Londra'ya korku salan Türk çeteleri

Güncelleme Tarihi:

Londraya korku salan Türk çeteleri
Oluşturulma Tarihi: Ekim 11, 2009 15:14

İngiltere'nin başkenti Londra'da son 4 ayda 4 Türk öldürüldü. Öldürülenler iki Türk çetesinin kendi aralarındaki çatışmanın kurbanı oldular. İngiliz polisi Türk çetelerin elinde bulunan eroin çetesini çökertmek için özel birim kurdu. Hürriye Londra temsilcisi Faruk Zabcı cinayetlere adı karışan Türk çeteleriyle görüştü.

Haberin Devamı

Londra’da dehşet saçan Türk gençlerinden oluşan iki çeteden biri olan Tottenham Boys’un ileri gelenlerinden Oktay Erbaslı’nın Range Rover’da öldürülmesinin ardından Tottenham’da, Tottenham Boys’un başları ile görüştük.

Bombacıların kahvesi olarak bilinen Clapton Bilardo Salonu’nun taranmasının ardında da bugüne kadar hiçbir basın mensubuna söyleşi vermeyen Bombacılar’ın başlarından biriyle Batı Londra’da lüks bir otelin 15. katında  6-7 ay önce iki örgüt arasında barış sağlayan bir Türk işadamının suitinde konuştuk.

OKTAY’I BİZ VURMADIK

“Anne babalarımız yapmadıklarımızla bizi suçlamasınlar diye açıklama yapma ihtiyacını hissettim. Bizim silahımız yok ki Oktay Erbaslı’yı vuralım. Range Rover saldırısı Tottenham Boys’un bir iç hesaplaşmadır” diyerek bizi karşılayan Bombacılar Çetesi’nin başlarından 29 yaşındaki genç, “Bize son sekiz ayda 16 silahlı saldırıda 1000 kurşun sıktılar. Hem de keleşlerle (Kalaşnikof) ve Mark 10’larla. Bizim iki suçumuz var. Birincisi ot (esrar) satmak. İkincisi kendimizi savunmak”

Haberin Devamı

Kendi kahvelerinin taranmasından sonra olay sırasında kahvenin etrafında arabayla iki arkadaşıyla birlikte turladıkları için polis tarafından tutuklandığını söyleyen Bombacı genç, “Bize saldırı olacağını biliyorduk. Polisi de uyarmıştık. Etrafı gözlemek için  baskın gecesi  kahvenin etrafında turalıyorduk. Polis beni ve arabadaki iki arkadaşımdan şüphelenerek tutukladı ve kefaletle serbest bıraktı. Kendi kahvemize ve içerdeki arkadaşlarımıza sıkacak değiliz. Ölen Cem Düzgün’ün de bizle bir ilişkisi yoktu. Köylüsü kahve sahibini görmeye gelirdi. ” diyerek İngiliz polisini suçladı.

YERLERİMİZDE OT SATIYORUZ

Upper Clapton’da bir kahveleri (taranan yer),  bir CD satan Müzik dükkanları ve  Turnpike Lane’de bir bilardo salonu olmak üzere Bombacıların Londra’da 3 yeri olduğuna çeken Bombacı reis, şöyle devam etti: “Bizim yerlerimizde ot (esrar) sattığımızı kabul ediyorum. Bu işi severek yapmıyoruz. Polis de bunu biliyor ama bu yerleri neden kapatmıyor?  Bu yer geçmişte 2-3 kez taranmıştı. Baktık polis bizi koruyamıyor  pencerelere kurşun geçirmez demir koyduk, güvenlik için bir ay önce ikinci bir kapı yaptırdık. Cem Düzgün’ün  bu iki iki kapı arasında öldüğünü gördüm. Doktorlar 45 dakika onu yaşatmaya çalıştı. Ot satarak suç işliyoruz ama harçlığımızın çıkması lazım.. Bugüne kadar ne toza elimizi attık, ne de atacağız.  Holloway’deki markette 1 kişi öldü. Bundan bir ay önce de benim babamın dükkanına içerde müşteriler varken  kurşun sıkıldı. Babam şans eseri ölümden döndü. Aynı gece iki bilardo salonuna daha saldırdılar. Benim bilardo salonum kundaklandı. Saldırılar son günlerde o kadar tırmandı ki kız arkadaşıma birşey olur diye onla buluşmuyorum. Bu olayların bu hale gelmesinin nedeni bu olayların arkasında büyük güçlerin olması. Uzantısı Türkiye’deki toz babalarına kadar uzanıyor. Özellikle kaos yaratılıyor.  En kolay kaos yaratılabilecek grup biz olduğumuz için bizi seçtiler. Bir günah keçisi lazımdı.”

Haberin Devamı

Polisin yerlerini her hafta bastığına değinen Bombacı reis, “6-7 yıldır bize yapılan baskınlarda polis ottan başka birşey bulamadı. Bizim silahımız yok. Bizim elimize silah geçmesi engelleniyor. Kendimizi savunmak için  silah.almayı denedik ama birileri yolları kesmiş.. Onlarda ise keleşler, Mark 10’lar var.. 16,17,18 yaşlarındaki gençler ellerinde bu silahlar olduğunda kendilerini süpermen sanıyorlar..Çoğu, filmlerdeki gansterliğe özeniyor, Polat Alemdar olmak istiyor. Ufak çocuk yaşta siyah gruplara bir kilo beyaz ve bu keleşleri ver. Sıkmaları zevkle yapıyorlar. Bu çocukların bir gücü yok. Bu çocuklara silahları veren büyük bir güç var. Onların icraatını bu siyahlar yapıyor. Türkiye’de kalaşnikof kullanmanın cezası 18 yıl hapistir. Londra gibi bir yerde keleşle sıkıyorlar.  Yakalanan yok. Bizim Clapton’daki kahvenin taranmasında kullanılan silahlardan çıkan kurşunlarla  Range Rover’daki kurşunların balistik incelemesi açıklandığında göreceksiniz aynı silah çıkacak  ” iddiasında bulundu.

Haberin Devamı

Range Rover saldırısından sonra Cumartesi günü saat 15’de 3 silahlı kişinin kendilerini kovaladığını anlatan Bombacı, “Ellerinde yarı otomatik Mark 10  vardı. Kendimizi istasyona atarak kurtulduk. Yoksa bizi  yolda indireceklerdi” dedi.

AKRABA AKRABAYI VURUYOR

13-14 yıl önce 8 arkadaş gencin biraraya gelmesiyle Bombacılar’ın kurulduğunu anlatan Bombacı reis, “ Biz karşı taraf gibi 200 kişi değiliz. Sayımız 15’i geçmez. Bombacılar ismini de biz kendimize vermedik. Bazi siyasi dernekler bize bu ismi taktı. Bize Bombacılar diyorlar ama bugüne kadar hiçbir yeri ne bombaladık ne de bir saldırıda bulunduk. Gücümüzü 10 arkadaşın birbirine kenetlenmesinden alıyoruz. Ne kiralık katillerimiz var, ne de bir haraç olayına karıştık. Aksini söyleyen ortaya çıksın. İki grup toz babaları tarafından birbirlerine  düşürülüp  kaos yaratılmak isteniyor. Kaos arkasında işler yürütülüyor.  Çoğumuz  Alevi Kürt gençleri. Karşı tarafta akrabalarımız var. Baybaşinlerle ilişkilerimiz yıllar önce koptu . Bazı gençler Haringey olayları sırasında PKK ile savaşan Baybaşinlerin yanında yer aldı. Bir süre sonra Baybaşinlerle ilişki kesildi. Bu olaylarla Baybaşinlerin bir ilişkisi yoktur. Bugüne kadar ne toza, ne siyasi bir partiye, ne bir gruba, ne de bir patrona bulaştık”  açıklamasını yaptı.

Haberin Devamı

Tottenham Boys’da 200-250 genç olduğunu ileri süren Bombacı, “Biz 250 genci suçlamıyoruz.Çoğu akrabalarımız . Akraba akrabayı vuyor. İçlerinde 4-5 rant peşinde olan kişi var” eklemesini yaptı.

EN BÜYÜK SORUN GENÇLERİN BAŞIBOŞ KALMALARI

Londra’daki Türk ve Kürt gençlerinin başıboş kalıp çetelere girmesinin en büyük sorumlusu Londra’ya gelip geçim derdine düşen göçmen aileleri, kız çocuklarıyla ilgilenmelerine rağmen günde 15-20 saat çalışmaları yüzünden erkek çocuklarına yeterli zamanı ayıramadıklarından,  İngiliz kültürüne adapte olamayan gençler, kendilerini çetelerin içinde buluyorlar.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!