Kendine ‘Garip’ derdi
Güncelleme Tarihi:
Almanya’nın Mainz kentinde yaşayan halk ozanı ve sanatçısı Hamdi Tanses, usta ozan Neşet Ertaş’ın vefatının Türk Halk Müziği için büyük bir kayıp olduğunu belirterek, “Neşet Ağabey, bin yıllık Abdal geleneğini yaşatan en önemli sanatçılardandı. Yaşatmakla birlikte Anadolu insanına taşıyan, tanıtan bir sanatçıydı. Toprağı bol olsun” dedi.
Birlikte sahne aldık
Ertaş’ın 70’li yıllarda Almanya’ya geldiğini hatırlatan Tanses, “Türkiye’de TRT, birçok sanatçımızın olduğu gibi onun da eserlerine uzun yıllar yer vermemişti. Türkiye’de zor durumdaydı. Hastalandı. Tedavi için Berlin’e geldi. Sonra Almanya’da para kazanmak için Türk düğünlerine ve konserlere çıktı. Almanya’da daha sonra benim de yaşadığım Ruhr bölgesine yerleşti. Birlikte Türkiye’de olduğu gibi Almanya’da da birçok konserde birlikte sahne aldık. Bir ara Türkiye’de iyice unutuldu. Hatta öldü söylentileri bile çıkartıldı. m 90’lı yıllarda İbrahim Tatlıses onu programına çıkardı. Ölmediğini gösterdi. O programdan sonra yeniden Türkiye’de tanındı. TRT eskiden, bir sanatçının söz ve bestesi kendisine ait olan eserlerini yayınlamıyordu. Bu uygulama değişip özel televizyonlar çıkınca Türkiye onu yeniden bağrına bastı” diye konuştu.
Gurbet onu çok etkiledi
Ertaş’ın babası Muharrem Ertaş’ın Abdal geleneğini oğluna aşıladığını hatırlatan Hamdi Tanses, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Anadolu’nun önde gelen ozanlarından Bayram Aracı, Talip Özkan, Refik Başaran ve Keskinli Hacı Taşan, Neşet Ertaş’ı çok etkiledi. Ertaş’ı etkileyen en önemli konu ise şüphesiz gurbet oldu. Türkiye’de ve Almanya’da para kazanmak için fakirlik içinde birçok kentte gezdiği için ömrünün büyük bir bölümünü gurbette geçirdi. Bu yüzden kendisini hep garip olarak tanımladı. Eserlerini de hep, ‘Garip’ imzası ile imzaladı. Neşet Ertaş’ın diğer bir özelliği ise eserlerine tabiat ve tabiat sevgisini aşkla birlikte taşımasıdır. Kendisini hep halkın sanatçısı olarak gördü. Bu yüzden kendisine verilmek istenen, ‘Devlet sanatçısı’ unvanını, ‘Ben insanların, halkın sanatçısıyım’ diyerek reddetti.”