Wulff: İstifa etmeyi düşünmüyorum

Güncelleme Tarihi:

Wulff: İstifa etmeyi düşünmüyorum
Oluşturulma Tarihi: Ocak 04, 2012 18:45

Aleyhindeki haberlerin yayınlanmaması için gazetecileri tehdit ettiği öne sürülen Almanya Cumhurbaşkanı Christian Wulff, istifa baskılarına rağmen "İstifayı düşünüyor musunuz" sorusuna "Hayır" dedi.

Haberin Devamı

Cumhurbaşkanı dün akşam Almanya'da iki kamu televizyon kanalı ARD ve ZDF'de aynı anda yayınlanan özel programda iki gazetecinin soruların cevapladı ve Bild Yayın Yönetmeni Kai Dietmann'ı telefonla tehdit etmesinin büyük hata olduğunu işaret edip özür dilediğini söyledi.

“Ben yakın arkadaşından borç para alamayacak bir ülkenin cumhurbaşkanı olmak istemiyorum” “Haberi engellemek istemedim. Sadece yayının 1 gün ertelenmesini istedim” “Ben de bir öğrenme sürecindeyim. Eyalet Başbakanıyken hızlı bir şekilde cumhurbaşkanı oldum” .

Aile dostundan aldığı ev kredisi ve sonrasında basını susturmaya yönelik tehdit iddialarıyla zor günler yaşayan Almanya Cumhurbaşkanı Christian Wulff, suskunluğunu bozdu. ARD ve ZDF'nin deneyimli gazetecileri Ulrich Deppendorf ve Bettina Schausten'in sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı, istifa etmeyi düşünmediğini söyledi.

Wulff, “Vatandaşlardan, dostlarımdan, yakın çalışma arkadaşlarımdan büyük destek gördüm. 5 yıllık görevime devam etmek istiyorum ve 5 yılın sonunda başarılı bir cumhurbaşkanı olarak bir bilanço çıkartmak istiyorum. Ben haksızlık yapmadım ama tam anlamıyla da her şeyi doğru yapmadım” dedi. Bild gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Kai Diekmann ve Axel Springer Yayınevi Yönetim Kurulu Başkanı Mathias Döpfner'i arayıp haberi engellemeye çalışmasıyla ilgili soruyu yanıtlayan Wulff,

“Bild gazetesi Genel Yayın Yönetmenini aramak büyük hataydı. Bundan büyük üzüntü duydum. Bu konuda özür diledim. Yurt dışındayken yaptım bunu. Noel zamanında yaptığım basın açıklamamda da basın özgürlünün ne kadar önemli olduğunu vurguladım. Böyle bir davranışı temsil ettiğim makamla bağdaştırmıyorum. Temel hak ve hürriyetler basın özgürlüğüne büyük önem veriyorum” dedi.

Wulff, “Medya ile ilişkilerim yeniden düzenlemem gerekiyor. Medya demokraside önemli bir rol oynuyor ve sorumluluğu var. Bunu onlar belirleyecek. Ancak içinde bulunduğum durumu insani açıdan açıklamam gerekirse, yurt dışındasınız ve 5 gün içinde 4 ülke ziyaret edip günde 10 randevuya katıldınız. Ve bu süre içinde de Almanya'da yayınlanacak ve belki gerçekliği olmayıp güven sarsacak bir haberin yayınlanacağını öğreniyorsunuz. Ailenizi ve yakın arkadaşlarınızı düşünüyorsunuz ve kendinizi onları koruma pozisyonunda görüyorsunuz. Kendiniz çaresiz hissediyorsunuz. Ben de böyle bir durumda arayıp en azından haberin yayınlanmasının 1 gün ertelenmesini istedim. Gazeteciler, köyümde, yakın çevremde, kredi olayıyla ilgili araştırma yapıp bunun yolsuzlukla ilgili olduğunu belirtiler. Köyde korku yarattılar. Tabii ki bu bir özür değil ama en azından insani bir tepkinin neden kaynaklandığını anlayabilirsiniz. İnsancıl bir durum ama cumhurbaşkanı olarak yapılmaması gerekirdi ama insani bir hataydı” dedi.

Wulff, Bild'den önce Welt am Sonntag gazetesinde yayınlanan bir haberi de engellemeye çalışmasıyla ilgili soruyu yanıtlarken, “Hayatınızın en özel yönlerini, hatta 10 yıllarca önceki dönemleri zor çocukluk, zor bir aile dönemi gibi iddialarla karşı karşıya kalıyorsunuz. Siz ise yayınlanmadan kısa bir süre önce bu iddialarla karşılaşıyorsunuz. Tabii ki gazeteciyle yeniden görüşme talebinizin olması normal. Zaten gazeteci de yeniden böyle bir görüşmeye sevindi. Ben de bir öğrenme sürecindeyim. Eyalet Başbakanıyken cumhurbaşkanı oldum. Hiç bir geçiş dönemi, öğrenme dönemim olmadan hızlı bir şekilde cumhurbaşkanı oldum. Ve Hannover'den Berlin'e geldim” dedi.

“Bundan sonra basın özgürlüğünü yabancı ülkelerde inandırıcı bir şekilde savunabilir misiniz?” şeklindeki soruyu yanıtlayan Wulff, “Bunu daha Körfez ülkelerindeki ziyaretimde zaten yaptım. Üniversite öğrencilerine bunun ne kadar önemli olduğunu anlattım. Bunun ne kadar acı bir durum olduğunu, aile için ne kadar acı verici olduğunu anlattım. Eğer tanınan bir isim veya ünlüyseniz, Hiçbir zaman kamuoyuyla paylaşmayacağınız özel hayatınızı paylaşmak zorunda kalmanın ne kadar zor olduğunu anlattım. Zor çocukluk döneminizin, ailenizdeki zor günlerin, gazetelerde yayınlanmasının zor olduğunu. İnternete bakın eşimin özel hayatıyla ilgili ne tür fantazilerin yayıldığına bir bakın. Ve bütün bunlardan sonra insanın özel yaşantısıyla kamuoyuna çıkmasının ne kadar zor olduğunu düşünün. Ama bütün bunlara rağmen söylüyorum. Bir hata yaptım. Ve özür diledim” dedi.

Cumhurbaşkanı Wulff, haberin yayınlamasını engellemeyi asla düşünmediğini belirtirken, “Ben haberin yayınlanmasını engellemek istemedim. Sadece haberi 1 gün ertelemelerini istedim ve haberde, kredinin gazetecilerin araştırması sonucu ortaya çıkamadığını ve benim kendiliğimden kamuoyuna duyurduğumu belirtmelerini istedim. Öte yandan insanın özel yaşam hakları var. Bir cumhurbaşkanın özel yaşamı var. Arkadaşlarının ve yakınlarının özel yaşamları var. Ben yakın arkadaşından borç para alamayacak bir ülkenin cumhurbaşkanı olmak istemiyorum” dedi.

Cumhurbaşkanı Wulff, daha önce Cumhurbaşkanı Johannes Rau'yu bir hatasından dolayı eleştirdiği ve çıtayı yüksek tutuğunun hatırlatılması üzerine ise, “Eğer siz parmakla başkasını gösterirseniz bilmeniz gerekir başkaları da sizi parmakla gösterir. İnsan yaşamda bazı şeyleri tecrübe ediyor. Öğreniyor” açıklamasında bulundu. Wulff eşinden, kredi aldığı işadamı arkadaşını 14-15 yaşlarından beri tanıdığını ve yakın aile dostu olduğunu da belirtti.

Wulff, “Eyalet başbakanın yakın bir arkadaşı dostu olamayacak mı. Eğere bu ülkelinin bütün politikacıları en yakın arkadaşlarının misafir odalarında kalamayacak veya bunu faturayla ödemek zorunda kalacaksa o zaman Almanya bu konuda çok olumsuz bir yöne gidiyor demektir” dedi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!