Tuğçe aşkı için kolları sıvadı

Güncelleme Tarihi:

Tuğçe aşkı için kolları sıvadı
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 01, 2010 11:45

Kiel Christian-Albrechts Üniversitesi hukuk fakültesi öğrencisi, fanatik Fenerbahçeli Tuğce Acar (20), Üniversiteli Fenerbahçeliler Birliği'nin (üniFB) ilk yurtdışı temsilciliği kurmak için kolları sıvadı.

Haberin Devamı

ALMANYA'NIN Neumünster kentinde yaşayan ve Kiel Üniversitesi'nde okuyan 20 yaşındaki Tuğce Acar, Üniversiteli Fenerbahçeliler Birliği'nin (uniFB) Almanya şubesini kurmak için, kolları sıvadı. Otomobilinin plakasından, cep telefonundaki melodiye, üniversitede kullandığı not defterinden, evinde halıya kadar tüm günlük yaşamında her şeyin bağladığı Fenerbahçe aşkını vurgulayan genç kızımız, tabiri caizce sarı-lacivertli takımın fanatik bir taraftarı.


Hiç üşenmeden yılda 8-10 defa Kadıköy'e takımının maçları izlemeye giden Tuğce Acar, “Fenerbahçe aşkını yaşamayan bilemez” diyerek sorularımızı yanıtladı.


Tüm yaşamım Fenerbahçe'ye endeksli
Kendinizi tanıtır mısınız? Futbola ve özellikle Fenerbahçe'ye ilginiz nasıl başladı?


Kiel Üniversite'sinde hukuk okuyorum. Futbola ilgim 7-8 yaşlarında başladı. Çünkü ailede herkes acayip Fenerbahçe tarafı. Özellikle dayım fanatik bir Fenerbahçeli. Her hafta sonu evde maçları izleniyordu. İkinci sınıfta bile Galatasaraylı, Beşiktaşlı arkadaşlarla rekabet içine girdiğimi hatırlıyorum. Fenerbahçeli olmayan Fenerbahçe'nin ayrılacağını, büyüklüğünü anlamasına imkan yok. Bu sevgi, aşkı anlayamaz. Ailemden sonra hayatımın ana noktası Fenerbahçe aşkı. Hiçbir günüm Fenerbahçe'siz geçmiyor.

Haberin Devamı

Sabah Fenerbahçe marşlarıyla uyanıyorum, çayımı içtiğim kupa Fenerbahçe amblemli, üniversite kullandığım not defterim sarı-lacivert, uyurken de Fenerbahçe TV'yi izleyerek takımın logosu bulunan yorgana sarılarak yatıyorum. Daha ne olsun. Fenerbahçe ile ilişkim benim mükemmel bir sevgi ve aşk. Başka tarifi yok bunun.


Almanya'da üni FB


Türkiye'de üniversiteli taraftarların birliği olan Üniversiteli Fenerbahçeliler Birliği'nin (üniFB) Almanya şubesini oluşturma fikri nasıl doğdu?


Türkiye'de internetten haberleştiğim arkadaşlarım zaten Üniversiteli Fenerbahçeliler Birliği'nden (üniFB) her gün onlarla takım üzerine sohbet ediyoruz. Yeni gelişmeleri, idmanların nasıl geçtiğine dair haberleri bile okuyup, takip ediyoruz. Ben, kuzenim Ayça ve bir kaç arkadaş Almanya'daki ilk Fenerbahçeliler Birliği şubesini kurmak için kolları sıvadık. Fikir İstanbul'daki üniİFB üyelerinden geldi. Almanya Fenerbahçeliler Dernekleri Birliği Başkanı sayın Mustafa Çömlek, bu konuda bizi destekliyor. Her türlü yardımı gösteriyor. üNİFB'nin ilk yurtdışı temsilciliğini Kuzey Almanya'da kuracağız. Fenerbahçe aşkıyla biraya gelen üniversiteliler olarak ülkemize, takımımıza ve Almanya'da Türkler için faydalı çalışmalar yapmak istiyoruz. Yoksul ailelere yardımdan, gençleri spora teşviki kadar bir çok alanda faal olma amacımız var. Ama ana amaç takımımızı desteklemek. Buradan Süperlig ve Avrupa Ligi maçlarına gidiş organizasyonu yapacağız. Bu ay içinde (Şubat) İstanbul'a gidip üNİFB'in başkanı Necati Mete'ye konseptimizi anlatacağız. Aramıza katılmak üniFB yurtdışı şubesini kurma çalışmalarımızda destek olmak isteyen arkadaşlar tugceacar@live.de Email adresinden bizimle bağlantı kurabilirler.

Haberin Devamı

Büyük bir aileyiz


Türkiye'deki Fenerbahçe taraftarı ile yurt dışındaki arasında bir fark var mı?


Ben kendim, derbiler başta olmak üzere hiç bir önemli maçı kaçırmıyorum. Yılda 8-10 defa Şükrü Saraçoğlu'nda maç izliyorum.


Türkiye'deki taraftardan daha ateşliyiz ve duygusalız diyebilirim. Çünkü takımımıza hasretimiz daha büyük. Türkiye'deki arkadaşlarımız takıma daha yakınlar, dolayısıyla daha çok maçlarına gidebiliyorlar. Belirli bir doygunluk var. Biz içimizde yanan tutuşan hasretle, Fenerbahçe aşkını daha dolu dolu yaşıyoruz. Kadıköy'de maç izlemeye gittiğim zaman Şükrü Saraçoğlu'nun inanılmaz atmosferi müthiş duygulandırıyor beni. Gözyaşlarımı tutamıyorum. Hiç birbirini tanımayan insanlar aynı renklere bağlılıklarından dolayı büyük bir aile gibi. Her Fenerbahçeli bir diğerini kardeş olarak görüyor. Gerçekten bir aileyiz biz. Olay sadece maç değil. Maçtan saatlerce önce buluşup, takımımızı konuşuyoruz. Maç günü 9-10 diğer kardeşlerimizle birarada oluyoruz.

Haberin Devamı

Bayan taraftarlar, hissiyat olarak erkeklerden farklı mı? Örneğin küfürlü tezahürata tepkiniz ne oluyor?


Bayan taraftar olarak küfürlü tezahürat yapıldığında tabii ki çok rahatsız oluyoruz. Ama Fenerbahçe taraftarı bayanların olduğu bloklarda küfürlü tezahürat yapmıyor. Zaten bir blokta küfürlü tezahürat yapılırsa, başta UNİFB bloku olmak üzere diğer bloklar “küfür yok” diye tezahüratla onları bölerek, taraftarları uyarıyor. üNİFB blokunda hiç küfür olmuyor. Erkek bayan taraftar arasında takıma olan sevgi konusunda bir fark yok. Ama bazı bayan taraftarlar erkek arkadaşı, eşi nedeniyle maça geliyor. Yani futbolu fazla bilmiyor. Bende öyle değil. Ben futbolu, sporu seviyorum. Kuralları, hatta ofsaytı çok iyi biliyorum. Tüm maçları izliyorum.

Haberin Devamı

En sevdiği tezahürat


Sizin en sevdiğiniz tezahürat hangisi?


O maçın önemine ve gidişatına göre değişiyor. Ama en çok sevdiğim ve tezahürat Fenerbahçe Marşı'ndan sonra,
Sevdamıza kimse engel olamaz
Bazen hüzün vardır, bazen mutluluk
Fener sevgisinin adı konamaz
Ne kupa büyüklüğü ne şampiyonluk
şeklindeki tezahürat.

Fenerbahçe'nin kazanması veya kaybetmesi ruh halinize nasıl yansıyor?


Ne yazık ki yüzde yüz yansıyor. İnsan buna engel olamıyor. Aynı sevdiğiniz bir insanın üzüntüsünü veya sevincini paylaşmak gibi bir şey bu. Fenerbahçe kaybettiğimi zaman muazzam bir üzüntü yaşıyoruz. Ağladığım da oluyor. Ama kazandığı zamanda coşkumuz sınır tanımıyor. Fakat takımımız yense de, yenilse de biz Fenerbahçeliyiz. Her zaman, her yerde yüzde yüz takımımızın arkasındayız. Zaten takımı yenildiği diye, takıma küsen taraftar gerçekten taraftar olamaz. Fenerbahçe aşkı hiç bitmez. Takım Allah korusun ligde düşse, amatör bile olsa takım sevgimiz bitmez. Biz gerçek taraftarlar hep takımın yanındayız.

Haberin Devamı

Hangi oyunculara beğeniyorsunuz? Hangi oyuncuları takımda görmek isterdiniz?


Alex en beğendiğim oyuncu. Diğer çok beğendiğim oyuncular Lugano, Özer Hurmacı, Emre Belözoğlu. Messi'yi Fenerbahçe'de görmek isteriz. Fenerbahçe'ye çok yakışırdı. Türk futbolculardan eski oyuncumuz Tuncay Şanlı'yı ve Halil ve Hamit Altıntop kardeşleri de takımda görmek isterim. Tuncay kalbiyle futbol oynuyor. Tüm takımı ateşleyen bir yapısı var. Fenerbahçe'de tüm zamanların en iyi futbolcuları olarak Rıdvan Dilmen, Aykut Kocaman ve Oğuz Çetin çok beğeniyorum. Kişilikleri tamamıyla Fenerbahçe ile bütünleşmiş, futbolcu dönemindeki ateşi içinde yaşatan oyuncular. Tüm Fenerbahçe camiası bu üç futbolcuya büyük saygı duyar.


Rekabet içinde olduğunuz takım taraftarıyla aranız nasıl? Onlarla dostluklar kurabiliyor musunuz?


Elbette. En yakın arkadaşım Galatasaraylı. O da çok fanatik. Fenerbahçe Galatasaray maçları sonrası üç-dört hafta konuşmadığımız oluyor, birbirimizin nasırına basmamak için. Galatasaray bizim düşmanımız değil rakibimiz. Her şey sportif çerçevede kalmalı.


İleri de hayat arkadaşınız bir Galatasaraylı olabilir mi?


O işte kesinlikle olmaz. Ben size hayatımın anlamı ailemden sonra Fenerbahçe dedim. Yaşamı benimle paylaşacak kişi de benim verdiğim değerlere sahip çıkabilmeli. Günlük yaşamda Galatasaraylı, Beşiktaşlı, Trabzonsporlu arkadaşlarım olabilir ama hayat arkadaşlığı zor. Zaten yeni tanıştığım birisine ilk sorduğum soru 'hangi takımı tutuyorsun?' sorusu oluyor, o na göre davranıyorum.


Fenerbahçe kulübünde çalışmak isterim


İlerisi için ne gibi planlarınız var?


Öncelikle üniFB Almanya'yı hayata geçireceğiz. Üniversiteyi bitirdikten sonra imkanım olursa, hukukçu, avukat olarak Fenerbahçe kulübünde çalışmak isterim. En büyük hayalim bu. İnşallah gerçekleştiririm.


Sizin gibi fanatik taraftarın takımlarına uğur getirmesi için totemleri oluyor? Sizin de var mı?


Totem var tabii ki. Maç günleri mutlaka formayı giyiyorum. Bir de asıl totemin evimdeki çay kupaları. Maç günleri mutlaka bu kupalardan çayımı, kahvemi içiyorum. Bu uğur getiriyor.


Takımı bu sezon nasıl değerlendiriyorsunuz?


Bu sezon her kulvarda iyi gidiyoruz. Avrupa Ligi iddiamız sürüyor. Süperligde lider durumdayız, Türkiye finalinde çeyrek finaldeyiz. Ama futbol olarak kapasitemizin altında oynuyoruz. Fenerbahçe daha iyi oynayabilir.


Avrupa Ligi'nde HSV ile karşılaşma durumu olabilir.


Evet galibe iki takımda tur atlarsa yarı finalde öyle bir eşleşme olabilir. Bu tabii bizler için müthiş olur. Fenerbahçe Avrupa Ligi'nde HSV ile eşleşirse, Hamburg'da kendini deplasmanda değil, Şükrü Saraçoğlu'nda gibi hisseder. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Onun için biz elimizden geleni yaparız.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!