Solingen’deki yangında ırkçılık şüphesi! Deliller yok sayılıyor!
Güncelleme Tarihi:
Almanya’nın Solingen kentinde geçen yıl meydana gelen ve Türk kökenli Bulgaristanlı bir ailenin hayatını kaybettiği yangınla ilgili davada, sanık Daniel S.’nin ırkçı bir saikle hareket etmiş olabileceği yönündeki şüpheler giderek artıyor. Der Spiegel dergisinde yayımlanan habere göre, polis soruşturmasında delil toplama sürecinde ciddi ihmallerin yaşandığına dair yeni bulgular ortaya çıktı.
25 Mart 2024’te Almanya’nın Solingen kentindeki Grünewalder Caddesi’nde bulunan dört katlı bir binada çıkan yangında, 28 yaşındaki Katya Zhilova, eşi 29 yaşındaki Kancho ve çocukları, 2 yaşındaki Galia ile 5 aylık Emili hayatını kaybetmişti. Aynı olayda, Türk kökenli bir çift ve bebekleri ise üçüncü kattan atlayarak ağır yaralı bir şekilde kurtulmuştu. Yangın, kamuoyunda büyük infial yaratırken, olay 1993 yılında Solingen’de gerçekleşen ve beş Türk kadınının ırkçı saldırıda hayatını kaybettiği trajediyi yeniden gündeme getirdi. Yetkililer, ilk aşamada yangının kundaklama sonucu çıktığını kabul etmiş, ancak ırkçı bir saikle bağlantısı olmadığını açıklamıştı. Ancak, sanık Daniel S.’nin evinde yapılan aramalarda Nazi sembolleri, antisemitik içerikler, Adolf Hitler’in Mein Kampf kitabı ve ırkçı şiirler içeren belgelerin bulunması, soruşturmanın seyrini değiştirdi. Bu gelişmeler, olayın ırkçı bir nefret suçu olup olmadığına dair şüpheleri artırırken, kamuoyunda adli sürece yönelik eleştiriler de artmaya başladı.
‘SAVCI DELLİLERİ DOSYAYA EKLEMEDİ’
Sanık Daniel S., tutuklandıktan sonra kundaklama suçunu itiraf etmişti. Ancak evinde bulunan aşırı sağcı materyallerin önemli bir kısmının dava dosyasına dahil edilmemesi, soruşturmanın derinliği konusunda ciddi eleştirilere yol açtı. Dava sürecine sonradan katılan müdahil avukat Seda Başay-Yıldız, sanığın dijital cihazlarında yabancı düşmanı ve aşırı sağ içeriklere ulaşıldığını, ancak savcılığın bu verileri “ilgili değil” diyerek dosyaya eklemediğini ifade etti. Başay-Yıldız, “Bu tür deliller başka davalarda da göz ardı edildiyse, çok daha büyük bir yapısal sorundan bahsetmemiz gerekebilir” dedi.
‘ÖNEMLİ BİLGİLERİN GİZLENMESİ SKANDAL’
Avukat Fatih Zingal ise soruşturma makamları tarafından bu davanın bugüne kadar yürütülme şekli ile dava dosyalarındaki önemli bilgi ve belgelerin mahkeme ve müvekkillerden gizlenmesinin bir skandal olduğunu söyledi. Zingal, “Duruşmalara paralel olarak bir arama raporunun yeniden düzenlenmesi gerekiyordu. Devam eden dava sürecinde, davacı avukatı Başay Yıldız’ın analiz edilmeyen verilerde Nazi propagandası içeren ırkçı görsellere rastlaması üzerine yaptığı başvuru sonucu yapılan analizde, suçun aşırı sağcı saikli olabileceğine dair polis notu ancak şimdi ortaya çıktı” dedi. Soruşturma makamlarını, Wuppertal Bölge Mahkemesini ve davacıları bilgilendirmeye davet eden Zingal, Solingen’de 4 kişinin ölümü ve göçmen kökenli insanların ciddi şekilde yaralanmasıyla sonuçlanan kundaklama olayının arka planının tam olarak aydınlatılmasını ve açığa çıkarılmasını istediklerini belirtti.