Buz prensesini nasıl kaçırttık

MİLLİ futbolcu Ayhan Aydın, üç kızının sporla yakından ilgilenmesini istemişti. Ebru, Banu ve Aslıhan’ı Ataköy'de Galleria Alışveriş Merkezi'nde 1987’de açılan buz pateni pistine gönderdi. Aydın kalp krizinden hayatını kaybedene kadar kızlarından desteğini hiç çekmedi. İki ablası buz pateni hakemliğine geçerken Aslıhan, buz patenini bırakmadı. 9’unda kaymaya başlayan Aslıhan'ın yeteneği antrenörünce keşfedildi. Başlayalı 1 ay olmuşken İstanbul Şampiyonası'na katılarak ikinci oldu. Kendisini geçen kıza karşı hırslanan Aslıhan daha spordaki üçüncü ayını doldurmadan katıldığı Türkiye Şampiyonası'nda 5 yıldır kayan rakibini geçerek birinciliğe ulaştı. Türkiye'de yeni gelişmeye başlayan buz pateninin genç yıldızını birincilik kürsüsünden kimse indiremedi. Üst üste 9 yıl Türkiye, 8 yıl İstanbul Şampiyonu oldu. Uluslararası yarışmalarda da başarılara imza attı. 95 Balkan 3’üncülüğü, 94-96 Balkan 4’üncülüğü, Avrupa 8’inciliği ile Hollanda yerel yarışmasında birincilik almayı başardı. Ancak beklediği desteği bulamadı. Milli sporcumuz, hayatındaki önemli olaylardan birini 1994 yılında Amerika Colorado'daki Dünya Gençler Buz Pateni Şampiyonası'nda yaşamış.

Şampiyonla kaydı

Ablası Ebru Aydın o günleri şöyle anlatıyor: ‘‘99 yıl sonra dünya şampiyonasına katılan ilk Türk unvanını aldı. Aslıhan şu an bayanlarda dünyanın bir numaralı ismi ABD'li Michelle Kwan'la birlikte kaydı ve yakın puanlar aldı. Aynı imkánlar tanınsa aynı başarıları elde edebilirdi.’’ Türkiye’de destek bulamayan Aslıhan, evlendikten sonra Yeni Zelanda'ya yerleşen ablasının yanına gitti ve burada Auckland Üniversitesi'nde Uluslararası İlişkiler ve Bilgisayar Sistemleri eğitimine başladı. Aslıhan, kiralık patenlerle katıldığı Glenburg G.S.S.C. Genç Bayanlar Şampiyonası'nda birinci oldu. Bunu, Kuzey Adası Şampiyonası, Yeni Zelanda Ulusal Şampiyonası ile Avustralya ve diğer adalarda katıldığı şampiyonalardaki birincilikler takip etti. Aslıhan’ın başarıları, Yeni Zelandalı yetkililerin dikkatini çekti. Türkiye'de sportif geleceğinden umudu kesen 24 yaşındaki Aslıhan, Yeni Zelanda vatandaşlığına geçti ve Türk Federasyonu'ndan izin alabildiği takdirde Yeni Zelanda adına yarışmalara katılmaya karar verdi. Aslıhan şu sıralar hem yarışmalara hazırlanıyor hem de antrenörlük yapıyor. Ders verdiği öğrencileri şimdiden derece almaya başlamışlar.