Diyalog eksikliği bunalıma neden oluyor

Almanya’nın Münih kentinde İslam Kültür Merkezleri Birliği Fatih Camii Kadınlar Gurubu ve AÇILIM adlı kuruluşun ortaklaşa düzenlediği “Ailede diyalog” konulu toplantıya Türk anneler yoğun ilgi gösterdi. Psikolog Dr. Lidwina Genovich-Unterberger, yaşantımıza yön veren duygu, düşünüş ve davranışlarımızda aile içi diyaloğun önem ve değerini anlattı.

SUSKUN DİYALOG
Türk aile yapısında eşler arasında suskun bir diyalog anlayışının hakim olduğunu belirten uzman psikolog Unterberger, diyalog eksikliğinin aileyi bunalıma sürükleyebileceği uyarısında bulundu. Düşünce ve isteklerimizi iletmek için mutlaka konuşmamız gerektiğini kaydeden psikolog Dr. Lidwina Genovich-Unterberger, Türk ailelerin özellikle televizyon alışkanlığının 'aile içi diyaloğu' bozduğunu, ailelerin televizyona kilitlenip birbiriyle konuşmadığını söyledi. Psikolog Dr. Unterberger, Türk aileleri televizyondan uzak durmaya, birbiriyle daha iyi diyalog kurmaya çağırdı.

AİLEDE YABANCILAŞMA
Sağlıklı bir aile ortamı için diyaloğun öneminin çok büyük olduğunu belirten Unterberger, "Ailede anne baba birbiriyle ne kadar çok konuşur ve paylaşırsa, o ailede çocuklar da o kadar mutlu olur ve diyalog kurmayı öğrenir. Bir ailede konuşulmuyorsa, orada iletişimsizlik ve yabancılaşma vardır. Eşlerin birbirleriyle ve çocuklarıyla diyalog kurarken, konuşma ve davranış tarzları da önemlidir. İster eşle, ister çocukla kurulan diyalogda sevgi ve hoşgörü unsurlarını da unutmamak lazım. Yoksa içten gelmeyerek kurulan diyaloglar zararlı sonuçlar verebilir" dedi.

MASKELİ YAŞAM SÜRMEYİN
Psikolog Dr. Lidwina Genovich Unterberger konuşmasını şöyle sürdürdü: "Duygularımızı iyi tanıyıp, ne zaman evet ve ne zaman hayır diyeceğimizi çok iyi bilmeliyiz. Sağlıksız ailede kurallar gizli ve örtülüdür. Ama çocuklar büyüyüp gitti mi, siz yalnız kalacaksınız. Önünüzde uzun yıllar olacak, bu yılları mutlu geçirmek için kendinize özgü hedefler koyun. İsteklerinizi, düşüncelerinizi hep geriye atıp, ‘aman eşim ne der, aman çocuklar üzülmesin’ düşüncesiyle baskı altına alıp, gülerken üzülen, üzülürken de gülen maskeli bir yaşam sürmeyin. Eşlerinizle diyalog kurup onlarla konuşun. Aynı evde yaşayan iki yalnız insan olmayın."