduğuna yönelik şüphesi olanların şüphesi yok olmuştur. Irkçı ve insanlardan nefret eden düşünceler bu dilekçede açık şekilde ifade edilmiştir” dedi. Avukatlardan Seda Başay Yıldız ise “Bu dilekçede yer alan görüşler, milyonlarca insanın katledilmesine neden oldu. Aynı düşüncelerle NSU insanları öldürdü” diye konuştu.

İLK KEZ AĞZINI AÇTI

Münih Eyület yüksek Mahkemesi’nde görülen NSU davasının bir numaralı sanığı Beate Zschaepe, 2013 yılı Mayıs ayında başlayan davda ilk kez ağzını önceki duruşmada açtı. Daha önce yazılı olarak ifade veren ve soruları yazılı alıp yazılı cevaplandıran Zschaepe ilk kez söz alıp konuştu. Zschaepe kendisinin kaleme aldığı bir mektupta yer alan görüşlerin kendisine ait olmadığını mektuptaki cümleleri alıntı yaptığını söyledi. Zschaepe’nin avukatları sanığın heyecanlandığı için konuşamayacağını savunuyorlardı. Müdahil avukatlar ise Zschaepe’nin rahat ve sakin bir şekilde konuşması üzerine mahkeme başkanına “Görüldüğü gibi hiç heyecanlanmadan konuşabiliyor” diye tepki gösterdiler.