NPD yasağı şart, ama...

Güncelleme Tarihi:

NPD yasağı şart, ama...
Oluşturulma Tarihi: Kasım 19, 2012 00:00

ALMANYA'DA yıllardır aşırı sağcı, yabancı düşmanı Almanya Milliyetçi Demokrat Parti'nin (NPD) yasaklanması tartışılmaktadır.

Haberin Devamı

NPD yasağı için son dönemlerde ilk resmi başvuru 2000'li yılların başlarında yapıldı.

Sosyal Demokrat Parti (SPD) ile Yeşiller'in Gerhard Schröder başbakanlığında oluşturduğu koalisyon hükümeti, 30 Ocak 2001'de NPD'nin Anayasa'ya aykırı olup olmadığının saptanması, yani yasaklanması için Federal Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu. Federal Meclis ile Eyaletler Meclisi de 30 Mart 2001 tarihinde aynı yönde ayrı ayrı Federal Anayasa Mahkemesi'ne başvuruda bulundu.

Federal Anayasa Mahkemesi, NPD'nin yönetim kadrolarında Federal Anayasa Koruma Teşkilatı ile Eyalet Anayasa Koruma Teşkilatları adına çalışan „köstebekler“ bulunduğunu gerekçe göstererek, 18 Mart 2003'te buşvuruları geri çevirdi.
Daha sonraki yıllarda NPD yasağı tartışmaları gündemden hiç düşmedi. Ancak 8 Türk, bir Yunanlı ve bir Alman polisin Milliyetçi Sosyalist Yeraltı (NSU) örgütü teröristleri tarafından öldürüldüğünün ortaya çıkması üzerine NPD yasağı yeniden gündeme geldi.

NPD'nin ırkçı, aşırı sağcı, Nazi yanlısı olduğu yıllardır bilinmektedir. Bu yeni bir olgu değildir...
Almanya'daki güvenlik birimlerinin bu partinin faaliyetleriyle ilgili bilgilerin önemli bir bölümünü „köstebekler“ kanalıyla elde ettiği de bilinmektedir. Bu da yeni bir olgu değildir...
Geçeh hafta SPD yanlısı Friedrich Ebert Vakfı'nın (FES) Berlin teşkilatında „2012 Almanya'sında Aşırı Sağcı Zihniyet“ başlığı altında yapılan araştırma sonuçlarını içeren kitabının tanıtımı vardı. FES Başkanı ve eski Federal Savunma Bakanı Peter Struck, yaptığı açılış konuşmasında Nazilerin uzantısı konumundaki demokrasi düşmanı böyle bir partinin, yani NPD'nin yasaklanmasının kaçınılmaz olduğunu söyledi. Tabii böyle bir partinin vergi mükelleflerinin parasıyla devlet tarafından finanse edilmesini normal bir vatandaş olarak anlamakta güçlük çektiğini de dile getirdi.

Toplantının yapıldığı salona girerken dağıtılan kitaba bir göz attım.
Sonuçlar korkunç...
Dehşet verici...
Almanların yüzde 7'si, (Doğu'da yüzde 11.3'ü, Batı'da yüzde 5.9'u) ulusal çıkarlar için diktatörlüğün daha iyi bir devlet yönetemi biçimi olduğu görüşünde.
Almanların yüzde 10.1'i (Doğu'da yüzde 12.4'ü, Batı'da yüzde 9.5'i) herkesin refahı için Almanya'nın güçlü bir „Führer“e (Hitler'e) ihtiyacı olduğu görüşünü paylaşıyor.
Almanların yüzde 36'sı (Doğu'da yüzde 53.9'u, Batı'da yüzde 31.4'ü) „yabancılar bizim sosyal sistemimizden yararlanmak için buraya geliyorlar“ görüşünde. Almanların yüzde 42'si (Doğu'da yüzde 42'si, Batı'da yüzde 29.1'i) „işyeri sıkıntısı çekilmesi durumunda yabancılar ülkelerine geri gönderilmeli“ görüşünü paylaşıyor.
Alman Anayasası'nda din özgürlüğü büyük harflerle yazıldığı halde Almanların yarıdan fazlası (yüzde 58.4'ü) Müslümanların din özgürlüğünün sınırlandırılmasını desteklemekte.

Federal Meclis'in verilerine göre NPD'nin 7 bin 400 üyesi vardır. Ama yukardaki veriler Almanya'da aşırı sağcı zihniyetin toplumun her kesiminde var olduğunu göstermektedir.
Irkçı, yabancı düşmanı NPD tabii yasaklanmalıdır...
Ama bu yeterli değildir...
Almanya'da aşırı sağcı ideolojiye karşı daha yoğun bir mücadele verilmelidir.
Bu mücadele yalnız politikacıla ve emniyet birimlerine bırakılmamalıdır. Bu mücadele toplumsal bir mücadele olmalıdır.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!