Taner TÜZÜN / NÜRNBERG
Oluşturulma Tarihi: Mart 11, 2024 12:07
Nürnberg’de düzenlenen Türkiye-Almanya Film Festivali’nde Onur Ödülü’ne layık görülen Yeşilçam’ın unutulmaz usta oyuncusu Hale Soygazi, hayranlarıyla buluştu. Film eleştirmeni Alin Taşcıyan ile birlikte söyleşi yapan Soygazi’nin sohbeti hayranları tarafından büyük ilgi gördü.
SÖYLEŞİDE ağırlıklı olarak kadın haklarına değinen Hale Soygazi, “Savaşlarda en büyük yıkımı kadınlar ve çocuklar yaşıyor. Bunun için hepimiz mücadele etmeliyiz” dedi. Hayatı kadınlarla birlikte yaşayarak öğrendiğini söyleyen Soygazi, “Onlar benim kahramanlarım. Onlar olmasaydı, ben bugün burada olmazdım” dedi.
SİNEMA BİR YOLCULUKSinema oyunculuğu döneminde birçok kadınla karşılaştığını, hikâyelerini dinlediğini söyleyen ünlü sanatçı, “Çoğu zaman hayal kırıklığına uğradım. Erkek şiddetinden nasibini alanları saymakla bitmez” diye konuştu. Sinemanın bir yolculuk olduğunu ifade eden Hale Soygazi, “Her yolculukta olduğu gibi bu yolculukta da heyecan duydum. Farklı kültürler, farklı düşünceler tanıdım. Farklı kadınlar var, çalışan kadınlar var. Toplumsal cinsiyet içine hapsedilmiş kadınlar var” dedi.
FİLİMDE KAÇ ÇOCUĞU OLDUĞUNU UNUTTU‘Kadının Adı Yok’ filmini İstanbul Gültepe’de çektiklerini anlatan Soygazi, filmde kaç çocuğu olduğunu unuttuğunu söyledi. Hayranlarından birisi beş çocuğu olduğunu hatırlattı. O filmde canlandırdığı kadınla görüştüğünü ifade eden Hale Soygazi, o kadının ise şimdi İzmir’de yaşadığını belirtti. Ünlü sanatçı, filmde canlandırdığı kadının kendi ayakları üstünde duran bir kadını konu ettiğini anlattı.
DİZİLER BIKTIRIYORDizilere de değinen Hale Soygazi, “Bir kere diziler çok uzun tutuluyor. Acele çekimlerde birçok hatalar var. Ben her türlü rolün üstesinden gelirim. Senaryoya bağlı olarak küçük veya büyük rolü de üstlenebilirim” dedi. Bir soru üzerine kendi hayatının
film olmasını, kendinden bahsedilmesini istemediğini söyledi.
TAVİZSİZ YORUMA SAHİP Ünlü sanatçının oyunculuk kariyeri Türkiye sinemasında kuşkusuz istisnai bir yere sahip. Hem sanatçı yaratıcılığı hem de politik duruşuyla sadece sinema sektörüne kalıcı bir damga vurmakla kalmadı. Üstlendiği rollerdeki seçicilik ve canlandırdığı kadın figürlerindeki tavizsiz yorumu sayesinde, gerek Türk sinemasındaki star sisteminin gerekse sadece sektörde var olan erkek egemenliğinin giderek artan bir yoğunlukla sorgulanmasına da önemli katkılarda bulundu.
EN İYİ KADIN ÖDÜLÜ SAHİBİ1978 yılında Yavuz Özkan’ın ‘Maden’ adlı filminde başrolü üstlenen sanatçı, ülkenin en önemli film festivali olan Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde ‘En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’nü kazandı. Ardından tüm ticari teklifleri reddeden Soygazi, 1980 askeri darbesinden sonra politik mücadele içinde yer aldı, sinema sektöründe çalışan meslektaşlarının hakları için mücadele etti. Uzun bir aradan sonra ilk kez kamera karşısına geçtiği Atıf Yılmaz’ın ‘Bir Yudum Sevgi’ adlı filmindeki rolüyle 1984 Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde yine ‘En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’ne layık görüldü.
‘KADININ ADI YOK’ FİLMİ ÇOK SES GETİRDİHale Soygazi bu filmden sonra yönetmenliğini yine Atıf Yılmaz’ın yaptığı ‘Bekle Dedim Gölgeye’ ve ‘Kadının Adı Yok’ adlı filmlerinde başrolleri üstlendi. ‘Kadının Adı Yok’, Türkiye’deki feminist hareketin öncülerinden Duygu Asena’nın bir romanından uyarlanmıştı. Cinsiyet rollerini radikal bir biçimde sorgulayan bu ve benzeri ‘Kadın Filmleri’, Türkiye sinema tarihinin kilometre taşları olarak yeni bir çığır açtı.